Başında hab olan 30 kelime var. Hab ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde hab olan kelimeler listesine ya da sonu hab ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında hab bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler

15 Harfli Kelimeler

HABERLEŞEBİLMEK

14 Harfli Kelimeler

HABERLEŞEBİLME, HABERLEŞTİRMEK

13 Harfli Kelimeler

HABERLEŞİLMEK, HABERLEŞTİRME

12 Harfli Kelimeler

HABERLEŞİLME

11 Harfli Kelimeler

HABERDARLIK, HABERLEŞMEK, HABERSİZLİK

10 Harfli Kelimeler

HABERCİLİK, HABERLEŞME, HABERLİLİK, HABERSİZCE

8 Harfli Kelimeler

HABANERA, HABERDAR, HABERLİK, HABERSİZ, HABİSLİK

7 Harfli Kelimeler

HABASET, HABERCİ, HABERLİ, HABİTAT, HABİTUS

6 Harfli Kelimeler

HABEŞİ



5 Harfli Kelimeler

HABBE, HABER, HABEŞ, HABİP, HABİS

3 Harfli Kelimeler

HAB


Kelime bulma makinesi

A B H Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

HAB

2 Harfli Kelimeler

AB, AH, HA

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

HABERLEŞEBİLMEK
...
HABERLEŞEBİLME
...
HABERLEŞTİRMEK
...
HABERLEŞİLMEK

  1. [-le] Haberleşme işi yapılmak

HABERLEŞTİRME
...
HABERLEŞİLME

  1. [isim] Haberleşilmek işi

HABERSİZLİK

  1. [isim] Haber alamama durumu

HABERLEŞMEK

  1. [nsz] Karşılıklı olarak haber alıp vermek, iletişmek, muhabere etmek

HABERDARLIK

  1. [isim] Haberdar olma durumu

HABERLİLİK

  1. [isim] Haberli olma durumu

HABERCİLİK

  1. [isim] Bir haberi usulünce hazırlama ve yayın organlarında yayımlama işi

HABERLEŞME

  1. [isim] İletişim
  2. Yazışma

HABERSİZCE

  1. [zarf] Haber vermeden, haberi olmadan, habersiz, gizlice

HABERLİK

  1. [sıfat] Haber durumunda olan

HABİSLİK

  1. [isim] Habis olma durumu
    • "Bu evde her türlü habislik Mesut Bey'in namına dönerdi." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)

HABERSİZ

  1. [sıfat] Haberi olmayan, haber almamış, hiçbir bilgisi olmayan
    • "Yolcular, içimdeki mahşerden habersiz, yanımdan geçip gidiyorlardı." (Yusuf Ziya Ortaç)
  2. [zarf] Haber vermeden, habersizce
    • "Habersiz geliverdiler."

HABANERA

  1. [isim] Çok kıvrak bir Küba dansı
  2. Bu dansın müziği

HABERDAR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Haberli, bilgili
    • "Olup bitenden haberdardır."
    • "Kararımızdan Nedret'in arkadaşlarını da haberdar etmeliyiz." (Mahmut Yesari)
    • "İbrahim Hocamın da işten haberdar olduğunu iddia edenler oldu." (Memduh Şevket Esendal)

HABERLİ

  1. [sıfat] Bir olay veya durum üzerine bilgisi olan, haberi olan
    • "Haberli konuk."
    • "En yeni teknolojik bilgilerden haberli oluyorlar." (Tomris Uyar)
  2. [zarf] Haber vermiş veya almış olarak
    • "Biz oraya haberli gittik."

HABİTAT

Kelime Kökeni : İngilizce

  1. [isim] Yerleşme, oturma
  2. Bitkinin doğal olarak yetiştiği yer, yurt

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü