İçinde ap olan 5 harfli 104 kelime var. İçerisinde AP bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ap olan kelimeler listesine ya da Sonu ap ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A P Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
PA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- SAVAP
- ...
- NİSAP
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yeter sayı
-
[isim]
Yeter sayı
- HAPAZ
-
-
[isim]
Avuç
-
[isim]
Avuç
- TAPON
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Niteliği düşük, eski, elde kalmış
- "İşportanın içinde hayatın en yırtık, en tapon matahları satılıyordu." (Aka Gündüz)
-
Bayağı (kimse)
-
[sıfat]
Niteliği düşük, eski, elde kalmış
- ÇAPUT
-
-
[isim]
Eskimiş bez parçası, paçavra
-
Bez
-
[isim]
Eskimiş bez parçası, paçavra
- SAPAK
-
-
[sıfat]
Sapaklığı olan
-
[isim]
Bir ana yoldan ayrılan yolun başlangıç noktası
-
[isim]
Akarsuyun kollara ayrıldığı yer
-
[sıfat]
Sapaklığı olan
- TAPİR
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Tapirgillerden, bir türü Asya ve Afrika'nın tropikal bölgelerinde yaşayan, 2 m uzunluğunda, kısa hortumlu bir hayvan türü (Tapirus)
-
[isim]
Tapirgillerden, bir türü Asya ve Afrika'nın tropikal bölgelerinde yaşayan, 2 m uzunluğunda, kısa hortumlu bir hayvan türü (Tapirus)
- KAPİK
-
Kelime Kökeni : Rusça
-
[isim]
Rublenin yüzde biri değerindeki para
-
[isim]
Rublenin yüzde biri değerindeki para
- HAPŞU
-
-
[ünlem]
Hapşırırken çıkan ses
-
[ünlem]
Hapşırırken çıkan ses
- MUSAP
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Başına bir kötülük, felaket gelmiş olan
-
Hastalığa yakalanmış, tutulmuş, uğramış
- "Herkes, hastalığın cinsine göre, aşağı yukarı musap sayılır." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[sıfat]
Başına bir kötülük, felaket gelmiş olan
- PAPAZ
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Hristiyan din adamı, peder
- "Bu gece beş, on para çıkarırsan izinli gecemde papaz uçururuz." (Kemal Tahir)
-
Üzerinde papaz resmi olan iskambil kâğıdı
-
[isim]
Hristiyan din adamı, peder
- SEVAP
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Hayırlı bir davranış karşısında Tanrı tarafından verileceğine inanılan ödül
- "Bunun günahı değil, olsa olsa sevabı vardır." (Haldun Taner)
- "Gülsüm'ün sevinci sade sevap kazanmak ümidinden doğmuyordu." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Tanrı tarafından ödüllendirileceğine inanılan davranış
-
[isim]
Hayırlı bir davranış karşısında Tanrı tarafından verileceğine inanılan ödül
- VAPUR
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Su buharı gücüyle çalışan gemi
- "Vapur sabaha kadar mal yüklüyor." (Memduh Şevket Esendal)
-
[isim]
Su buharı gücüyle çalışan gemi
- YAPAY
-
-
[sıfat]
Doğadaki örneklerine benzetilerek insan eliyle yapılmış, üretilmiş yapma, suni, doğal karşıtı
- "Yapay gübre."
-
Yapmacık
-
[sıfat]
Doğadaki örneklerine benzetilerek insan eliyle yapılmış, üretilmiş yapma, suni, doğal karşıtı
- KAPAK
-
-
[isim]
Her türlü kabın üstünü örtmeye veya bir deliği kapamaya yarayan nesne
- "Evin en alt katına indik, oradan da bir mahzen kapağı açtılar." (Refik Halit Karay)
- "Elbise dolabı kapak atıyor."
- "Garajlara en yakın bir otele kapağı atmış, hemen yatıp uyumuştu." (Erhan Bener)
-
Dolap, sandık vb.ni örtmeye yarayan parça
- "Dolap kapağı."
-
Kitap, defter vb.nin en üstüne geçirilen kılıf
- "Kapağını, geceleri aynı masa etrafında buluştuğu ressamlardan birine çizdirecekti." (Atilla İlhan)
-
Biçilen ağaç kütüklerinin iki yanından çıkan, düzgün olmayan tahta
-
Zıvanada iki dış yan parça
-
[isim]
Her türlü kabın üstünü örtmeye veya bir deliği kapamaya yarayan nesne
- KAPRİ
- ...
- ŞAPÇI
-
-
[isim]
Şap yapan veya satan kimse
-
[isim]
Şap yapan veya satan kimse
- ŞARAP
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Üzüm veya başka meyve sularını türlü yöntemlerle mayalandırarak elde edilen alkollü içki, mey
-
[isim]
Üzüm veya başka meyve sularını türlü yöntemlerle mayalandırarak elde edilen alkollü içki, mey
- KEŞAP
- ...
- ŞAPEL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Kilisecik
-
Büyük kiliselerin içinde bir azizin adına ayrılmış küçük ibadet yeri
-
[isim]
Kilisecik