İçinde tu olan 9 harfli 98 kelime var. İçerisinde TU bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında tu olan kelimeler listesine ya da Sonu tu ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
T U Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
TU, UT
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- TUTSAKLIK
-
-
[isim]
Tutsak olma durumu, esirlik, esaret
-
[isim]
Tutsak olma durumu, esirlik, esaret
- TUZSUZLUK
-
-
[isim]
Tuzsuz olma durumu
-
[isim]
Tuzsuz olma durumu
- AVUTULMAK
-
-
[nsz]
Avutma işine konu olmak
-
[nsz]
Avutma işine konu olmak
- HOMURTULU
-
-
[sıfat]
Homurtusu olan
- "Önlerinden Sakarya, bulanık ve homurtulu akar gider." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[sıfat]
Homurtusu olan
- TUZLANMAK
-
-
[nsz]
Tuzlama işi yapılmak
-
[nsz]
Tuzlama işi yapılmak
- OKALİPTUS
- ...
- OKUTTURMA
-
-
[isim]
Okutturmak işi
-
[isim]
Okutturmak işi
- KETUMİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ağzı sıkılık
- "Ketumiyet, onca, erkeklerde bile az görülen bir fazilettir." (Halide Edip Adıvar)
-
[isim]
Ağzı sıkılık
- TUTUKLAMA
-
-
[isim]
Tutuklamak işi, tevkif
- "Muhalefeti ortadan kaldırmaya niyetli olan Damat Ferit Paşa'nın ilk işi bir sürü yeni tutuklamalar oldu." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
Tutuklamak işi, tevkif
- TUTABİLME
- ...
- USTURUPLU
-
-
[sıfat]
Derli toplu, ustalıklı, uygun
- "İşlerini, kimseyi taciz etmeden usturuplu, icap edene yardım ederek, hediyeler takdim ederek görmüşlerdi." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[sıfat]
Derli toplu, ustalıklı, uygun
- UÇUŞTURMA
- ...
- KUTULANIŞ
-
-
[isim]
Kutulanma işi veya biçimi
-
[isim]
Kutulanma işi veya biçimi
- SUSTURMAK
-
-
[-i]
Susmasını sağlamak, susmasına sebep olmak
- "Hafif sesli bütün aletleri susturup davulu sabaha kadar vurdurmak istiyorum." (Falih Rıfkı Atay)
-
Verdiği karşılıkla veya yaptığı bir davranışla birini artık söz söyleyemeyecek bir duruma getirmek, ilzam etmek
- "Bilgili adam, hepsini susturdu."
-
Etkisini, gücünü azaltmak, gidermek, bastırmak
- "İşimizi, gücümüzü bırakmış olmak düşüncesini bir vazife yapmakta olduğumuz fikri susturuyordu." (Memduh Şevket Esendal)
-
[-i]
Susmasını sağlamak, susmasına sebep olmak
- ÇULTUTMAZ
-
-
[sıfat]
Giysi ve mal değeri bilmeyen, derbeder, serseri, avare (kimse)
-
[sıfat]
Giysi ve mal değeri bilmeyen, derbeder, serseri, avare (kimse)
- KUTULANMA
-
-
[isim]
Kutulanmak işi
-
[isim]
Kutulanmak işi
- ARBORETUM
-
Kelime Kökeni : Latince
-
[isim]
Ağaç parkı
-
[isim]
Ağaç parkı
- RUTUBETLİ
-
-
[sıfat]
Rutubeti olan, nemli
- "Geniş, bomboş bir taşlığın serin, rutubetli küf kokusu duyuldu." (Peyami Safa)
-
[sıfat]
Rutubeti olan, nemli
- OTURTULMA
-
-
[isim]
Oturtulmak işi
-
[isim]
Oturtulmak işi
- KOŞTURMAK
-
-
[-i]
Koşma işini yaptırmak
- "Atları hızla koşturdu."
-
[-i]
Çabucak göndermek
- "Lalayı karakola koşturdular." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Çabalamak, uğraşmak
- "İnsanları fırtınalar gibi koşturan büyük enerji kaynağı inanmaktır." (Orhan Seyfi Orhon)
-
[-i]
Koşma işini yaptırmak