İçinde ş olan 10 harfli 1758 kelime var. İçerisinde Ş harfi bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ş harfi olan kelimeler listesine ya da Sonu ş harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ALTMIŞARLI
- ...
- ÇATALLAŞMA
-
-
[isim]
Çatallaşmak işi
-
[isim]
Çatallaşmak işi
- DANIŞILMAK
-
-
[nsz]
Danışma işi yapılmak
- "Mazi, akıl danışılacak en doğru sözlü ve tecrübeli bir dosttur." (Samiha Ayverdi)
-
[nsz]
Danışma işi yapılmak
- DENKLEŞMEK
-
-
[nsz]
Birbirine denk olmak, denk duruma gelmek
-
[nsz]
Birbirine denk olmak, denk duruma gelmek
- EŞEYSELLİK
- ...
- KOKUŞTURMA
-
-
[isim]
Kokuşturmak işi veya durumu
-
[isim]
Kokuşturmak işi veya durumu
- TELAŞLANIŞ
-
-
[isim]
Telaşlanma işi veya biçimi
-
[isim]
Telaşlanma işi veya biçimi
- UYUŞTURUCU
-
-
Uyuşturma özelliği olan, uyuşturan (madde), narkotik
-
Hareketten, gereği gibi düşünmekten alıkoyan
- "Bizim kafamızı kaynatan yeni fikirler, onun için kafa uyuşturucu bir kulak uğultusu idi." (Falih Rıfkı Atay)
-
Uyuşturma özelliği olan, uyuşturan (madde), narkotik
- BAŞARILMAK
-
-
[nsz]
Başarı ile sona ermek
- "Bu iş başarıldı."
-
[nsz]
Başarı ile sona ermek
- BAŞMİSAFİR
-
Kelime Kökeni : Türkçe
-
[isim]
En değerli konuk
-
[isim]
En değerli konuk
- BAŞMÜEZZİN
-
Kelime Kökeni : Türkçe
-
[isim]
Birden çok müezzin bulunan camilerde en kıdemli müezzin
-
[isim]
Birden çok müezzin bulunan camilerde en kıdemli müezzin
- EŞEKLEŞMEK
-
-
[nsz]
Çok anlayışsız ve kaba davranışlarda bulunmak
-
[nsz]
Çok anlayışsız ve kaba davranışlarda bulunmak
- ILIKLAŞMAK
-
-
[nsz]
Ilık duruma gelmek
-
[nsz]
Ilık duruma gelmek
- KARŞILAMAK
-
-
[-i]
Dışarıdan gelen bir kimseye karşılayıcı olarak çıkmak, istikbal etmek
- "Belgrat, Türkiye Cumhuriyeti başvekilini karşılamaya hazırlamıştır." (Falih Rıfkı Atay)
-
Karşılık olmak, denk gelmek, tekabül etmek
- "Herhâlde bu küçük bahçeyi kendi sebze ihtiyaçlarını karşılamak için yetiştirmişlerdi." (Necati Cumalı)
-
Söylenen, yapılan, bildirilen bir şeyi olumlu veya olumsuz bulmak
- "Bu suçlamayı hiç üzerimize almadan karşılar ve hoş görürüz." (Burhan Felek)
-
Önlemek, durdurmak
- "Bu ilaç sıtmayı karşılar."
-
Boksta karşı oyuncunun yumruklarını savmak
-
[-i]
Dışarıdan gelen bir kimseye karşılayıcı olarak çıkmak, istikbal etmek
- KURUMLANIŞ
-
-
[isim]
Kurumlanma işi veya biçimi
-
[isim]
Kurumlanma işi veya biçimi
- ŞEREFLENME
-
-
[isim]
Şereflenmek işi, onurlanma, teşerrüf
-
[isim]
Şereflenmek işi, onurlanma, teşerrüf
- TAKIRDAYIŞ
- ...
- TAKIŞTIRMA
-
-
[isim]
Takıştırmak işi
-
[isim]
Takıştırmak işi
- YAVAŞÇACIK
-
-
[zarf]
Çok yavaş, usulcacık
-
[zarf]
Çok yavaş, usulcacık
- ZİNDELEŞME
-
-
[isim]
Zindeleşmek durumu
-
[isim]
Zindeleşmek durumu