Başında çok olan 21 kelime var. Çok ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde çok olan kelimeler listesine ya da sonu çok ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında çok bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler

12 Harfli Kelimeler

ÇOKBİLMİŞLİK, ÇOKLAŞTIRMAK

11 Harfli Kelimeler

ÇOKLAŞTIRMA

10 Harfli Kelimeler

ÇOKLARINCA

9 Harfli Kelimeler

ÇOKBİLMİŞ, ÇOKTANDIR

8 Harfli Kelimeler

ÇOKÇULUK, ÇOKLUKLA, ÇOKRAĞAN, ÇOKSAMAK, ÇOKSATAR

7 Harfli Kelimeler

ÇOKLARI, ÇOKSAMA

6 Harfli Kelimeler

ÇOKGEN, ÇOKLUK, ÇOKTAN



5 Harfli Kelimeler

ÇOKAL, ÇOKÇA, ÇOKÇU, ÇOKLU

3 Harfli Kelimeler

ÇOK


Kelime bulma makinesi

K O Ç Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

ÇOK, KOÇ

2 Harfli Kelimeler

OK

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

ÇOKBİLMİŞLİK

  1. [isim] Çokbilmiş olma durumu
    • "Zekâ gösterisine yeltenmemiş, çokbilmişlik taslamamıştı." (Kemal Tahir)

ÇOKLAŞTIRMAK
...
ÇOKLAŞTIRMA
...
ÇOKLARINCA

  1. [zarf] Birçok kimse tarafından

ÇOKBİLMİŞ

  1. [sıfat] Her şeye aklı eren, zeki, akıllı
    • "Ama bunun lafını bile etmiyor, çokbilmiş görünmek istemez." (Tarık Buğra)
  2. Çıkarını bilen, kurnaz
    • "O ne çokbilmiş bir kadın." (Haldun Taner)

ÇOKTANDIR
...
ÇOKLUKLA

  1. [zarf] Genellikle
    • "Bazen yumurta pişiriyor, çoklukla yoğurt, peynir, salata, meyve, soğuk etler gibi şeylerle karın doyuruyordu." (Necati Cumalı)

ÇOKRAĞAN

  1. [isim] Gür kaynak

ÇOKSAMAK

  1. [-i] Çok görmek

ÇOKSATAR

  1. [isim] En çok satılan yayın

ÇOKÇULUK

  1. [isim] Gerçekçiliğin açıklanmasında birden çok ilkenin temelde bulunduğunu kabul eden öğreti, tekçilik karşıtı, plüralizm

ÇOKLARI

  1. [zamir] Birçoğu
    • "Çoklarını dinledim."

ÇOKSAMA

  1. [isim] Çoksamak işi

ÇOKTAN

  1. [zarf] Çok zaman önce, çok zamandan beri, öteden beri, uzun süreden beri
    • "İçeri girdiklerinde birinci film çoktan başlamış hatta sonuna bile yaklaşmıştı." (Haldun Taner)

ÇOKGEN

  1. [isim] Açı oluşturacak biçimde dörtten çok kenardan oluşan kapalı şekil, poligon

ÇOKLUK

  1. [isim] Sayı veya ölçü yönünden çok olma durumu, çoğul, kesret, ekseriyet, teklik karşıtı
    • "Anayasa değişikliklerinde iptale karar verebilmesi için üçte iki oy çokluğu şarttır." (Anayasa)
  2. Çoğunluk
    • "O akşam kibarların geleceğini, smokin hatta frakların çoklukta olacağını söyledi." (Halide Edip Adıvar)
  3. Kelimelerin belirli eklerle birden çok varlığı veya kişiyi bildirme biçimi, çoğul, cem
  4. [zarf] Sık sık, çokça, çok kez
    • "Ben çokluk ata binmediğim için birkaç ay içinde at toplandı, semirdi ve güzelleşti." (Falih Rıfkı Atay)

ÇOKAL

  1. [isim] Savaşlarda giyilen zırh

ÇOKLU

  1. [sıfat] İçinde birden çok işlev barındıran

ÇOKÇU

  1. Çokçuluk öğretisini benimseyen (kimse), plüralist

ÇOKÇA

  1. [zarf] Çok olarak
    • "Benden utanırlar, odada çokça koca lakırtısı olsa kalkar kaçarlar." (Memduh Şevket Esendal)
  2. Aşırı, fazla
    • "Çokça alıngan olduğu için arkadaşları onunla sık sık bozuşuyor." (Salâh Birsel)

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü