İçinde el olan 5 harfli 200 kelime var. İçerisinde EL bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında el olan kelimeler listesine ya da Sonu el ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E L Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
EL, LE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- HELVA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Şeker, yağ, un veya irmikle yapılan tatlı
-
[isim]
Şeker, yağ, un veya irmikle yapılan tatlı
- SELİM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Doğru, dürüst, kusursuz
-
Sonu iyi, tehlikesiz, kötücül olmayan, iyicil (ur veya hastalık)
-
[sıfat]
Doğru, dürüst, kusursuz
- DÜVEL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Devletler
-
[isim]
Devletler
- EBELİ
-
-
[sıfat]
Ebesi olan
-
[sıfat]
Ebesi olan
- ELYAF
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Genellikle iplik durumuna getirilebilir lifli madde
-
[sıfat]
Bu maddeden yapılmış
-
[isim]
Genellikle iplik durumuna getirilebilir lifli madde
- GELİN
-
-
[isim]
Evlenmek için hazırlanmış, süslenmiş kız veya yeni evlenmiş kadın
- "Bin türlü dedikodu içinde ben oraya gelin gittim." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
- "Bu küçük armağanın anlamı, günü gelince kendisi gibi telli duvaklı gelin olması için uğur getirmesi dileğiydi gelinin." (Necati Cumalı)
-
Aileye evlenme yoluyla girmiş olan kadın
-
[isim]
Evlenmek için hazırlanmış, süslenmiş kız veya yeni evlenmiş kadın
- YEREL
-
-
[sıfat]
Yöresel
-
Gözlem yerine veya gözlemcinin bulunduğu yere göre tanımlanan
-
Sınırlı bir yerle ilgili olan, lokal
-
[sıfat]
Yöresel
- DELHİ
- ...
- EVSEL
-
-
[sıfat]
Evle ilgili
- "Evsel atıklar."
-
[sıfat]
Evle ilgili
- CEBEL
-
-
[isim]
Sahipsiz, boş toprak
-
Ekilmemiş tarla, ekime elverişli olmayan yer
-
[isim]
Sahipsiz, boş toprak
- ELCİK
-
-
[isim]
Bisiklet ve motosiklette dümenin elle tutulan kısımlarına geçirilen ve yumuşak, sentetik maddeden yapılan kaplama
-
[isim]
Bisiklet ve motosiklette dümenin elle tutulan kısımlarına geçirilen ve yumuşak, sentetik maddeden yapılan kaplama
- TELAŞ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Herhangi bir sebeple acelecilik
- "Atatürk'ün gelişini göremedik ama koridordaki telaştan meseleyi anladık." (Haldun Taner)
- "Mabeyni büyük bir telaş alıyor." (Abdülhak Şinasi Hisar)
- "Nazım Paşa böyle bir içtimadan ne kadar telaş etse haklı idi." (Ahmet Rasim)
- "Polisle ben konuşurum, siz telaş göstermeyin." (Halide Edip Adıvar)
-
Kaygı, tasa, sıkıntı, endişe
- "Ben geçerken onun telaşı, sizi dürtmesi gözümden kaçmadı." (Halide Edip Adıvar)
-
Şaşkınlıktan doğan karışıklık, kargaşa
- "O günü vapurda bulunup da hanımların telaşını görseydiniz." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Herhangi bir sebeple acelecilik
- HELKE
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Bakraç, kova, herke
-
[isim]
Bakraç, kova, herke
- TÖZEL
-
-
[sıfat]
Tözle ilgili
-
[sıfat]
Tözle ilgili
- BELİK
-
-
[isim]
Saç örgüsü
-
[isim]
Saç örgüsü
- ÇELLO
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Viyolonsel
-
[isim]
Viyolonsel
- BELCE
-
-
[isim]
İki kaş arası
-
[isim]
İki kaş arası
- NİPEL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
İki bağlantı parçasını birbirine yakın olarak eklemekte kullanılan özel parça
-
[isim]
İki bağlantı parçasını birbirine yakın olarak eklemekte kullanılan özel parça
- TELEF
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yok etme, öldürme
-
Boş yere harcama, yıpratma
-
[isim]
Yok etme, öldürme
- CEDEL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Tartışma, çekişme, münakaşa etme
-
[isim]
Tartışma, çekişme, münakaşa etme