İçinde he olan 7 harfli 51 kelime var. İçerisinde HE bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında he olan kelimeler listesine ya da Sonu he ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

E H Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

EH, HE

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

HELALLİ

  1. Nikâhlı (eş)
    • "Merasim böyle bitince nikâhlım, başındaki örtüyü utanarak usulca kaldırdı zira artık helallimdi." (Refik Halit Karay)

HEMOFİL

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. Kanaması dinmeyen, hemofili hastalığına tutulan (kimse)

ŞİFAHEN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [zarf] Ağızdan, sözle söyleyerek
    • "Şifahen bildirmek."

BELAHET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Alıklık
    • "Faziletle belahat aynı şey sayılıyor." (Peyami Safa)

HELİKON

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Çalgı ağızlığı ve pistonu olan, boyundan geçirilerek tutulan, çember biçimli, üflemeli bakır çalgı

HEYELAN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Toprak kayması
    • "Bizi belimize kadar gömen heyelanın altından başlarımızı güç doğrultmuştuk." (Falih Rıfkı Atay)

ŞAHESER

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Kendi türünde mükemmel olan, üstün ve kalıcı nitelikte eser, başyapıt, başeser
    • "Herkes, mektep müdürü dâhil, bu resmin bir şaheser olduğuna kaniydi." (Sait Faik Abasıyanık)
    • "Şu millî savaş içinde köy kadını başlı başına bir tarih, bir şaheser yaratıyor." (Aka Gündüz)
  2. [sıfat] Değeri üstün olan, üstün nitelikli

HELEZON

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kıvrımlı, yılankavi biçim, helis
    • "Bir toz kasırgası yerden yelpaze biçimi havalandı, iç içe bir sürü helezonlar çizerek yükseldi." (Bedri Rahmi Eyuboğlu)

HELMELİ

  1. [sıfat] Helme durumunda olan (yemek)

HEZİMET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yenilgi

KOHENİT

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Gök taşlarında bulunan demir, nikel ve kobalt karbür

HELVACI

  1. [isim] Helva yapan veya satan kimse

NEKAHET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Hastalık sonrası, sağlıklı duruma geçme dönemi
    • "His var mı bu âlemde nekahet gibi tatlı." (Yahya Kemal Beyatlı)

ŞÜPHECİ

  1. [sıfat] Kuşkucu
    • "O devrin son derece şüpheci atmosferi içinde hayatından korkarak kaçmıştı." (Burhan Felek)

BEDAHET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Besbelli, apaçık olma durumu
  2. Bir konuda hazırlıksız konuşabilme yeteneği

HELECAN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kalp çarpıntısı, çırpıntı
    • "Kalbim yalnız bu iki duygunun helecanıyla çarpıyordu." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

HESAPÇI

  1. [sıfat] Hesabını iyi bilen, tutumlu
  2. Çıkarını kollayan, davranışlarını buna göre düzenleyen (kimse)
    • "İşi tıkırında insanlar her zaman uyumlu, aynı zamanda da hesapçı kişilerdir." (Selim İleri)

HEZAREN

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Saray çiçeği (Delphinium)

HEZEYAN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Saçmalama
    • "Hiddetlenince hezeyana başladı."
    • "A, uzun ettin ama; iki satır yazı istedik, bir çuval hezeyan ettin." (Memduh Şevket Esendal)
  2. Sayıklama
    • "Ne ise zavallı kız canını kurtarmış fakat aylarca hezeyan içinde yaşamıştı." (Halide Edip Adıvar)
  3. Sabuklanma

MUAHEZE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kınama, paylama, ayıplama
  2. Eleştiri

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü