Başında m olan 3 harfli 28 kelime var. M harfi ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde m harfi olan kelimeler listesine ya da sonu m harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında m bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

MAT

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Satranç oyununda taraflardan birinin yenilgisi
    • "İki kişiyi birden satrançta mat ettim." (Aka Gündüz)

MİR

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Baş, kumandan, amir
  2. Bey, emir

MİT

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Geleneksel olarak yayılan veya toplumun hayal gücü etkisiyle biçim değiştiren, tanrı, tanrıça, evrenin doğuşu ile ilgili hayalî, alegorik bir anlatımı olan halk hikâyesi, mitos
    • "Ergenekon efsanesi bir mittir."
  2. Efsaneleşen kavram veya kişi

MUF
...
MEH
...
MOR

  1. [isim] Kırmızı ile mavinin karışmasından oluşan renk, menekşe renginin kırmızıya çalanı
  2. [sıfat] Bu renkte olan
    • "Mor patlıcan."

MİL

Kelime Kökeni : Rumca

  1. [isim] Selin sürükleyip getirdiği çok küçük taneli çamurlaşmış kum ve toprak karışımı

MİS

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Güzel koku
    • "Hava mis gibi çam kokuyor." (Halide Edip Adıvar)

MOD
...
MEÇ

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Süngü gibi yalnız batırılarak yaralamaya yarayan, kısa, düz ve ensiz kılıç

MAİ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Mavi

MUŞ

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Altı düz, küçük gezinti vapuru
    • "Ertuğrul yatına bir muş yaklaştı. O muştan redingotlu asker üniformalı birçok paşalar çıktılar." (Yahya Kemal Beyatlı)

MUZ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Muzgillerden, sıcak bölgelerde yetişen, bir çenekli, çok yıllık bir bitki (Musa sapientum)
  2. Bu bitkinin kendine özgü hoş kokulu, tatlı, besleyici, kalın kabuklu, uzun meyvesi

MUM

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Bir fitilin üzerine erimiş bal mumu, içyağı, stearik asit veya parafin dökülüp genellikle silindir biçiminde dondurulan ince, uzun aydınlatma aracı
    • "Kandil geceleri bu velilerin yerleri mumlarla donanırdı." (Yahya Kemal Beyatlı)
    • "Öteki çocuklar mum kesilmişler, sahte bir sessizlikle birer disiplin modeli olmuşlardı." (Çetin Altan)
    • "Kısacası, böyle bir komşuyu mumla arasa bulamayacaktır." (Tarık Buğra)
  2. Bal mumu
    • "O bu işe çoktan mum olmuştur ama kendini naza çekiyor."
  3. Işık şiddeti birimi, kandela
  4. Bazı böcekler ve bitkiler tarafından salgılanan, böceklerin deri ve tüylerini, bitkilerin yüzeyini kaplayarak koruyucu görev yapan, içinde serbest yağ asitleri, alkoller ve doymuş hidrokarbonlar bulunan esterler
    • "En bilinen mum, arıların yaptığı bal mumudur."

MET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kabarma
    • "Bir met zamanı gökyüzü kurşunla örtülü / Gördüm deniz dedikleri bin başlı ejderi." (Yahya Kemal Beyatlı)

MAS

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Emme, emerek içine çekme, soğurma

MAL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bir kimsenin, bir tüzel kişinin mülkiyeti altında bulunan, taşınır veya taşınmaz varlıkların bütünü
    • "Mal vardı, mülk vardı. At vardı, araba vardı." (Ömer Seyfettin)
    • "Başka bir gazeteci olsa bu fırsata mal bulmuş Mağribî gibi atlardı." (Haldun Taner)
    • "Sen şimdilik buna karşılık diyeceksin ki dün yüze mal ettiğin arsaları bine, bine olanları on binlere sattın." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
    • "Kendisi şu kadarcık tarla sayesinde ancak akşamları bir kaşık sıcak çorba içecek kadar mal kaldırabiliyor." (Nabizade Nazım)
  2. Büyükbaş hayvan
    • "Boz atlar yağız değildi, artık; mallar erimiş, zayıflamıştı." (Nezihe Araz)
    • "Nereden, kimden almış olursak olalım, bin yıldır onu kendimize mal etmişiz, benimsemişiz." (Nurullah ataç)
    • "Avcılık hayatına mal oldu."
  3. Alınıp satılabilen her türlü ticaret eşyası, emtia
    • "Başkalarından kazandığı iki çocuğu da bu zengin ihtiyara mal ederek mirasa sokacak." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
    • "Gerçi Meclisimebusandaki bağımsızlarla hizipçiler henüz tamamıyla bu partiye mal olmamışlardı." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
  4. Bayağı, aşağılık, kötü kimse
    • "Onun ne mal olduğunu bilirim."
  5. Esrar
  6. Orospu

MEN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yasaklama, izin vermeme

MIH

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Çivi
  2. Büyük çivi

MİM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Arap alfabesinin yirmi dördüncü harfinin adı
  2. Biten bir yazının altına konulan işaret
    • "Bu lafıma mim koy dedi Sabri Bey." (Atilla İlhan)

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü