İçinde af olan 6 harfli 65 kelime var. İçerisinde AF bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında af olan kelimeler listesine ya da Sonu af ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

A F Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

AF, FA

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

KAFİLE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Birlikte yolculuk eden topluluk
    • "Bir yaz günü geçtik Tuna'dan kafilelerle." (Yahya Kemal Beyatlı)
  2. Aynı yöne giden taşıt veya yolcu topluluğu, konvoy
    • "Sağımızda yürüyen kafile, yolunu değiştirdi." (Halide Edip Adıvar)
  3. Sıra ile gönderilen şeylerin her bir bölüğü
    • "Malların ilk kafilesi dün geldi."

AFERİN

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [ünlem] Övme, takdir, beğenme vb. duyguları belirtmek için söylenen söz, bravo
    • "Aferin İsmail, söyle, daha bağırarak söyle!" (Reşat Nuri Güntekin)
  2. [isim] Öğrencilere verilen beğenme ve takdir kâğıdı

TAFLAN

  1. [isim] Gülgillerden, 2-6 m yükseklikte, kışın yapraklarını dökmeyen, çiçekleri salkım durumunda, beyaz veya yeşil olan, süs bitkisi olarak bahçelerde yetiştirilen küçük bir ağaç, karayemiş ağacı, karayemiş (Prunus laurocerasus)

MESAFE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Ara, aralık, uzaklık
    • "Beş kilometrelik mesafede yine konuşmadık." (Refik Halit Karay)
  2. İlişkilerde çok içten olmama durumu, resmiyet
  3. Uzaklık

CAFCAF

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Gösteriş, şatafat
    • "Cafcafından geçilmiyor."
  2. [sıfat] Ağız kalabalığı ile bir şeyi elde eden, şirret

MAFSAL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Eklem
  2. Birbirine bağlanmış parçaların her yönden dönmesini sağlayan bağlantı ögesi

KAFALI

  1. [sıfat] Kafası olan
  2. Kafası herhangi bir biçimde olan
    • "Çıkık kafalı."
  3. Bilgili, kavrayışlı ve anlayışlı
    • "Kafalı adam."

ŞEFFAF

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Saydam

KAFURU
...
HAFİYE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Özel soruşturmalarla edindiği bilgileri ilgililere ileten kimse, dedektif

MAFEVK

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Üst
  2. Yukarı

VAFTİZ

Kelime Kökeni : Rumca

  1. [isim] Hristiyanlıkta yeni doğan çocuğun ilk günahı silmek ve onu Hristiyanlaştırmak amacıyla yapılan kutsal işlem

ZÜRAFA

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Geviş getiren memelilerden, Afrika'da yaşayan, çok uzun boylu ve boyunlu, derisi benekli, ot yiyen hayvan (Giraffa camelopardalis)
  2. Bir boncuk oyası türü
    • "Eski peçemdeki sıçan dişlerini söktüm, yeni peçemin kenarındaki zürafayı bitirdim." (Sermet Muhtar Alus)

SARRAF

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kuyumcu
  2. Mesleği, değerli kâğıt ve metal paraları birbiriyle değiştirmek, tahvil alışverişi yapmak olan kimse

MÜDAFİ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Savunucu
  2. Bir davada, davacı veya davalının haklarını savunan kimse

SAFRAN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Süsengillerden, baharda çiçek açan, 20-30 cm boyunda, soğanlı bir kültür bitkisi, zafran (Crocus sativus)
  2. Bu bitkinin tepeciklerinin kurutulmasıyla elde edilen, bazı yiyecek ve içeceklere tat, koku ve sarı renk vermekte kullanılan toz, zafran

ZAFRAN

  1. [isim] Safran

AFOROZ

Kelime Kökeni : Rumca

  1. [isim] Hristiyanlıkta kilise tarafından verilen cemaatten kovma cezası
    • "Manastırdan kaçalı, papanın aforozuna uğrayalı on beş yıl oluyor." (Halide Edip Adıvar)
  2. Darılıp biriyle konuşmama, ilgiyi kesip uzaklaştırma, toplum dışılama
    • "Siz kendi milletiniz için bunun yarısını söyleyin, milletin çoğunluğu sizi hemen aforoz eder." (Haldun Taner)

KAFACA

  1. [zarf] Düşünce bakımından
    • "Kafaca, ruhça, zevkçe, terbiyece eski adam diyebileceğimiz bir örnek alınız." (Yahya Kemal Beyatlı)

SAFFET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Temizlik, arılık
    • "Gençlerin tecrübelerle yıpranmamış bir saffet içindeki yüzlerinde yorgunluk duyulmaz." (Abdülhak Şinasi Hisar)

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü