Sonunda iye olan 7 harfli 77 kelime var. İYE ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde iye olan kelimeler listesine ya da başında iye olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E Y İ Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
İYE
2 Harfli Kelimeler
EY, YE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- NISFİYE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir çeşit kısa ney
- "Rahmi Bey ince uzun, al atlas bir kılıftan nısfiyesini de çıkarmıştır." (Salâh Birsel)
-
[isim]
Bir çeşit kısa ney
- İZAFİYE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Görecelik
-
[isim]
Görecelik
- TASFİYE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Arıtma, ayıklama, temizleme
- "Biz lisanımızı tasfiye ediyoruz, yeni kelimeler buluyor, bulamazsak gelişigüzel uyduruyoruz." (Refik Halit Karay)
-
Özleştirme
- "Dilde tasfiye."
-
Bir ticaret kuruluşunun batması, kapanması vb. sebepler üzerine hesapların kesilmesi, alacaklılara, ortada kalan mal ve paradan paylarına düşen miktarın verilmesi, likidasyon
- "İmparatorluğu tasfiye etmek."
-
Türlü sebeplerle birçok kimsenin görevine son verme
-
[isim]
Arıtma, ayıklama, temizleme
- RÜŞTİYE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ortaokul derecesinde olan eğitim kurumu
-
[isim]
Ortaokul derecesinde olan eğitim kurumu
- NAKLİYE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Taşıma işi
-
Taşıma parası, taşımalık
-
[isim]
Taşıma işi
- ZEPHİYE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kesimevinde kesilen hayvanlar için kasapların ödedikleri vergi
-
[isim]
Kesimevinde kesilen hayvanlar için kasapların ödedikleri vergi
- TEVRİYE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir anlatım inceliği elde etmek için birden çok anlamı olan bir sözün yakın anlamının değil de uzak anlamının kullanılması sanatı
-
[isim]
Bir anlatım inceliği elde etmek için birden çok anlamı olan bir sözün yakın anlamının değil de uzak anlamının kullanılması sanatı
- FAHRİYE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Divan edebiyatında şairlerin kendi özelliklerinden övünerek söz ettikleri manzume veya manzumenin bir bölümü
-
[isim]
Divan edebiyatında şairlerin kendi özelliklerinden övünerek söz ettikleri manzume veya manzumenin bir bölümü
- TAHLİYE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Boşaltma
- "Evin tahliyesi iki gün sürdü."
-
Tutukluyu serbest bırakma
-
[isim]
Boşaltma
- KAYDİYE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kayıt için alınan para
-
[isim]
Kayıt için alınan para
- TEBRİYE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Aklama, temize çıkarma
-
[isim]
Aklama, temize çıkarma
- HİCVİYE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yergi
-
[isim]
Yergi
- ARAKİYE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Dervişlerin giydikleri, tiftikten yapılmış ince külah
- "Kadir Efendi kalemi arakiyesinin arasına soktu." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
Bir tür küçük zurna
-
[isim]
Dervişlerin giydikleri, tiftikten yapılmış ince külah
- TAKVİYE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Sağlamlaştırma, kuvvetlendirme, berkitme, pekiştirme
- "Onu sofraya gelen başka öteberi ile daha da takviye ettik." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Yardımcı kuvvet, destek
- "Düşmanı, takviye gelinceye kadar oyalamak zorundaydılar."
-
[isim]
Sağlamlaştırma, kuvvetlendirme, berkitme, pekiştirme
- ŞATHİYE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yergiye, alaya, şakaya yer veren manzum eser
-
Tasavvuf konularını mizahlı bir biçimde işleyen, coşku hâlinde söylenen bir şiir türü
-
[isim]
Yergiye, alaya, şakaya yer veren manzum eser
- FISKİYE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Suyu yukarıya doğru, türlü biçimlerde fışkırtan ağızlık, fışkırık
- "Bu fıskiyenin sularını yıllarca neşeden çağıldar gibi duymuştum." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
[isim]
Suyu yukarıya doğru, türlü biçimlerde fışkırtan ağızlık, fışkırık
- MERSİYE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ağıt
-
[isim]
Ağıt
- GLASİYE
- ...
- MÜLHİYE
- ...
- REFTİYE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Osmanlı İmparatorluğu'nda Tanzimat'a kadar ihraç edilen maldan alınan vergi
-
[isim]
Osmanlı İmparatorluğu'nda Tanzimat'a kadar ihraç edilen maldan alınan vergi