İçinde tar olan 8 harfli 81 kelime var. İçerisinde TAR bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında tar olan kelimeler listesine ya da Sonu tar ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A R T Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
ART, TAR
2 Harfli Kelimeler
AR, AT, RA, TA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KOTARMAK
-
-
[-i]
Pişen yemeği başka kaba boşaltmak
- "İki kız kardeş güle söyleye sofralarını hazırlayıp yemeklerini kotardılar." (Memduh Şevket Esendal)
-
Hazırlık yapmak
- "O akşam yemeği için kotarabildiklerinin bir kısmını yarı çiğ, yarı pişmiş önüme sürüyor." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Bir işi tamamlamak, bitirmek
-
Üstesinden gelmek
- "Yeter ki o beni içeri sokabilsin ve ben bu röportajı kotarayım." (Ayşe Kulin)
-
[-i]
Pişen yemeği başka kaba boşaltmak
- KURTARMA
-
-
[isim]
Kurtarmak işi
-
[isim]
Kurtarmak işi
- MANTARCI
-
-
[isim]
Mantar yetiştiren veya satan kimse
-
İnsanları birtakım hilelerle şaşırtıp paralarını çalan (kimse), düzenbaz
-
[isim]
Mantar yetiştiren veya satan kimse
- KURTARIŞ
-
-
[isim]
Kurtarma işi veya biçimi
-
[isim]
Kurtarma işi veya biçimi
- MUHATARA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Korku verici durum, tehlike
-
Zarar, ziyan
-
[isim]
Korku verici durum, tehlike
- TARLATAN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bazı giyeceklere sertlik vermek için kullanılan bir tür kumaş
-
[isim]
Bazı giyeceklere sertlik vermek için kullanılan bir tür kumaş
- SİLAHTAR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Osmanlılar döneminde padişah, sadrazam, vezir vb. devlet büyüklerinin silahlarına bakan ve koruyan kimse
-
[isim]
Osmanlılar döneminde padişah, sadrazam, vezir vb. devlet büyüklerinin silahlarına bakan ve koruyan kimse
- TARTISIZ
-
-
[sıfat]
Tartılmamış
-
Ölçüsüz, dengesiz
- "Tartısız bir iş."
-
[sıfat]
Tartılmamış
- FÜZEATAR
-
-
[isim]
İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana otomatik füzeler atan bazı silahlar
-
[isim]
İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana otomatik füzeler atan bazı silahlar
- TARANMAK
-
-
[nsz]
Tarama işi yapılmak
- "Yünler yıkandıktan sonra tarandı."
-
Kendi başını taramak
- "Bugün bu tarağımla taranmıştım." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Dikkatlice bir şey aramak
- "Kalkarlarken tütün kesesini kuşağına sokan İboş arandı, tarandı" (Ömer Seyfettin)
-
[nsz]
Tarama işi yapılmak
- GİTARİST
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Gitarcı
-
[isim]
Gitarcı
- GİRİFTAR
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Tutulmuş, yakalanmış
- "Amansız bir derde giriftar olmuş."
-
[sıfat]
Tutulmuş, yakalanmış
- MUKATTAR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Damıtılmış, damıtık
-
[sıfat]
Damıtılmış, damıtık
- TARİHSEL
-
-
[sıfat]
Tarihe dair, tarihle ilgili, tarihî
-
[sıfat]
Tarihe dair, tarihle ilgili, tarihî
- MUTARİZA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yay ayraç
-
[isim]
Yay ayraç
- TATARCIK
-
-
[isim]
Sıcak ülkelerde, özellikle Akdeniz çevresinde yaşayan, türlü hastalıklara yol açan küçük bir sinek, yakarca (Phlebotomus)
-
Şiddetli karın ağrısı
-
[isim]
Sıcak ülkelerde, özellikle Akdeniz çevresinde yaşayan, türlü hastalıklara yol açan küçük bir sinek, yakarca (Phlebotomus)
- İBRİKTAR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Sarayın leğen, ibrik vb. eşyalarından sorumlu olan görevli
- "Büyük kâhya, kahveci, ibriktar sofa ile selamlık odalarında." (Ahmet Rasim)
-
[isim]
Sarayın leğen, ibrik vb. eşyalarından sorumlu olan görevli
- KURTARIM
-
-
[isim]
Kurtarma işi
-
[isim]
Kurtarma işi
- KANTARLI
-
-
[sıfat]
"Ağır sövgü" anlamına gelen kantarlı küfür, "ağır bir biçimde sövmek" anlamına gelen kantarlıyı savurmak deyimlerinde geçen bir söz
-
[sıfat]
"Ağır sövgü" anlamına gelen kantarlı küfür, "ağır bir biçimde sövmek" anlamına gelen kantarlıyı savurmak deyimlerinde geçen bir söz
- AKTARICI
-
-
[isim]
Dam kiremitlerini aktarıp kırıkları yenileyen kimse
-
Görüntüyü bir bölgeden başka bir bölgeye ileten araç
-
Voleybolda öbür oyuncuların vurması için topu, ağın üzerine yükselten oyuncu
-
[isim]
Dam kiremitlerini aktarıp kırıkları yenileyen kimse