İçinde m olan 6 harfli 1837 kelime var. İçerisinde M harfi bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında m harfi olan kelimeler listesine ya da Sonu m harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- AMETAL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Metal olmayan element
- "Klor, fosfor, oksijen ametaldirler."
-
[isim]
Metal olmayan element
- DİPDAM
-
-
[isim]
Hapishane
- "Meyrem'im Meyrem'im çakır Meyrem'im / Senin için dipdamları boylarım." (Halk türküsü)
-
[isim]
Hapishane
- GÖREME
- ...
- HİMMET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yardım, kayırma
- "Himmetinizle fakir bir ailenin yüzü gülerse tabii siz de sevaba girersiniz." (Refik Halit Karay)
- "Sizler de bir parça himmet edersiniz, boğaz köprüsünün, metroların kurulduğu bugünlerde, bizim dev harita da sıraya girer belki." (Bedri Rahmi Eyuboğlu)
-
Çalışma, emek, gayret
- "Bu iş çok himmet ister."
-
Lütuf, iyilik, iyi davranma
-
[isim]
Yardım, kayırma
- IRAMAK
-
-
[nsz]
Uzaklaşmak, uzamak, ara açılmak
- "Gide gide ben yolumdan ıradım / Iradım da dost köyüne uğradım." (Halk türküsü)
-
[nsz]
Uzaklaşmak, uzamak, ara açılmak
- KATMAN
-
-
[isim]
Birbiri üzerinde bulunan yassıca maddelerin her biri, tabaka
-
Altında veya üstünde olan kayaçlardan gözle veya fiziksel olarak az çok ayrılabilen, kalınlığı 1 cm'den az olmayan tortul kayaç birimi, tabaka
-
Bir toplum içinde makam, şöhret, meslek vb. bakımdan ayrılan topluluklardan her biri, tabaka
-
[isim]
Birbiri üzerinde bulunan yassıca maddelerin her biri, tabaka
- MAĞŞUŞ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Karışık
-
[sıfat]
Karışık
- ÖLÜMLÜ
-
-
[sıfat]
Gelip geçici, kalımsız, fâni
- "Onu hâlâ hiç olmazsa rüyalarında ölümlülerin sevdiği gibi sevebilir." (Halide Edip Adıvar)
-
[isim]
İnsan
-
[sıfat]
Gelip geçici, kalımsız, fâni
- OTOMAT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Canlı bir varlığın yapabileceği bazı işleri yapan mekanik veya elektrikli araç
-
Sıcak su verecek biçimde hazırlanmış, hava gazı ocaklı cihaz
-
Yapılarda, merdivenleri aydınlatacak biçimde düzenlenmiş elektrik düzeneği
-
[isim]
Canlı bir varlığın yapabileceği bazı işleri yapan mekanik veya elektrikli araç
- RIHTIM
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Bir akarsu veya deniz kıyısında doldurularak yapılmış, gemilerin indirme bindirme veya yükleme boşaltma yapabileceği yer
- "Gençlik neşesi, bahar güneşi aydınlığı ve şarkı sesleri içinde küçük rıhtımlara yanaşıyoruz." (Falih Rıfkı Atay)
-
[isim]
Bir akarsu veya deniz kıyısında doldurularak yapılmış, gemilerin indirme bindirme veya yükleme boşaltma yapabileceği yer
- ŞAMDAN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Üzerine kandil, mum veya herhangi bir ışık konulan yüksek tabla, mumluk, çırakma
- "Masa üstünde duran şamdandan yanar bir mum alıp pencereye doğru yanaştı." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Üzerine kandil, mum veya herhangi bir ışık konulan yüksek tabla, mumluk, çırakma
- TASMİM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Tasımlama
-
[isim]
Tasımlama
- AZIŞMA
-
-
[isim]
Azışmak işi
-
[isim]
Azışmak işi
- KEPMEK
-
-
[nsz]
Çökmek, yıkılmak
-
[nsz]
Çökmek, yıkılmak
- KIZMAK
-
-
[nsz]
Isıtılan veya ısınan bir nesnenin sıcaklığı çok artmak
- "Taşlar güneşten kızmıştı."
- "Tatmin olmamış bir sanatçı öfkesiyle eski arkadaşlarına kızıp duruyordu." (Çetin Altan)
-
At, eşek vb. hayvanlar çiftleşmek istemek, kösnümek
-
Dişi kuşlar zamanı gelip kuluçkaya yatma isteği göstermek
-
Öfkelenmek, sinirlenmek
- "Tamamıyla bir Fransız olduğumu anlayınız da şapka giydiğime kızmayınız, olur mu?" (Ömer Seyfettin)
-
[nsz]
Isıtılan veya ısınan bir nesnenin sıcaklığı çok artmak
- MAAŞLI
-
-
[sıfat]
Aylıklı
- "Biri bir koca görür rüyasında / Yüz lira maaşlı kibar bir adam." (Orhan Veli Kanık)
-
[sıfat]
Aylıklı
- MANTİN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Canfese benzeyen bir tür ipekli kumaş
-
[isim]
Canfese benzeyen bir tür ipekli kumaş
- MANTİS
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bir sayının logaritmasının ondalık bölümü
-
[isim]
Bir sayının logaritmasının ondalık bölümü
- NİMBUS
-
Kelime Kökeni : Latince
-
[isim]
Kara bulut
-
[isim]
Kara bulut
- OVULMA
-
-
[isim]
Ovulmak işi
-
[isim]
Ovulmak işi