İçinde nan olan 8 harfli 20 kelime var. İçerisinde NAN bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında nan olan kelimeler listesine ya da Sonu nan ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

A N N Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

NAN

2 Harfli Kelimeler

AN

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

ANANATÇA
...
İNANILMA

  1. [isim] İnanılmak işi

TAMLANAN

  1. [isim] Tamlamada anlamı belirtilen, açıklanan ad, belirtilen, mevsuf: Evin önü. Öğretmenin kâhyası. Elma ağacı. Yeşil kitap gibi

FİNANSAL

  1. [sıfat] Mali

SINANMAK

  1. [nsz] Sınama işine konu olmak

DOMİNANT

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [sıfat] Baskın

ENANİYET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bencillik

TOPLANAN

  1. [isim] Toplama işleminde toplamı oluşturan sayılardan her biri

KADINANA

  1. [isim] Deneyimli, yaşlı, saygı gösterilen kadın
    • "Adlarına kadınana denilen Havva kızlarını biricik can yoldaşı olarak gösteriyordu." (Osman Cemal Kaygılı)

REZONANS

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Düzgün itmelerin etkisiyle bir salınım genliğinin artışı, seselim, tannanlık

ANANESİZ

  1. [sıfat] Geleneğe sahip bulunmayan
    • "Bu milliyetsizlik yüzünden edebiyatsız, sanatsız, ananesiz kalan Türkler, en basit hakikatlere de akıl erdiremiyorlardı." (Ömer Seyfettin)

CANANLIK

  1. [isim] Canan olma durumu

NANIAZİZ

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Ekmek
    • "Ah mübarek nimet, sana evvelden nanıaziz derlerdi." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)

NANKÖRCE

  1. [sıfat] Nanköre yakışır
  2. Nankör bir biçimde

İNANÇSIZ

  1. [sıfat] İnancı olmayan, imansız, itikatsız

LAMİNANT
...
KINANMAK

  1. [nsz] Kınama işi yapılmak

DONANMAK

  1. [nsz] Giyinip kuşanmak, süslenmek
  2. [-le] Yayılıp kaplanmak
    • "Baharda ağaçlar çiçeklerle donandı."
  3. [-le] Işıklı duruma gelmek, ışıklarla bezenmek
    • "Bu gördüğünüz yol şenlik gecesi gibi ardı arası kesilmez sıra sıra otomobillerin fenerleriyle donanırdı." (Reşat Nuri Güntekin)
  4. Gerekli nesneler bir araya getirilip süslenmek, gösterişli duruma getirilmek
    • "Kırk türlü kuru yemişle donanmış masanın ortasına dikilmiş bir ince, ufak mum vardı." (Aka Gündüz)

OYNANMAK

  1. [nsz] Oynama işine konu olmak
    • "O gece orada ne oynanacağına bakmadan içeri daldılar." (Osman Cemal Kaygılı)
  2. Herhangi biri oynamak

LÜBNANLI
...
Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü