İçinde san olan 8 harfli 45 kelime var. İçerisinde SAN bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında san olan kelimeler listesine ya da Sonu san ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A N S Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
NAS, SAN
2 Harfli Kelimeler
AN, AS
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- SANCISIZ
-
-
[sıfat]
Sancısı olmayan
-
Sıkıntısız
-
[sıfat]
Sancısı olmayan
- LİSANSLI
-
-
[sıfat]
Lisansı olan
- "Alman lisanslı elektrik sayacı."
-
[sıfat]
Lisansı olan
- RÖNESANS
- ...
- MUSANNİF
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Sınıflandırma işlemi yapan kimse
-
Kitap yazan, yazar
-
[isim]
Sınıflandırma işlemi yapan kimse
- SANATKAR
- ...
- SANRISAL
-
-
[sıfat]
Sanrıya ilişkin
-
[sıfat]
Sanrıya ilişkin
- SANATEVİ
-
-
[isim]
Sanat eserlerinin üretildiği veya sergilendiği yer
-
[isim]
Sanat eserlerinin üretildiği veya sergilendiği yer
- SANATSAL
-
-
[sıfat]
Sanata ilişkin, sanatla ilgili
-
[sıfat]
Sanata ilişkin, sanatla ilgili
- DOKSANAR
-
-
[sıfat]
Doksan sıfatının üleştirme biçimi, her birine doksan, her defasında doksanı bir arada olan
-
[sıfat]
Doksan sıfatının üleştirme biçimi, her birine doksan, her defasında doksanı bir arada olan
- SANIKLIK
-
-
[isim]
Sanık olma durumu
-
[isim]
Sanık olma durumu
- SANSÜRLÜ
-
-
[sıfat]
Sansür edilmiş
-
[sıfat]
Sansür edilmiş
- DALYASAN
-
-
[isim]
Sarıkların omuz üzerine dökülen ucu
-
[isim]
Sarıkların omuz üzerine dökülen ucu
- EFSANEVİ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Efsanelerde geçen, kendisi için efsaneler düzülen veya efsaneyi andırır nitelikte olan (kimse, hayvan, yer), menkıbevi
- "O günün benim için en büyük nimeti o efsanevi başı yakından görmem olmuştur." (Ahmet Haşim)
-
[sıfat]
Efsanelerde geçen, kendisi için efsaneler düzülen veya efsaneyi andırır nitelikte olan (kimse, hayvan, yer), menkıbevi
- SANILMAK
-
-
[nsz]
Düşünülmek, olabileceğine inanılmak, zannedilmek
- "Sanki yakasından tutup yerine oturtacak ve -tek dursana- diyecek sanılıyordu." (Memduh Şevket Esendal)
-
[nsz]
Düşünülmek, olabileceğine inanılmak, zannedilmek
- USANILMA
-
-
[isim]
Usanılmak durumu
-
[isim]
Usanılmak durumu
- KUTSANMA
- ...
- SANDALYE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Arkalıklı, kol koyacak yerleri olmayan, bir kişilik oturma eşyası
- "Sandalyelerimizden doğrulduk, el sıktık, yer gösterdik." (Refik Halit Karay)
-
Makam, koltuk, mevki
- "Bunların gençliğe karşı aldıkları vaziyeti ben biraz sandalye vehminden doğmuş telakki ediyorum." (Halide Edip Adıvar)
-
[isim]
Arkalıklı, kol koyacak yerleri olmayan, bir kişilik oturma eşyası
- İNSANCIL
-
-
[sıfat]
İnsan seven
-
İnsanla ilgili
- "Böylesi bir yaklaşım arzusunu sarmalayacak insancıl birikimden yoksundum." (Çetin Altan)
-
İnsana değer veren
- "İşte o gün hocamızın yine insancıl bir yanını keşfetmiştik." (Haldun Taner)
-
İnsancılık yanlısı olan, beşeriyetçi, hümanist
-
[sıfat]
İnsan seven
- SANTURCU
-
-
[isim]
Santur çalan kimse, santuri
-
[isim]
Santur çalan kimse, santuri
- SANSÜRCÜ
-
-
[isim]
Sanat eserlerini denetlemekle görevlendirilmiş kimse
-
Sansür yanlısı
- "Sansürcü bir anlayış."
-
[isim]
Sanat eserlerini denetlemekle görevlendirilmiş kimse