İçinde ben olan 9 harfli 20 kelime var. İçerisinde BEN bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ben olan kelimeler listesine ya da Sonu ben ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
B E N Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
BEN
2 Harfli Kelimeler
BE, EN, NE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- BENİÇİNCİ
-
-
[isim]
Kişinin benliğini merkez sayma görüşü, benmerkezci
-
[isim]
Kişinin benliğini merkez sayma görüşü, benmerkezci
- BENEKLEME
- ...
- BENLENMEK
-
-
[nsz]
Ben (I) oluşmak
- "Çok mu çirkin yüzüm benlenince?" (Behçet Necatigil)
-
[nsz]
Ben (I) oluşmak
- ŞEHBENDER
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Konsolos
-
[isim]
Konsolos
- BENİLDEME
-
-
[isim]
Benildemek işi
-
[isim]
Benildemek işi
- BENZERLİK
-
-
[isim]
Benzer olma durumu
- "Türk işleri ile Roma ve Bizans işleri arasında benzerlik bulunamaz." (Falih Rıfkı Atay)
-
İki üçgende köşelerinin eşlenmesine göre karşılıklı açıların eş ve karşılıklı kenarların orantısından doğan durum
-
[isim]
Benzer olma durumu
- BENZEŞMEK
-
-
[nsz]
Birbirine benzemek, müşabih olmak
-
[nsz]
Birbirine benzemek, müşabih olmak
- BENİMSEME
-
-
[isim]
Benimsemek işi, sahip çıkma, tesahup
-
[isim]
Benimsemek işi, sahip çıkma, tesahup
- BENZERSİZ
-
-
[sıfat]
Benzeri olmayan, eşsiz
- "Zübeyde Hanım da her ana gibi oğlunu eşsiz, benzersiz bir insan görmektedir." (Haldun Taner)
-
[sıfat]
Benzeri olmayan, eşsiz
- BENİBEŞER
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İnsan
- "Benibeşer arasında, ister şiire, ister başka bir şeye rehberlik etmek ancak o şeyin cinsinden olmaya mütevakkıftır." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
[isim]
İnsan
- BENDEZADE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Alçak gönüllülük göstererek "benim çocuğum" anlamında kullanılan bir söz
- "İki bendezadeniz vardı, ömürlerini efendimize bağışladılar." (Memduh Şevket Esendal)
-
[isim]
Alçak gönüllülük göstererek "benim çocuğum" anlamında kullanılan bir söz
- TÜLBENTÇİ
-
-
[isim]
Tülbent satan kimse
-
[isim]
Tülbent satan kimse
- ALBENİSİZ
-
-
[sıfat]
Alımsız
-
[sıfat]
Alımsız
- BENZİNLİK
-
-
[isim]
Benzin istasyonu
-
[isim]
Benzin istasyonu
- BENZETMEK
-
-
[-i]
Benzer duruma getirmek
- "İki şeyi birbirine benzetmek."
-
Bir şeyde başka şeye benzeyen yönler bulmak
- "Onu ceylana benzetiyorum." (Refik Halit Karay)
-
[-i]
Kötü bir duruma getirmek, bozmak
- "Çocuk, oyuncağını benzetti."
-
[-i]
Dövmek
- "Ali'yi kavgada iyice benzetmişler."
-
[-i]
Benzer duruma getirmek
- BENDEHANE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Bendenin, kölenin evi
- "Dün, bendehanede bulunan talaşlar tutuşuverdi." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
[isim]
Bendenin, kölenin evi
- BENCİLLİK
-
-
[isim]
Bencil olma durumu, hodbinlik, egoistlik, egoizm, enaniyet
- "İlerleyen bencillikleri, yeni hileleri ... en önce o hissetti." (Hamdullah Suphi Tanrıöver)
-
[isim]
Bencil olma durumu, hodbinlik, egoistlik, egoizm, enaniyet
- DERBENTÇİ
- ...
- BENZEŞLİK
-
-
[isim]
Benzeş olma durumu, müşabehet
-
[isim]
Benzeş olma durumu, müşabehet
- HEBENNEKA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Zeki ve becerikli olmadığı hâlde kendini öyle sanan kimse
-
[isim]
Zeki ve becerikli olmadığı hâlde kendini öyle sanan kimse