İçinde sal olan 10 harfli 55 kelime var. İçerisinde SAL bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında sal olan kelimeler listesine ya da Sonu sal ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A L S Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
SAL
2 Harfli Kelimeler
AL, AS, LA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- SALEPÇİLİK
-
-
[isim]
Salepçinin işi
-
[isim]
Salepçinin işi
- SALINCAKÇI
-
-
[isim]
Eğlence yerlerinde salıncak çalıştıran kimse
- "Salıncakçının oğlu herkese göz kulak oluyordu." (Tarık Dursun K)
-
[isim]
Eğlence yerlerinde salıncak çalıştıran kimse
- VAROLUŞSAL
-
-
[sıfat]
Varoluşa ilişkin, varoluşla ilgili
- "Konuyu saplandığı bu varoluşsal boyuttan çıkararak hafifletmek istedi." (Murathan Mungan)
-
[sıfat]
Varoluşa ilişkin, varoluşla ilgili
- SALLAMAMAK
-
-
önem vermemek
- "Sen yine anahtarını çıkar, salla, eğlendir." (Halide Edip Adıvar)
-
dikkate almamak, aldırmamak, ciddiye almamak
-
önem vermemek
- SARISALKIM
-
-
[isim]
Baklagillerden, salkım durumunda sarı çiçekleri bulunan, bahçelerde süs bitkisi olarak yetiştirilen bir ağaç (Laburnum anagyroides)
-
[isim]
Baklagillerden, salkım durumunda sarı çiçekleri bulunan, bahçelerde süs bitkisi olarak yetiştirilen bir ağaç (Laburnum anagyroides)
- SALGILATMA
- ...
- YARATIMSAL
-
-
[sıfat]
Yaratım ile ilgili
- "Sanatçı görüşlerini, düşüncelerini yaratımsal duyarlıkta eritemediğinden makaleye yönelmiş gibidir." (Selim İleri)
-
[sıfat]
Yaratım ile ilgili
- ALTYAPISAL
-
-
[sıfat]
Altyapı ile ilgili
-
[sıfat]
Altyapı ile ilgili
- USSALLAŞMA
- ...
- KARASALLIK
- ...
- SALDIRISIZ
-
-
[sıfat]
Saldırısı olmayan, saldırı yapmadan
-
[sıfat]
Saldırısı olmayan, saldırı yapmadan
- SALTANATLI
-
-
[sıfat]
Gösterişli, görkemli
- "Saltanatlı bir üslubu vardı; yıldızlar, nişanlar içinde." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
[sıfat]
Gösterişli, görkemli
- POSALANMAK
-
-
[nsz]
Tortu durumuna gelmek, tortulanmak
-
[nsz]
Tortu durumuna gelmek, tortulanmak
- SALLANTILI
- ...
- ANITSALLIK
-
-
[isim]
Anıtsal olma durumu
-
[isim]
Anıtsal olma durumu
- DUYUSALLIK
- ...
- SALIVERMEK
-
-
[-i]
Bırakmak, koyuvermek, serbest bırakmak
- "Nadide Hanım, yemekten sonra torunlarını bahçeye salıvermiş, kendisi büyüklerle beraber sofra başında kalmıştı." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[-i]
Bırakmak, koyuvermek, serbest bırakmak
- SALAKLAŞMA
-
-
[isim]
Salaklaşmak işi
-
[isim]
Salaklaşmak işi
- SALTANATÇI
-
-
[isim]
Saltanat yanlısı olan kimse
-
[isim]
Saltanat yanlısı olan kimse
- YAPISALLIK
-
-
[isim]
Yapısal olma durumu
-
[isim]
Yapısal olma durumu