Başında da olan 8 harfli 97 kelime var. Da ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde da olan kelimeler listesine ya da sonu da ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında da bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A D Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
AD
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- DARALMAK
-
-
[nsz]
Dar duruma gelmek, küçülmek
-
Azalmak
- "Yıllar geçer, bir gün bakarsınız vakitler daralmış." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Zayıflamak
- "Hafızası o kadar daralmış, bir sene evvelini hatırlamıyor gibi." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Güçleşmek, zorlaşmak
- "Geçimi daraldı."
-
Sıkışmak, başı dara gelmek, bunalmak
- "Daralan soluğu ile çıkamayacağı merdivenleri oğlunun da çıkmasını yasaklıyordu." (Necati Cumalı)
-
[nsz]
Dar duruma gelmek, küçülmek
- DARLANMA
- ...
- DAYANMAK
-
-
[-e]
Bir yere yaslanmak, kendini dayamak
- "Odalardan birinde köşeye dayanmış bir adam, sanki sızmış gibi görünüyor." (Memduh Şevket Esendal)
-
[nsz]
Kullanılışı uzun sürmek, dayanıklı olmak
- "Bu kumaş çok dayandı."
-
Zarar görmemek, varlığını korumak, hasar görmemek
- "Bu gemi fırtınaya iyi dayanır."
-
Birinden, bir şeyden güç almak, güvenmek, istinat etmek
- "Laikliği korumak için kanun kuvvetine mi, eğitim ve telkin kuvvetine mi dayanmalıyız?" (Falih Rıfkı Atay)
-
[nsz]
Tutunmak, karşı durmak, karşı koymak, mukavemet etmek
- "Merkezde Akhisar'ın, Bergama'nın da henüz dayandığını öğrendiler." (Necati Cumalı)
-
Bir şeyin üzerinde kurulmuş olmak
-
[nsz]
Güç bir duruma katlanmak, çekmek, sabretmek, tahammül etmek
- "Aradan biraz daha geçince kumandan dayanamadı, söze başladı." (Memduh Şevket Esendal)
-
Varmak, ulaşmak
- "Bu haber ortalığa yayılır yayılmaz banknotlarını kapan bankaya dayanıyor." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
Bütün gücünü kullanarak bir işi yapmak
- "İki genç, kırarcasına küreklere dayandılar." (Halikarnas Balıkçısı)
-
Bir iş sonunda birinin veya bir şeyin üzerinde kalmak
- "Bu proje sonunda bize dayanacak."
-
[nsz]
Yetişmek, yeter olmak
-
Hız vermek
- "Şoför gaza dayandı."
-
[-e]
Bir yere yaslanmak, kendini dayamak
- DAMARCIK
-
-
[isim]
Küçük damar
-
[isim]
Küçük damar
- DARLAŞMA
-
-
[isim]
Darlaşmak işi
-
[isim]
Darlaşmak işi
- DARPHANE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Madenî para basılan yer
-
[isim]
Madenî para basılan yer
- DAMGASIZ
-
-
[sıfat]
Damgalanmamış, damgası olmayan
-
[sıfat]
Damgalanmamış, damgası olmayan
- DARLAMAK
- ...
- DAĞCILIK
-
-
[isim]
Dağa tırmanma sporu, alpinizm
-
[isim]
Dağa tırmanma sporu, alpinizm
- DAZLAMAK
-
-
[nsz]
Güç beğenmek, güç beğenir olmak
-
[nsz]
Güç beğenmek, güç beğenir olmak
- DARILTMA
-
-
[isim]
Darıltmak işi
-
[isim]
Darıltmak işi
- DAVRANMA
-
-
[isim]
Davranmak işi
-
[isim]
Davranmak işi
- DALTABAN
-
-
[sıfat]
Yalın ayak (kimse)
-
Aşağılık, serseri
-
[sıfat]
Yalın ayak (kimse)
- DALAVERE
-
-
[isim]
Yalan dolanla gizlice görülen kötü iş, gizli oyun
- "Gümrük dalaveresini bilmediğim için tüccar yanına giremedim." (Peyami Safa)
- "Beyefendi dalaveresini döndüreceği yerleri adamlarından hiç kimseye söylemedi." (Ömer Seyfettin)
-
[isim]
Yalan dolanla gizlice görülen kötü iş, gizli oyun
- DALDIRMA
-
-
[isim]
Daldırmak işi
-
Bir dalı gövdeden ayırmadan toprağa gömerek köklenmesini sağlama yolu
-
Bu yolla daldırılan dal
-
[isim]
Daldırmak işi
- DALGINCA
-
-
Dalgın bir biçimde, dalgın olarak
-
Dalgın bir biçimde, dalgın olarak
- DALGACIK
-
-
[isim]
Küçük dalga
- "İki tarafa köpükler saçan tekne, dalgacıklar üzerinden atlıyor." (Feridun Fazıl Tülbentçi)
-
[isim]
Küçük dalga
- DANADİLİ
-
-
[isim]
Bir tür cönk
-
[isim]
Bir tür cönk
- DAMLAMAK
-
-
[-e]
Damla durumunda tane tane düşmek
- "Örtüye yağ damlamış."
-
[nsz]
İçindekini damla damla akıtmak
- "Musluk damlıyor."
-
[nsz]
Bir yere çağrılmadan, çekinmeden gitmek, çıkagelmek
- "Herkes yattıktan sonra şu fıstık ağacının altına damla." (Peyami Safa)
-
[-e]
Damla durumunda tane tane düşmek
- DAHİYANE
- ...