İçinde tu olan 8 harfli 136 kelime var. İçerisinde TU bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında tu olan kelimeler listesine ya da Sonu tu ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
T U Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
TU, UT
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KUTULAMA
-
-
[isim]
Kutulamak işi
-
[isim]
Kutulamak işi
- TUZCULUK
-
-
[isim]
Tuzcu olma durumu
-
[isim]
Tuzcu olma durumu
- TUHAFİYE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Çorap, mendil, eldiven gibi giyim ile kurdele, dantel gibi giysi süsüne yarar şeyler
-
[isim]
Çorap, mendil, eldiven gibi giyim ile kurdele, dantel gibi giysi süsüne yarar şeyler
- KUTUPSAL
-
-
[sıfat]
Kutupla ilgili
-
[sıfat]
Kutupla ilgili
- TUTTURMA
-
-
[isim]
Tutturmak işi
-
[isim]
Tutturmak işi
- TUŞLAMAK
-
-
[-i]
Telefonun tuşlarına basmak
-
[-i]
Telefonun tuşlarına basmak
- TUTULMUŞ
-
-
[sıfat]
Engellenmiş
-
Ele geçirilmiş
-
[sıfat]
Engellenmiş
- TURİSTİK
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Turizmle ilgili olan
-
Turistlerin gereksinimlerini karşılama amacı gözeten, turistleri ilgilendirici niteliği olan
- "Turistik otel. Turistik bölge."
-
[sıfat]
Turizmle ilgili olan
- TUNÇLAMA
-
-
[isim]
Tunçlamak işi
-
[isim]
Tunçlamak işi
- TUTULMAK
-
-
[nsz]
Tutma işi yapılmak veya tutma işine konu olmak
- "Bir yazıhane kiralanmış, aylıkla bir otomobil tutulmuştu." (Ercüment Ekrem Talu)
-
Ay ve güneş tutulma olayına uğramak
-
Ünlü olmak, meşhur olmak
-
Tutuk duruma gelmek
-
Bir organı işleyemez olmak
- "Konuşmak için dilim, yazmak için kalemim tutuldu." (Falih Rıfkı Atay)
-
[-e]
Birine tutkun olmak, sevmek
-
[-e]
Bir işe veya birine canı sıkılmak
- "Sen filozof geçinen ukala bir adama benzersin. Bak, ben böyle şeylere fena tutulurum." (Haldun Taner)
-
[-e]
Yakalanmak
- "Hastalığa tutulduğu sıralarda bir sabun fabrikasında çalışıyordu." (Necati Cumalı)
-
[nsz]
Tutma işi yapılmak veya tutma işine konu olmak
- TUTTURAÇ
-
-
[isim]
Bir şeyin bağlanıp tutturulduğu nesne
-
[isim]
Bir şeyin bağlanıp tutturulduğu nesne
- YUTTURMA
-
-
[isim]
Yutturmak (I), (II) işi
-
[isim]
Yutturmak (I), (II) işi
- TAVATTUN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yurt edinme
-
[isim]
Yurt edinme
- SAVRUNTU
-
-
[isim]
Savrulurken dökülen kırıntı
-
[isim]
Savrulurken dökülen kırıntı
- SUSTURUŞ
- ...
- DOĞRULTU
-
-
[isim]
Yön, istikamet
- "Eğitim ve öğretim, Atatürk ilkeleri ve inkılapları doğrultusunda ... devletin gözetim ve denetimi altında yapılır." (Anayasa)
-
Tutulan, izlenen yol
-
Paralel olmayan iki sonsuz doğruyu birbirinden ayırt ettiren durum
- "Düz gittiği veya geldiği düşünülen bir okun uzayda kalan izi, okun doğrultusunu gösterir."
-
Belli bir sonsuz doğrunun belirttiği tek yol, istikamet
-
[isim]
Yön, istikamet
- KOLTUKLU
-
-
[sıfat]
Kol dayayacak yeri olan
- "Koltuklu sandalye."
-
[sıfat]
Kol dayayacak yeri olan
- LÜTUFKAR
- ...
- OTURULMA
-
-
[isim]
Oturulmak işi
-
[isim]
Oturulmak işi
- DESTURUN
-
-
[ünlem]
İğrenç veya ayıp bir söz söylemek zorunda kalındığında "affedersiniz" anlamında kullanılan bir söz
-
[ünlem]
İğrenç veya ayıp bir söz söylemek zorunda kalındığında "affedersiniz" anlamında kullanılan bir söz