İçinde EŞEL geçen kelimeler

İçinde eşel olan 21 kelime var. İçerisinde EŞEL bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında eşel olan kelimeler listesine ya da Sonu eşel ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler

13 Harfli Kelimeler

NEŞELENDİRMEK

12 Harfli Kelimeler

EŞELETTİRMEK, NEŞELENDİRME

11 Harfli Kelimeler

EŞELETTİRME

10 Harfli Kelimeler

NEŞELENMEK

9 Harfli Kelimeler

DEŞELEMEK, DEŞELEYİŞ, EŞELENMEK, EŞELETMEK, EŞELMOBİL, NEŞELENİŞ, NEŞELENME, NEŞELİLİK

8 Harfli Kelimeler

DEŞELEME, EŞELEMEK, EŞELENME, EŞELETME

7 Harfli Kelimeler

EŞELEME, MEŞELİK

6 Harfli Kelimeler

EŞELEK, NEŞELİ

E E L Ş Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

LEŞ

2 Harfli Kelimeler

EL, EŞ, LE, ŞE

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.

Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

NEŞELENDİRMEK

1. [-i] Neşeli duruma getirmek, şenlendirmek, keyiflendirmek

NEŞELENDİRME

1. [isim] Neşelendirmek işi

EŞELETTİRMEK

...

EŞELETTİRME

...

NEŞELENMEK

1. [nsz] Neşeli duruma gelmek, şenlenmek, keyiflenmek

DEŞELEYİŞ

1. [isim] Deşeleme işi veya biçimi

EŞELETMEK

...

EŞELMOBİL

Kelime Kökeni : Fransızca

1. [isim] Üretilen mal değerlerinin iniş çıkışına göre tespit edilen ücret ödeme ölçümü

NEŞELENME

1. [isim] Neşelenmek işi

EŞELENMEK

1. [nsz] Eşeleme işi yapılmak
   • "Dünyanın sorunları eşelendikçe altından yeni sorunlar çıkıyor." (Salâh Birsel)
2. Bulunduğu yeri kendi kendine eşelemek

NEŞELENİŞ

1. [isim] Neşelenme işi veya biçimi

NEŞELİLİK

...

DEŞELEMEK

1. [-i] Güçlü bir biçimde deşmek, karıştırmak
   • "Yaban domuzları tarlayı deşelemişler."
2. Araştırmak
   • "Bu biraz da ihtiyarı deşelemek, o profesör hakkında bildiklerini söyletmek içindi." (Tarık Buğra)

EŞELETME

...

EŞELEMEK

1. [-i] Toprak, kül gibi toz durumunda bulunan şeyleri hafifçe kazıp karıştırmak
   • "Eşeledik külleri, kıvılcımlar parladı." (Cahit Uçuk)
2. Dağıtıp karıştırmak
   • "Canan'ın odasında, ayaklarıyla yorganı eşeleyip karyolayı sarsarak hıçkırırken buldu." (Peyami Safa)
3. Bir işin, sorunun aslını anlamaya çalışmak, kurcalamak
   • "Bunu burada eşeleyip kimseyi üzmek istemeyiz." (Haldun Taner)

EŞELENME

1. [isim] Eşelenmek işi
   • "Affetme duygusunun altında yatan nedenler eşelenmeye değer." (Haldun Taner)

DEŞELEME

1. [isim] Deşelemek işi

MEŞELİK

1. [isim] Meşe korusu veya meşe ormanı

EŞELEME

1. [isim] Eşelemek işi
   • "Anadolu'yu ana yurt saymaya, topraklarımızın tarihini onunla eşelemeye Atatürk ile başlamışız." (Sabahattin Eyuboğlu)

EŞELEK

1. [isim] Elma, armut, ayva vb. meyvelerin yenmeyen iç bölümü