İçinde ben olan 8 harfli 31 kelime var. İçerisinde BEN bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ben olan kelimeler listesine ya da Sonu ben ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
B E N Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
BEN
2 Harfli Kelimeler
BE, EN, NE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- BENEKSİZ
- ...
- BENLİKÇİ
-
-
Her konuda hep kendini ileri süren, hep kendinden söz eden kimse
-
Benlikçilik yanlısı olan kimse
-
Her konuda hep kendini ileri süren, hep kendinden söz eden kimse
- BENCİLCE
-
-
[zarf]
Bencile yakışır biçimde
-
[zarf]
Bencile yakışır biçimde
- BENZEMEK
-
-
[-e]
İki kişi veya nesne arasında birbirini andıracak kadar ortak nitelikler bulunmak, andırmak
- "Ona göre işlemeyen, kurulmuş, bozulmuş bir saat hastalanmış bir insana benzerdi." (Ahmet Hamdi Tanpınar)
-
Sanısını uyandırmak, gibi görünmek
- "Bu zavallı çokça içmişe benziyor, gözleri buğulanmış, biraz da kaymış." (Memduh Şevket Esendal)
-
[-e]
İki kişi veya nesne arasında birbirini andıracak kadar ortak nitelikler bulunmak, andırmak
- BENZEŞİM
-
-
[isim]
Bazı ortak yönleri olan iki şey arasındaki benzeşme
-
İki şeklin kenarlarının uzunlukları arasındaki oran değişmemekle birlikte, karşılıklı açılarının eşit bulunması durumu, benzer
-
[isim]
Bazı ortak yönleri olan iki şey arasındaki benzeşme
- BENZİNLİ
-
-
[sıfat]
Benzinle çalışan (motor, makine vb.)
-
[sıfat]
Benzinle çalışan (motor, makine vb.)
- TAKRİBEN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Aşağı yukarı, yaklaşık olarak
- "Bendeniz istasyondan burasını ölçmedim ya! Takriben söyledim." (Memduh Şevket Esendal)
-
[zarf]
Aşağı yukarı, yaklaşık olarak
- KÖŞEBENT
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Bir yere fotoğraf yapıştırmaya yarayan, üçgen biçiminde arkası zamklı küçük kâğıt
-
Birleşen iki kereste vb.ni tutturmaya yarayan, dik açı biçiminde bükülmüş demir, L demiri
-
[isim]
Bir yere fotoğraf yapıştırmaya yarayan, üçgen biçiminde arkası zamklı küçük kâğıt
- ALBENİLİ
-
-
[sıfat]
Alımlı
-
[sıfat]
Alımlı
- KALEBENT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kale dışına çıkmamaya hüküm giyen suçlu
- "Jön Türklerle alakası var diye, insanı dünyanın öbür ucuna kalebent ediverirler." (Sermet Muhtar Alus)
-
[isim]
Kale dışına çıkmamaya hüküm giyen suçlu
- BENZETİŞ
-
-
[isim]
Bir şeyi başka bir şeye benzetme işi veya biçimi
- "Hoşa gidecek benzetişler buluyorlar, gülümsüyorsunuz." (Nurullah ataç)
-
[isim]
Bir şeyi başka bir şeye benzetme işi veya biçimi
- BENGİLİK
-
-
[isim]
Zamanla ilgisi, başlangıcı ve sonu olmayan varlık
-
Ölmezlik, ebedîlik
-
Sonsuz ve ölçülmez zaman
-
[isim]
Zamanla ilgisi, başlangıcı ve sonu olmayan varlık
- BENZETİM
-
-
[isim]
Taklit etme, benzerini yapma, simülasyon
-
[isim]
Taklit etme, benzerini yapma, simülasyon
- BENDENİZ
-
-
alçak gönüllülük göstererek ben yerine ve "köleniz'" anlamında kullanılan bir söz
- "Aynı zamanda, bu has ve vefakâr bendesine mim koymuştu." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
- "Lütuf buyurup vapura kadar geldiğinizden dolayı bendenizi minnettar ettiniz, efendim." (Refik Halit Karay)
- "Bendeniz cennet kuşu Tahir."
-
alçak gönüllülük göstererek ben yerine ve "köleniz'" anlamında kullanılan bir söz
- BENZEŞEN
-
-
[isim]
Ünlü veya ünsüz benzeşmelerinde, etki altında kalan ünlü veya ünsüz: Sütçü (süt-çü), ekmekten (ekmek-ten), odalardan (oda-lar-dan) kelimelerinde bulunan -çü, -ten, -dan eklerindeki ünsüz veya ünlüler gibi
-
[isim]
Ünlü veya ünsüz benzeşmelerinde, etki altında kalan ünlü veya ünsüz: Sütçü (süt-çü), ekmekten (ekmek-ten), odalardan (oda-lar-dan) kelimelerinde bulunan -çü, -ten, -dan eklerindeki ünsüz veya ünlüler gibi
- BENBENCİ
-
-
[sıfat]
Kendini çok öven, hep kendinden söz eden, kibirli, gururlu
- "Hiç benbenci olamadım şu dünyada. Olmalıyım. Hiç kusura bakmadım. Bakmalıyım." (Nezihe Meriç)
-
[sıfat]
Kendini çok öven, hep kendinden söz eden, kibirli, gururlu
- TEKBENCİ
-
-
[isim]
Tekbencilik yanlısı olan kimse
-
[isim]
Tekbencilik yanlısı olan kimse
- BENİADEM
- ...
- BENZEŞME
-
-
[isim]
Benzeşmek işi
-
Kelime içinde, yan yana düşen iki sesten birinci sesin ikincisinin etkisiyle değişmesi, dönüşme, asimilasyon: yurt-daş > yurttaş, çarşanba > çarşamba, o + bir > öbür gibi
-
[isim]
Benzeşmek işi
- BENZİNCİ
-
-
[isim]
Akaryakıt satılan yer veya akaryakıt satan kimse
-
[isim]
Akaryakıt satılan yer veya akaryakıt satan kimse