İçinde şe olan 7 harfli 98 kelime var. İçerisinde ŞE bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında şe olan kelimeler listesine ya da Sonu şe ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

E Ş Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

EŞ, ŞE

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

EŞEYSİZ

  1. [sıfat] Eşeyi olmayan, cinsliksiz

ŞEYHLİK

  1. [isim] Şeyh olma durumu

ŞERİTÇİ

  1. [isim] Süs şeridi yapan veya satan kimse

ŞEDDELİ

  1. [sıfat] Üzerinde şedde işareti bulunan veya yan yana iki tane imiş gibi okunan (harf)

FİŞEKLİ

  1. [sıfat] İçinde fişek bulunan

MAHŞERİ
...
ŞEMSİYE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bir sapın üzerinde esnek tellere gerilmiş, açılıp kapanabilen, yağmur ve güneşten korunmak için kullanılan, su geçirmez kumaştan yapılmış taşınabilir eşya
    • "Camın dışından şemsiyeleriyle geçen insanları seyre daldı." (Sait Faik Abasıyanık)
  2. Genellikle plajlarda, bahçelerde kullanılan büyük güneşlik
    • "Plaj şemsiyesi. Bahçe şemsiyesi."
  3. Aynı noktadan çıkan eşit uzunluktaki sapçıkların ucunda bulunan çiçek topluluğu

ŞEZLONG

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Üzerine uzanılabilecek biçimde ayarlanan, döşeme yerine bez gerilen bir tür taşınabilir koltuk
    • "Uzun parmakları ile kumral saçının saçak köklerindeki beyazları örterek şezlongu üstünde bir daha doğruldu." (Falih Rıfkı Atay)

DÖŞEMEK

  1. [-i] Bir tabanı, tahta, karo, mermer vb. yapı gereçleriyle kaplamak
  2. Kumaş, halı vb.ni bir yeri iyice örtecek biçimde sermek
    • "Yufkayı tepsiye döşedi. Salona halı döşedik."
  3. Bir ev veya dairenin oturulabilir duruma gelmesi için gerekli eşyayı oraya yerleştirmek
    • "On parça eşya ile döşeyip süslenmiş yaz evi..." (Reşat Nuri Güntekin)
  4. Boru, kablo vb. yerleştirmek
    • "Bir taraftan da raylarımızı döşüyorduk." (Falih Rıfkı Atay)

ŞEYTANİ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Şeytanca
    • "Bir millete yapılabilecek sinsi ve şeytani hücum onun vicdanından mazisini almak, hafızasında mazisini yok etmektir." (Abdülhak Şinasi Hisar)
  2. Şeytanla ilgili

KESİŞEN

  1. [sıfat] Bir nokta veya çizgi üzerinde birbirini kesip geçen (çizgiler veya yüzeyler)
    • "Kesişen doğrular."

ŞEHADET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Tanıklık, şahitlik
    • "Dünya karşısında Türk'ün kendi kendisi için yapacağı şehadet daha adamakıllı yapılmamıştır." (Abdülhak Şinasi Hisar)
  2. Yüksek bir ülkü uğrunda ölme, şehit olma

DÖŞENME

  1. [isim] Döşenmek işi

ŞEVKSİZ

  1. [sıfat] Şevki olmayan
    • "Her vakit indiğim otelin sahibi beni neden şevksiz karşılıyordu?" (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

EŞEKLİK

  1. [isim] Çok anlayışsız ve kaba davranış
    • "Cahillik devrimizin eşekliklerini saymazsak neye yaradı bu ömür?" (Atilla İlhan)

ŞEHİRCİ

  1. [isim] Şehircilik uzmanı, şehircilikle uğraşan kimse

ŞEMSELİ
...
ELLİŞER

  1. [sıfat] Elli sıfatının üleştirme biçimi, her defasında ellisi bir arada olan, her birine elli
    • "Her biri ellişer, yüzer kilo gelen hatta daha ağırlarını kasaba çarşılarında satılırken gördüm." (Sait Faik Abasıyanık)

TAŞEMEN

  1. [isim] Taşemengillerden, suda yaşayan, çok ilkel yapılı omurgalı hayvan (Petromyzon)

KUŞETLİ

  1. [sıfat] Kuşeti olan
    • "Kuşetli vagon."

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü