İçinde tek olan 7 harfli 27 kelime var. İçerisinde TEK bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında tek olan kelimeler listesine ya da Sonu tek ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E K T Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
KET, TEK
2 Harfli Kelimeler
EK, ET, KE, TE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- TEKSTİL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Dokuma
-
Dokumacılık
-
[isim]
Dokuma
- DÖRTTEK
-
-
[isim]
Kürek yarışlarında sancak ve iskelesinde ikişer tek küreği olan tekne
-
[isim]
Kürek yarışlarında sancak ve iskelesinde ikişer tek küreği olan tekne
- KARTEKS
- ...
- TEKDÜZE
-
-
[sıfat]
Değişmeksizin, düzenli, aynı biçimde tekrarlanan, sürüp giden, tek örnek, muttarit, yeknesak, biteviye, monoton
- "Geçmişe ait kişiler, olaylar bu tekdüze yaşam içinde renkli bir rüya hüviyeti alabilirler." (Haldun Taner)
-
[zarf]
Değişmeyerek, aynı biçimde tekrar edilerek, bitevi, biteviye
-
[sıfat]
Değişmeksizin, düzenli, aynı biçimde tekrarlanan, sürüp giden, tek örnek, muttarit, yeknesak, biteviye, monoton
- TEKELCİ
-
-
[isim]
Tekel kuran ve bu tekeli kabul ettiren kimse, inhisarcı
-
Tekel görevlisi
-
[sıfat]
Bir şeye, bir düşünceye tek başına sahip olma, benimseme, yayma taraflısı olan
- "Politik partilerin tekelci görüşlerinin etkisinden daha kolay sıyrılıyor." (Haldun Taner)
-
[isim]
Tekel kuran ve bu tekeli kabul ettiren kimse, inhisarcı
- TEKABÜL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Karşılık olma, karşılama
-
Karşı olum
-
[isim]
Karşılık olma, karşılama
- MUTEKİT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Bir şeye inanan, itikat eden, inançlı, inanlı, imanlı, mümin, dindar
-
[sıfat]
Bir şeye inanan, itikat eden, inançlı, inanlı, imanlı, mümin, dindar
- ÖTEKİSİ
-
-
[zamir]
Ötede bulunan, diğeri, başkası
- "Beriki sandalye kırık, ötekisini al."
-
[zamir]
Ötede bulunan, diğeri, başkası
- NARTEKS
-
Kelime Kökeni : Yunanca
-
[isim]
Bizans kiliselerinde sahndan sütunlarla veya duvarla ayrılan bölüm
-
[isim]
Bizans kiliselerinde sahndan sütunlarla veya duvarla ayrılan bölüm
- ETEKLİK
-
-
[isim]
Etek
- "O irmik kokulu neftî bluzuyla vanilya kokulu gri etekliğini giyerdi." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Bir şeyin aşağıya doğru uzanan yüzü
- "Davlumbazın etekliği."
-
[sıfat]
Etek yapmaya elverişli (kumaş)
-
[isim]
Etek
- TEKİDEN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Tekit ederek, tekit yoluyla, üsteleyerek, yineleyerek
-
[zarf]
Tekit ederek, tekit yoluyla, üsteleyerek, yineleyerek
- TEKERLİ
-
-
[sıfat]
Tekeri olan, tekerlekli
-
[sıfat]
Tekeri olan, tekerlekli
- PÖSTEKİ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Koyun veya keçi postu
- "Bir siyah koyun pöstekisinin üzerine diz çöktü." (Sait Faik Abasıyanık)
- "Aman, bir karı ki görme... Maymun mu maymun, biçimsiz mi biçimsiz, pis mi pis... Ne yaparsın... Pöstekiyi kurtarmak lazım." (Ömer Seyfettin)
-
[isim]
Koyun veya keçi postu
- LASTEKS
-
Kelime Kökeni : İngilizce
-
[isim]
Kauçuk, ipek, pamuk veya yün karışımı bir tür yapma kumaş
-
[sıfat]
Bu kumaştan yapılmış olan
- "Lasteks mayo."
-
[isim]
Kauçuk, ipek, pamuk veya yün karışımı bir tür yapma kumaş
- NİTEKİM
-
-
[zarf]
Gerçekten, hakikaten
- "Arkanda idi, nitekim köşke kadar arkandan ayrılmadı, daima arkanda bulunacak." (Refik Halit Karay)
-
Sonuç olarak
- "Nitekim, kendisi de bunu anlamış gibi vapurda bütün yolculuğumuz boyunca bir köşeye çekilip oturmuş." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[zarf]
Gerçekten, hakikaten
- ÜÇTEKER
-
-
[isim]
İkisi arkada, biri önde üç tekerleği olan, çocukların düşmeden binmesi için yapılmış araç
-
Triportör
-
[isim]
İkisi arkada, biri önde üç tekerleği olan, çocukların düşmeden binmesi için yapılmış araç
- TEKAMÜL
- ...
- NAVTEKS
- ...
- TEKLEME
-
-
[isim]
Teklemek işi
-
[isim]
Teklemek işi
- TEKASÜL
- ...