İçinde bed olan 8 harfli 21 kelime var. İçerisinde BED bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında bed olan kelimeler listesine ya da Sonu bed ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
B D E Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
BED
2 Harfli Kelimeler
BE, DE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- EBEDİYEN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Sonsuz olarak, sonsuzluğa kadar
- "Ebediyen sustuğuna ihtimal veremedim." (Peyami Safa)
-
Hiçbir zaman
- "Ebediyen gelmeyecek birisi, değil mi?" (Kemal Tahir)
-
[zarf]
Sonsuz olarak, sonsuzluğa kadar
- DERBEDER
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Yaşayışı ve davranışı düzensiz (kimse)
- "Benim gibi derbeder bir biçareye tokat atmaktan kolay ne olur?" (Reşat Nuri Güntekin)
-
[sıfat]
Yaşayışı ve davranışı düzensiz (kimse)
- BEDİİYAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Estetik bilimi, güzel sanatlar
-
[isim]
Estetik bilimi, güzel sanatlar
- KAYBEDİŞ
- ...
- CEZBEDİŞ
- ...
- BEDDUALI
- ...
- BEDESTEN
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Kumaş, mücevher vb. değerli eşyaların alınıp satıldığı kapalı tarihî çarşı
-
[isim]
Kumaş, mücevher vb. değerli eşyaların alınıp satıldığı kapalı tarihî çarşı
- TEBEDDÜL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir durumdan başka bir duruma geçme, değişme
- "Onu deli ve meraklı bilen komşular, bu tebeddüle şaşıyorlardı." (Ömer Seyfettin)
-
[isim]
Bir durumdan başka bir duruma geçme, değişme
- DEMBEDEM
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[zarf]
Zaman zaman
-
[zarf]
Zaman zaman
- TÜRBEDAR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Türbede hizmet gören, türbeyi bekleyen kimse, türbe bekçisi
- "Uzanırken, gece mehtabı getirsem yanına / Türbedarın gibi ta fecre kadar bekletsem." (Mehmet Akif Ersoy)
-
[isim]
Türbede hizmet gören, türbeyi bekleyen kimse, türbe bekçisi
- BEDENSEL
-
-
[sıfat]
Bedenle ilgili, bedenî
-
[sıfat]
Bedenle ilgili, bedenî
- BEDENSİZ
- ...
- BEDAVACI
-
-
[isim]
Her şeyi bedavadan sağlamaya çalışan kimse, beleşçi, lüpçü
-
[isim]
Her şeyi bedavadan sağlamaya çalışan kimse, beleşçi, lüpçü
- GÜMBEDEK
-
-
[zarf]
Gümbürdeyerek
-
Beklenmedik bir zamanda, birdenbire
-
[zarf]
Gümbürdeyerek
- HAYBEDEN
-
-
[zarf]
Zahmet çekmeden, bedavadan
-
[zarf]
Zahmet çekmeden, bedavadan
- EBEDİLİK
- ...
- BEDİİLİK
- ...
- BEDAVAYA
-
-
[zarf]
Bedavadan
-
[zarf]
Bedavadan
- ARBEDECİ
-
-
[isim]
Gürültülü kavga yapan, patırtı çıkaran kimse
-
[isim]
Gürültülü kavga yapan, patırtı çıkaran kimse
- EBEDİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Sonsuzluk
- "Bu iyiliğini ebediyete kadar unutmayacaktı." (Cahit Uçuk)
-
[isim]
Sonsuzluk