İçinde em olan 6 harfli 181 kelime var. İçerisinde EM bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında em olan kelimeler listesine ya da Sonu em ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E M Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
EM, ME
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- EKLEME
-
-
[isim]
Eklemek işi
-
[sıfat]
Eklenmiş
-
[isim]
Eklemek işi
- MERHEM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Deriye sürülerek kullanılan, içinde birçok etkili madde bulunan, yumuşak ve koyu kıvamda, yağlı veya yağsız ilaç
- "O eller seni kurtarmak içindi, o eller yarana merhem sürmek içindi." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Çare
- "Her merhemi her yareye merhem mi sanırsın?" (Ziya Paşa)
-
[isim]
Deriye sürülerek kullanılan, içinde birçok etkili madde bulunan, yumuşak ve koyu kıvamda, yağlı veya yağsız ilaç
- TEMYİZ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ayırt etme
-
Mahkemelerce verilen kararın kanun ve usul yönünden incelenmesini sağlayan yasal yol
- "Dama tıkıldım ama temyizde beraat ettim." (Aka Gündüz)
-
[isim]
Ayırt etme
- ÇEMÇÜK
- ...
- KAKNEM
-
-
[sıfat]
Çirkin, huysuz
- "Kız ne kadar kaknem veya malın gözü olursa olsun ..." (Tarık Buğra)
-
Kuru, sıska
-
[sıfat]
Çirkin, huysuz
- TANDEM
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
İki kişilik bisiklet
-
İki kişilik yamaç paraşütüyle yapılan uçuş
-
Futbolda savunmanın gerisinde görev yapan oyuncunun arkasındaki tek kişi
-
Kürek sporunda ikişer kürek kullanılarak yapılan tekne yarışı kategorisi
-
[isim]
İki kişilik bisiklet
- YEMLİK
-
-
[isim]
Hayvanlara yem verilen yer veya kap
- "Bir avuç arpa fazla atar yemliğine, bir kamçı eksik vurur." (Abbas Sayar )
-
[sıfat]
Yem için ayrılan
- "Yemlik ot."
-
Rüşvet, arpalık
-
Karşılıksız geçim sağlanan yer veya kimse
-
Kumarda kandırılıp parası alınan kimse
-
[isim]
Hayvanlara yem verilen yer veya kap
- ZEMZEM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kâbe yakınında bulunan bir kuyu
-
Bu kuyunun Müslümanlarca kutsal sayılan suyu, zemzem suyu
- "Yavrum, hakkını helal et, ağzıma zemzem getir!" (Sermet Muhtar Alus)
-
[isim]
Kâbe yakınında bulunan bir kuyu
- İKİLEM
-
-
[isim]
İki önermesi bulunan ve her iki önermenin vargısı olan tasım, kıyasımukassem, dilemma
-
İnsanı istenmeyen seçeneklerden birini, çoğunlukla iki seçenekten birini izlemeye zorlayan tartışma, sorun veya usa vurma durumu
-
[isim]
İki önermesi bulunan ve her iki önermenin vargısı olan tasım, kıyasımukassem, dilemma
- KEKEME
-
-
[sıfat]
Damak sesleriyle başlayan kelimeleri ve heceleri tekrarlayarak birdenbire söyleyen ve keserek konuşan, keke, kekeç
- "Arabacı yirmi beş yaşlarında delişmen, dili biraz kekeme bir oğlan." (Memduh Şevket Esendal)
-
[sıfat]
Damak sesleriyle başlayan kelimeleri ve heceleri tekrarlayarak birdenbire söyleyen ve keserek konuşan, keke, kekeç
- SÖYLEM
-
-
[isim]
Söyleyiş, söyleniş, sesletim, telaffuz
-
Kalıplaşmış, klişeleşmiş söz, ifade
-
Bir veya birçok cümleden oluşan, başı ve sonu olan bildiri, tez
-
[isim]
Söyleyiş, söyleniş, sesletim, telaffuz
- MEMNUN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Herhangi bir olaydan veya durumdan ötürü sevinç duyan, kıvançlı, mutlu
- "Halk, oyunun bittiğini anlayarak memnun, sessizce tiyatroyu boşalttılar." (Memduh Şevket Esendal)
- "Eski arkadaşı kaybetmemek hepsini memnun ediyor." (Reşat Nuri Güntekin)
- "Hâlinden memnun olduğu yüzünden anlaşılıyor." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[sıfat]
Herhangi bir olaydan veya durumdan ötürü sevinç duyan, kıvançlı, mutlu
- ADEMCİ
- ...
- BADEMA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Bundan sonra, bundan böyle
- "Ve badema kâra ortak olmadığımızı, bütün paranın bana ait olduğunu söyledi." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[zarf]
Bundan sonra, bundan böyle
- EŞLEME
-
-
[isim]
Eşlemek işi, bağlaşım
-
Görüntü ve ses kuşakları arasındaki bağ, senkronizasyon
-
[isim]
Eşlemek işi, bağlaşım
- ESNEME
-
-
[isim]
Esnemek işi
- "Mahmur, esnemelerle dolu bir sesle, tanıdık adları sıraladı." (Atilla İlhan)
-
[isim]
Esnemek işi
- ÖNEMLİ
-
-
[sıfat]
Önemi olan, mühim, ehemmiyetli
- "Benim için ne kadar önemli olduğunu tahmin edebilirsiniz." (Tarık Buğra)
-
[sıfat]
Önemi olan, mühim, ehemmiyetli
- TEMKİN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir işin sonunu düşünerek ölçülü, tedbirli davranma
- "Bütün temkin ve vakarını kaybedip konuşanlara sokuldu." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
Bir işin sonunu düşünerek ölçülü, tedbirli davranma
- ÖKSEME
-
-
[isim]
Öksemek durumu
-
[isim]
Öksemek durumu
- YÜKLEM
-
-
[isim]
Cümlede oluş, iş ve hareket bildiren kelime veya kelime grubu, haber, mahmul
- ""Çocuk çalışkandır" ve "Çocuk çok çalışır" örneklerinde "çalışkandır" ve "çalışır" birer yüklemdir."
-
Bir konu için olumlanan veya inkâr edilen şey, mahmul
-
[isim]
Cümlede oluş, iş ve hareket bildiren kelime veya kelime grubu, haber, mahmul