Sonunda ta olan 7 harfli 34 kelime var. TA ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ta olan kelimeler listesine ya da başında ta olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A T Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
AT, TA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KUCAKTA
-
-
[sıfat]
Henüz yürüyemeyen, küçük (çocuk)
-
[sıfat]
Henüz yürüyemeyen, küçük (çocuk)
- REVAÇTA
- ...
- FİLİNTA
-
Kelime Kökeni : Almanca
-
[isim]
Namlusu kısa, kurşun atan bir çeşit küçük tüfek
-
[sıfat]
Güzel, yakışıklı
-
[isim]
Namlusu kısa, kurşun atan bir çeşit küçük tüfek
- VALETTA
- ...
- CİRANTA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Bir senedi ciro eden kimse
-
[isim]
Bir senedi ciro eden kimse
- FALÇATA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Eğri kunduracı bıçağı
-
[isim]
Eğri kunduracı bıçağı
- MAZBATA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Tutanak
-
[isim]
Tutanak
- SONUÇTA
- ...
- HORANTA
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Aile halkı
-
[isim]
Aile halkı
- LAVANTA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Lavanta çiçeğinden yapılan ispirtolu esans
- "Aşağıdan caz sesi, lavanta kokusu ve alkollü bir hava geliyor." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Lavanta çiçeğinden yapılan ispirtolu esans
- MEŞRUTA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir kimseye, mirasçılara veya bir kuruluşa satılmamak şartı ile verilmiş mülk
- "Cami meşrutası."
-
[isim]
Bir kimseye, mirasçılara veya bir kuruluşa satılmamak şartı ile verilmiş mülk
- NİŞASTA
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Tahıl tanelerinden, mercimek, bezelye vb. bakla türleri veya patates gibi birtakım yumrulardan özel yöntemlerle çıkarılan una benzer bir madde
- "Buğday nişastası. Mısır nişastası. Patates nişastası. Pirinç nişastası."
-
[isim]
Tahıl tanelerinden, mercimek, bezelye vb. bakla türleri veya patates gibi birtakım yumrulardan özel yöntemlerle çıkarılan una benzer bir madde
- SİGORTA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Bir şeyin veya bir kimsenin herhangi bir yönden ileride karşılaşabileceği zararı gidermek için önceden ödenen prim karşılığında bu işle uğraşan kuruluşla yapılan iki taraflı bağlantı sözleşmesi
- "İsveç'te çok sağlam bir sigorta sistemi var." (Haldun Taner)
-
Bu tür sözleşmeleri yapan şirket
-
Özellikle elektrik devresinde, akım çok güçlü olduğunda eriyerek güvenliği sağlayan, kazayı önleyen nesne veya düzen
- "Bir hatta giden sigorta yanarsa o hattın lambaları söner." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[isim]
Bir şeyin veya bir kimsenin herhangi bir yönden ileride karşılaşabileceği zararı gidermek için önceden ödenen prim karşılığında bu işle uğraşan kuruluşla yapılan iki taraflı bağlantı sözleşmesi
- SAPARTA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Gemi bordasındaki top çıkarılan dört köşe boşluk ve açıklık
- "Hanımefendi kalkmış, ikisine de sapartayı vermiş." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
- "Mebustan saparta yiyen bu adam kimdir?" (Ruşen Eşref Ünaydın)
-
Bir batarya topun birden ateş etmesi, alabanda ateşi
-
Azar, tersleme
-
[isim]
Gemi bordasındaki top çıkarılan dört köşe boşluk ve açıklık
- ISKARTA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Bazı iskambil oyunlarında kullanılması gerekmediğinden bir yana bırakılan kâğıtlar
- "Sekiz balya tütününden bir ya da iki balyasını ıskartaya ayırabileceklerini aklından geçirmeye başladı eksperlerin." (Necati Cumalı)
- "Orada, kim bilir neden ve nasıl, işe yaramaz diye ıskartaya çıkardığı bir sürü film tepeleme yığılı." (Atilla İlhan)
-
Herhangi bir nedenle değerini yitirmiş mal
- "Fakat öyle ki ıskartaya verdiği fiyat da öbür firmaların verdiği fiyattan yüksekti." (Necati Cumalı)
-
[isim]
Bazı iskambil oyunlarında kullanılması gerekmediğinden bir yana bırakılan kâğıtlar
- GIRNATA
-
-
[isim]
Klarnet
- "Bir Çingene gırnatası çalıyordu." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[isim]
Klarnet
- SAFSATA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Boş, temelsiz, asılsız söz
- "Türk Cumhuriyeti, varlığını, istiklalini safsatalarla tehlikeye maruz bırakamaz." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
Boş, temelsiz, asılsız söz
- SULFATA
-
-
[isim]
Kinin sülfatı ve genel olarak kinin tuzu
- "Sizin sulfatalarınız tesir etmiyor. İçine nişasta karıştırıyorsunuz." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Kinin sülfatı ve genel olarak kinin tuzu
- CAKARTA
- ...
- FIRKATA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
10-15 çift kürekli, hızlı, eski bir savaş gemisi
-
[isim]
10-15 çift kürekli, hızlı, eski bir savaş gemisi