Sonunda ü olan 7 harfli 151 kelime var. Ü harfi ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ü harfi olan kelimeler listesine ya da başında ü harfi olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- GÖNÜLLÜ
-
-
[sıfat]
Bir işi yapmayı hiçbir yükümlülüğü yokken isteyerek üstlenen
- "Yabancı dil bildiği için de Kore'ye gönüllü olarak göndermeye kalkmışlardı." (Çetin Altan)
-
Çok istekli
- "Henüz nizamiye ve gönüllü taburların neferleri dağılmamıştı." (Ömer Seyfettin)
-
[isim]
Seven kimse veya sevgili
-
[sıfat]
Bir işi yapmayı hiçbir yükümlülüğü yokken isteyerek üstlenen
- KÖPRÜLÜ
-
-
[sıfat]
Köprüsü olan
-
İki bölümü bir köprü ile birbirine bağlanmış (yapı)
- "Köprülü konak."
-
[sıfat]
Köprüsü olan
- CÜCÜKLÜ
-
-
[sıfat]
Cücüğü olan
-
[sıfat]
Cücüğü olan
- GÜMÜŞÇÜ
-
-
[isim]
Gümüşü işleyen sanatçı veya gümüşten yapılmış eşya satıcısı
-
[isim]
Gümüşü işleyen sanatçı veya gümüşten yapılmış eşya satıcısı
- EKİNÖZÜ
- ...
- ÖNLÜKLÜ
-
-
[sıfat]
Önlük giymiş olan
- "Şimdi odada biri kadın, öbürü erkek iki kişi var, ikisi de beyaz önlüklü, hasta bakıcı veya doktor." (Refik Halit Karay)
-
[sıfat]
Önlük giymiş olan
- PENCÜDÜ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Tavla oyununda zarların üst yüzünün birinin beşli, öbürünün ikili gelmesi, beş iki
-
[isim]
Tavla oyununda zarların üst yüzünün birinin beşli, öbürünün ikili gelmesi, beş iki
- SUÇÜSTÜ
-
-
[isim]
İşlenirken yakalanılan suç, cürmümeşhut, meşhut suç
-
[zarf]
Suç işlerken
- "Hırsız suçüstü yakalandı."
-
[isim]
İşlenirken yakalanılan suç, cürmümeşhut, meşhut suç
- SÜRGÜLÜ
-
-
[sıfat]
Sürgü kolu olan
- "Sürgülü kapı. Sürgülü pencere."
-
Sürgüsü itilmiş, sürgülenmiş olan
-
[sıfat]
Sürgü kolu olan
- GÜMÜŞLÜ
-
-
[sıfat]
Gümüşü olan, gümüşle kaplanmış veya süslenmiş olan
-
[sıfat]
Gümüşü olan, gümüşle kaplanmış veya süslenmiş olan
- DÜRÜMCÜ
- ...
- BÜKÜMLÜ
-
-
[sıfat]
Bükülmüş olan, bükümü olan
-
[sıfat]
Bükülmüş olan, bükümü olan
- DÜĞÜMLÜ
-
-
[sıfat]
Düğümlenmiş olan
-
Budaklı
- "Yüksek çınarların yamru yumru düğümlü dalları henüz yapraklarla örtülmemişti." (Ömer Seyfettin)
-
Sorunlu, karışık
-
[sıfat]
Düğümlenmiş olan
- TEVESSÜ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Genişleme, yayılma
-
[isim]
Genişleme, yayılma
- SÖĞÜTLÜ
-
-
[sıfat]
Söğüt ağaçları bulunan (yer)
-
[sıfat]
Söğüt ağaçları bulunan (yer)
- GÖRGÜLÜ
-
-
[sıfat]
Görgüsü olan
- "Bildiğini iyi bilen, görgülü, kendine güveni tam olan bir erkekti." (Necati Cumalı)
-
[sıfat]
Görgüsü olan
- ÖLÇÜNLÜ
-
-
[sıfat]
Standart
-
[sıfat]
Standart
- SÜLÜKÇÜ
-
-
[isim]
Sülük satan kimse
-
Sülükle kan almayı meslek edinen kimse
-
[isim]
Sülük satan kimse
- YÜZÜSTÜ
-
-
[zarf]
Yüzü yere gelecek biçimde
- "Dişçi, kendini yüzüstü bir kanepeye attı." (Reşat Nuri Güntekin)
- "Altı hücreyle cümle kapısının taş kemeri, kalın meşe tahtasından kapı kanatları yüzüstü kaldılar." (Kemal Tahir)
-
Başlanmış fakat tamamlanmamış bir durumda
- "Evdeki işimi gücümü yüzüstü bıraktım." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
[zarf]
Yüzü yere gelecek biçimde
- ÇÖZÜMCÜ
-
-
[isim]
Çözüm getiren kimse
-
[isim]
Çözüm getiren kimse