Sonunda anmak olan 8 harfli 45 kelime var. ANMAK ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde anmak olan kelimeler listesine ya da başında anmak olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

A A K M N Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

5 Harfli Kelimeler

AKMAN, ANMAK, KAMAN, KANMA

4 Harfli Kelimeler

AKMA, AMAN, ANAM, ANKA, ANMA, KAMA, KANA, MANA

3 Harfli Kelimeler

AKA, AMA, ANA, KAM, KAN, NAM

2 Harfli Kelimeler

AK, AM, AN, MA

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

ISLANMAK

  1. [nsz] Islak duruma gelmek
    • "Pantolonları yarı bellerine kadar ıslanmıştı." (Reşat Nuri Güntekin)

BOYANMAK

  1. [nsz] Boyama işi yapılmak
    • "Yeni boyanıp temizlenmiş bir ev gibi havası ferahlık veriyordu." (Refik Halit Karay)
  2. Kendi kendini boyamak, yüzüne boya sürmek, makyaj yapmak
    • "İki hanım yaşları geçkince olmasına bakmayarak sürmüşler, boyanmışlar, omuzlarına tilkilerini almış, kurulmuşlar." (Memduh Şevket Esendal)
  3. Boya veya renkli bir şey sürülmek

OTLANMAK

  1. [nsz] Hayvan otlamak
  2. Para ve emek harcamadan başkalarının sırtından geçinmek

OKŞANMAK

  1. [nsz] Okşama işine konu olmak
    • "Zavallı çocuk bu okşanıp öpülmelerden pancar gibi kızarmış bir hâlde kurtuldu." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

YAŞANMAK

  1. [nsz] Yaşama işi yapılmak

UĞRANMAK

  1. [nsz] Uğrama işi yapılmak

AYLANMAK

  1. [nsz] Bir yerin çevresinde dolanmak

DOLANMAK

  1. [-e] Bir şeyin çevresine sarılmak
    • "Kocasının kolu beline bir kobra gibi dolanmış, ince kaburgalarını birbirine geçirecek gibi sıkıyordu." (Halide Edip Adıvar)
    • "Dolap beygirinin en büyük şansı gözlerinin bağlı olmasıdır; böylece aynı çember içinde dolanıp durduğunun farkında olmaz." (Ahmet Ümit)
  2. [nsz] Bir şeyin çevresinde dönmek, gezmek, dolaşmak
    • "Arkadan dolanıp uzaktan gözetleyecekti çeşmeyi." (Çetin Altan)
  3. [nsz] Karışmak, dolaşmak
  4. [-de] Gelişigüzel gezmek
    • "Kızlarının, gelinlerinin evleri arasında dolanıyor, hep evini, komşularını arıyordu." (Necati Cumalı)

KAZANMAK

  1. [-i] Kazanç sağlamak
    • "Bu beş lirayı bitirmeden ben para kazanmalıyım." (Peyami Safa)
  2. [nsz] Olumlu, iyi bir sonuç elde etmek
    • "Böyle yazılara hiç cevap vermeyiz ve yazı çok ağırsa dava açarak çok defa kazanırız." (Burhan Felek)
  3. Çıkmak, isabet etmek
  4. Edinmek, sahip olmak
    • "Emniyetlerini kazanmak için bu esrar bir kimya gibi gizli kalmalıdır." (Reşat Nuri Güntekin)
  5. [nsz] Tutulmak, yakalanmak
    • "Huy kazanmak."
    • "Dert kazanmak."
  6. Kendinden yana çekmek
    • "Bu genç şairin dostluğunu kazanmak için hiçbir külfete katlanmadım." (Memduh Şevket Esendal)
  7. [-den] Ele geçirmek, fethetmek, kazanç sağlamak
    • "Düşmandan yer kazanmak."
  8. Yenmek, galip gelmek
    • "İşte kesin muharebeyi bu manevi kudret kazanacaktır." (Ruşen Eşref Ünaydın)

AVLANMAK

  1. [nsz] Avlama işine konu olmak
  2. Ava gitmek, ava çıkmak, av için dolaşmak
    • "Ben her yıl bu ormanda avlanırım."

TARANMAK

  1. [nsz] Tarama işi yapılmak
    • "Yünler yıkandıktan sonra tarandı."
  2. Kendi başını taramak
    • "Bugün bu tarağımla taranmıştım." (Sait Faik Abasıyanık)
  3. Dikkatlice bir şey aramak
    • "Kalkarlarken tütün kesesini kuşağına sokan İboş arandı, tarandı" (Ömer Seyfettin)

ARLANMAK

  1. [nsz] Utanmak
    • "Ramazan günü alenen meyveli gazoz içmeye arlanmıyor musun?" (Haldun Taner)

OYNANMAK

  1. [nsz] Oynama işine konu olmak
    • "O gece orada ne oynanacağına bakmadan içeri daldılar." (Osman Cemal Kaygılı)
  2. Herhangi biri oynamak

USLANMAK

  1. [nsz] Yadırganan, ayıplanan davranışlardan vazgeçmek, davranışlarına düzen vermek
    • "Deli eniştemiz bir hayli yaşlanmıştı fakat hiç uslanmış değildi." (Abdülhak Şinasi Hisar)
  2. Herhangi bir olaydan ders almak, aklı başına gelmek

YALANMAK

  1. [nsz] Yalama işi yapılmak veya yalama işine konu olmak
    • "Tabak hiç yalanır mı?"
  2. Kendini yalamak
    • "Kedi yalanıyor."

KAŞANMAK

  1. [nsz] Hizmet ve binek hayvanları durup işemek

BOŞANMAK

  1. Karı ve koca mahkeme kararı ile birbirinden ayrılmak
    • "Ne oldu da kocasından boşandı, sen anladın mı?" (Memduh Şevket Esendal)
  2. Hayvan, başlığından, koşum takımından veya bağından kurtulmak
  3. [nsz] Birdenbire ve bol bol akmak
    • "Bir zamandır kendimi tutamıyorum, gözyaşlarım birden boşanıyor." (Ercüment Ekrem Talu)
  4. [nsz] Baskı altında gergin duran bir şey, birden ve hızla kurtulmak
    • "Vecihe, fazla kurulmuş bir zemberek şiddetiyle boşandı." (Reşat Nuri Güntekin)
  5. [nsz] Kapalı bir yerde bulunan insanlar birden dışarı çıkmak
    • "Yoksa tımarhane mi boşanmıştı?" (Ömer Seyfettin)
  6. Çok ağlamak
    • "Gözlerinden yaşlar boşandı birden." (Cahit Uçuk)
  7. [nsz] Dertlerini, yakınmalarını anlatmak
  8. Sıyrılmak, kurtulmak
    • "Sabırsız ellerle acele acele üst başından boşandı ve çıplak olarak denize atladı." (Halikarnas Balıkçısı)

YIKANMAK

  1. [nsz] Yıkama işi yapılmak veya yıkama işine konu olmak
    • "Çamaşır yıkandı."
  2. Kendi vücudunu yıkamak, banyo yapmak

ADLANMAK

  1. [nsz] Kendisine ad verilmek
  2. Kötü ün kazanmak

OYLANMAK

  1. [nsz] Oylama işi yapılmak
    • "... Bakanlar Kurulunun güven isteği, bir tam gün geçtikten sonra oylanır." (Anayasa)

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü