İçinde sin olan 9 harfli 28 kelime var. İçerisinde SİN bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında sin olan kelimeler listesine ya da Sonu sin ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
N S İ Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
SİN
2 Harfli Kelimeler
İN, İS, Sİ
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ESİNLENME
-
-
[isim]
Esinlenmek işi
-
[isim]
Esinlenmek işi
- KOCASİNAN
- ...
- ESİNTİSİZ
-
-
[sıfat]
Esintisi olmayan
-
[sıfat]
Esintisi olmayan
- ESİNLEMEK
-
-
[-e]
Birine esin duymasını sağlamak, ilham vermek
-
[-e]
Birine esin duymasını sağlamak, ilham vermek
- SİNEMATİK
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Kinematik
-
[isim]
Kinematik
- SEVSİNLER
-
-
sevilmeyen, hoşa gitmeyen bir davranışta bulunan bir kimse söylenen bir söz
- "Çok az lakırtı söylediği için sevdiği arkadaşları bile kendisini iyice anlayamamışlardı." (Ömer Seyfettin)
-
sevilmeyen, hoşa gitmeyen bir davranışta bulunan bir kimse söylenen bir söz
- TERSİNMEK
-
-
[nsz]
Geri dönmek, rücu etmek
-
Hiddetlenmek, aksilik etmek
-
[nsz]
Geri dönmek, rücu etmek
- MAVİSİNEK
- ...
- KESİNLEME
- ...
- ESİNDİRME
-
-
[isim]
Esindirmek işi
-
[isim]
Esindirmek işi
- KÖRCESİNE
-
-
[zarf]
Gerçeklerden büsbütün habersiz olarak, gerçekleri görmeyerek
-
[zarf]
Gerçeklerden büsbütün habersiz olarak, gerçekleri görmeyerek
- SÜRESİNCE
- ...
- SİNİRLEME
-
-
[isim]
Sinirlemek işi
-
[isim]
Sinirlemek işi
- SİNANPAŞA
- ...
- SAYESİNDE
-
-
[zarf]
Bir şeyden dolayı, sebebiyle, yardımıyla
- "Çocuk öğrenmişse, ne yapmışsa Ramazan'ın sayesinde yapmıştı." (Halide Edip Adıvar)
- "Sayende sayeban olduk İstanbul şehri / Sayende sebil olduk, aç kaldık, sefil olduk." (Atilla İlhan)
-
[zarf]
Bir şeyden dolayı, sebebiyle, yardımıyla
- TİKSİNMEK
-
-
[-den]
Bir şey, bir kimse, bir düşünce vb.ni kötü, iğrenç veya aşağılık bularak ondan uzak durma duygusuna kapılmak, nefret etmek, ikrah etmek, istikrah etmek
- "Evin kapısından çıkar çıkmaz kendimden tiksinerek sokaklardayım." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[-den]
Bir şey, bir kimse, bir düşünce vb.ni kötü, iğrenç veya aşağılık bularak ondan uzak durma duygusuna kapılmak, nefret etmek, ikrah etmek, istikrah etmek
- İYİSİNDEN
- ...
- SİNDİRMEK
-
-
[-i]
Sinmesini sağlamak veya sinmesine sebep olmak
- "Kartal burunlu, kalın kaşlı, çember sakallı ihtiyar, Sertman'ı biraz sindirdi." (Halide Edip Adıvar)
-
Yenilen besin maddesini sindirim sisteminde gereken değişikliklere uğratarak kana karışabilir bir duruma getirmek, hazmetmek
- "Hoca, sabahleyin bir bahçıvanın ikram ettiği turp salatasını henüz sindirememişti." (Mahmut Yesari)
-
Kendine mal etmek, anlayışla karşılayıp benimsemek
- "Bir de o düşünceleri gerçekten sindirmiş bilginlerin, bilge kişilerin tutumuna bir bakın." (Necati Cumalı)
-
[-i]
Sinmesini sağlamak veya sinmesine sebep olmak
- BÖYLESİNE
-
-
[zarf]
Bu tarzda, bu biçimde
- "Doğrusu ondan böylesine bir dostluk, böylesine bir özveri beklemiyordum." (Erhan Bener)
-
[zarf]
Bu tarzda, bu biçimde
- BÖNCESİNE
- ...