İçinde olgu olan 27 kelime var. İçerisinde OLGU bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında olgu olan kelimeler listesine ya da Sonu olgu ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler

15 Harfli Kelimeler

DOLGUNLAŞTIRMAK, OLGUNLAŞABİLMEK

14 Harfli Kelimeler

DOLGUNLAŞTIRMA, OLGUNLAŞABİLME, OLGUNLAŞTIRMAK

13 Harfli Kelimeler

OLGUNLAŞTIRMA

12 Harfli Kelimeler

DOLGUNLAŞMAK, SOLGUNLAŞMAK

11 Harfli Kelimeler

DOLGUNLAŞMA, OLGUNLAŞMAK, SOLGUNLAŞMA

10 Harfli Kelimeler

OLGUNLAŞMA, OLGUSALLIK

9 Harfli Kelimeler

DOLGUNLUK, OLGUCULUK, SOLGUNLUK

8 Harfli Kelimeler

DOLGUNCA, OLGUNLUK

7 Harfli Kelimeler

DOLGULU, OLGUNCA, OLGUSAL

6 Harfli Kelimeler

DOLGUN, OLGUCU, SOLGUN



5 Harfli Kelimeler

DOLGU, OLGUN

4 Harfli Kelimeler

OLGU


Kelime bulma makinesi

G L O U Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

4 Harfli Kelimeler

OLGU

3 Harfli Kelimeler

GOL

2 Harfli Kelimeler

GO, OL

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

OLGUNLAŞABİLMEK
...
DOLGUNLAŞTIRMAK
...
DOLGUNLAŞTIRMA
...
OLGUNLAŞABİLME
...
OLGUNLAŞTIRMAK

  1. [-i] Olgun duruma getirmek

OLGUNLAŞTIRMA

  1. [isim] Olgunlaştırmak işi

SOLGUNLAŞMAK

  1. [nsz] Solgun duruma gelmek

DOLGUNLAŞMAK

  1. [nsz] Dolgun duruma gelmek

DOLGUNLAŞMA

  1. [isim] Dolgunlaşmak işi

OLGUNLAŞMAK

  1. [nsz] Meyve olgun duruma gelmek
  2. İnsanın bilgi, görgü ve hoşgörüsü gereği kadar gelişmiş olmak
    • "O zamanlar hepsi de daha gençti, bugün yaşlandılar, elbette daha olgunlaştılar." (Nurullah ataç)

SOLGUNLAŞMA

  1. [isim] Solgunlaşmak işi
    • "Tepedeki parmaklıklı delikten giren ışık, solgunlaşmaya başlamıştı." (Çetin Altan)

OLGUSALLIK

  1. [isim] Olgusal olma durumu

OLGUNLAŞMA

  1. [isim] Olgunlaşmak işi
    • "Çocuğun gelişmesi bir ölçüde olgunlaşma, bir ölçüde öğrenme yoluyla olur."

OLGUCULUK

  1. [isim] Araştırmalarını olgulara, deneylere, gerçeklere dayayan, fizik ötesi açıklamaları kuramsal olarak olanaksız ve yararsız gören Auguste Comte'un açtığı felsefe çığırı, pozitivizm
  2. Bu çığırın gerçekçilik akımını doğuran edebî eserlerde uygulanmış biçimi

DOLGUNLUK

  1. [isim] Dolgun olma durumu

SOLGUNLUK

  1. [isim] Solgun olma durumu

DOLGUNCA

  1. [sıfat] Biraz şişman
  2. Fazlaca, çokça, bol
    • "Sonra daha dolgunca bir maaşla bir tütün şirketine kasadar oldu." (Reşat Nuri Güntekin)

OLGUNLUK

  1. [isim] Meyvelerin olgun, yenilebilir olma durumu
  2. İnsanların bilgi, görgü ve hoşgörü bakımından gereği kadar gelişmiş olma durumu, yetkinlik, kemal
    • "Yüzündeki incelik, olgunluk onu bambaşka seviyede bir erkek gösteriyor." (Halide Edip Adıvar)

OLGUNCA

  1. [sıfat] Olgun gibi, olguna benzer
  2. [zarf] Olgun gibi, olguna benzer bir biçimde

DOLGULU

  1. [sıfat] İçinde dolgu maddesi olan, doldurulmuş

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü