İçinde ağı olan 8 harfli 48 kelime var. İçerisinde AĞI bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ağı olan kelimeler listesine ya da Sonu ağı ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A I Ğ Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
AĞI
2 Harfli Kelimeler
AĞ
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- YAPAĞILI
- ...
- AÇIKAĞIZ
-
-
[isim]
Turpgillerden bir bitki (Hesperis acris)
-
[isim]
Turpgillerden bir bitki (Hesperis acris)
- SAĞIMLIK
-
-
[sıfat]
Sağılmak için beslenen (hayvan)
-
[sıfat]
Sağılmak için beslenen (hayvan)
- TOPRAĞIM
- ...
- DAĞILMAK
-
-
[nsz]
Toplu durumdayken ayrılıp birbirinden uzaklaşmak
- "Yolcular artık yavaş yavaş dağılıyorlardı." (Haldun Taner)
-
Değer ve birimler belli etkenlerle, oranlı olarak bölünmek
-
Parçalanarak yayılmak, ufalanmak
- "Kentin eski merkezindeki evler kendiliğinden yıkılıyor, bahçe duvarları dökülüp dağılıyordu." (Ayla Kutlu)
-
Karışık duruma gelmek, düzeni bozulmak
- "Oda dağıldı."
- "Siyah saçları hare hare suyun yüzüne dağıldı." (Cahit Uçuk)
-
Birliği, beraberliği bozulmak
- "Golü yiyince takım dağıldı. Babanın ölümünden sonra aile dağıldı."
-
Bir topluluğun, kuruluşun varlığı son bulmak, fesholunmak, münfesih olmak
-
Yavaş yavaş kaybolmak, yok olmak
- "Ona ne zaman rastlasanız içiniz açılır, efkârınız dağılır." (Haldun Taner)
-
[nsz]
Toplu durumdayken ayrılıp birbirinden uzaklaşmak
- BAĞIRTMA
-
-
[isim]
Bağırtmak işi
-
[isim]
Bağırtmak işi
- AŞAĞILIK
-
-
[isim]
Aşağı olma durumu, adilik
-
[sıfat]
Niteliği düşük, adi
- "Bazen en aşağılık bir romanı tabii olarak okur." (Halide Edip Adıvar)
-
[isim]
Aşağı olma durumu, adilik
- CANCAĞIZ
-
-
[isim]
"Kendiliğinden isterse, içinden gelirse" anlamındaki cancağzı isterse deyiminde geçen bir söz
- "Tayfur Bey görünmezse görünmesin, cancağzı isterse görünsün!" (Sermet Muhtar Alus)
-
[isim]
"Kendiliğinden isterse, içinden gelirse" anlamındaki cancağzı isterse deyiminde geçen bir söz
- BAĞIMSIZ
-
-
[sıfat]
Davranışlarını, tutumunu, girişimlerini herhangi bir gücün etkisinde kalmadan düzenleyebilen, özgür, hür
- "Konsolosların her biri bağımsız bir vali gibi davranırdı." (Necati Cumalı)
-
Müstakil
-
[isim]
Herhangi bir kuruluşa, partiye bağlı olmayan kimse
- "... Meclis dışındaki bağımsızlardan olmak üzere, siyasi parti gruplarından, oranlarına göre, üye alınır." (Anayasa)
-
[isim]
Bağımsız milletvekili
-
[sıfat]
Davranışlarını, tutumunu, girişimlerini herhangi bir gücün etkisinde kalmadan düzenleyebilen, özgür, hür
- AĞILAŞMA
-
-
[isim]
Ağılaşmak durumu
-
[isim]
Ağılaşmak durumu
- ÇAĞIRMAK
-
-
[-i]
Birinin gelmesini kendisine yüksek sesle söylemek, seslenmek
- "Beyaz gömlekli zurnacısını çağırarak sandalyeye çıkardı." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[-i]
Herhangi birinin bir yere gelmesini istemek, davet etmek
- "O akşam Orhan'ı yemeğe çağırdı." (Tarık Buğra)
-
[nsz]
Binmek için bir araç istemek
- "Bir taksi çağırdım." (Cahit Uçuk)
-
[nsz]
Yüksek sesle şarkı, türkü söylemek
- "Türküler çağırarak tahta siliyor." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
[-i]
Birinin gelmesini kendisine yüksek sesle söylemek, seslenmek
- SACAYAĞI
-
-
[isim]
Üzerine tencere, tava vb. koymaya yarayan, ateş üzerine oturtulan, üç ayaklı çember veya üçgen biçiminde demir destek
-
Her zaman dayanışma içinde olan kimseler
-
[isim]
Üzerine tencere, tava vb. koymaya yarayan, ateş üzerine oturtulan, üç ayaklı çember veya üçgen biçiminde demir destek
- BAĞIRGAN
-
-
[sıfat]
Bağırıp çağıran, tepkisini hemen ve sert bir biçimde dışa vuran
- "Şiirlerindeki mistik hava ile yaşamındaki bu bağırgan, çocuksu yaklaşım, çoğu kimseyi yadırgatırdı." (Haldun Taner)
-
[sıfat]
Bağırıp çağıran, tepkisini hemen ve sert bir biçimde dışa vuran
- KILAĞILI
-
-
[sıfat]
Kılağılanmış, keskin duruma getirilmiş olan, zağlı
-
[sıfat]
Kılağılanmış, keskin duruma getirilmiş olan, zağlı
- TEREYAĞI
-
-
[isim]
Sütten çıkarılan yemeklik yağ, sağyağ, sadeyağ
- "Tereyağından kıl çeker gibi bu belalı işten sıyrıldı."
-
[isim]
Sütten çıkarılan yemeklik yağ, sağyağ, sadeyağ
- DAĞITICI
-
-
[isim]
Mektup, gazete vb. şeyleri dolaşarak dağıtan kimse, müvezzi
-
Motorlarda yüksek gerilimli akımı çalışma sırasına göre bujilere yayıp gönderen aygıt, distribütör
-
[isim]
Mektup, gazete vb. şeyleri dolaşarak dağıtan kimse, müvezzi
- YAĞIŞSIZ
-
-
[sıfat]
Yağışı olmayan, kurak
-
[sıfat]
Yağışı olmayan, kurak
- BUKAĞILI
-
-
[sıfat]
Ayağında bukağı bulunan
-
Bilekleri beyaz olan (hayvan)
-
[sıfat]
Ayağında bukağı bulunan
- SARIAĞIZ
-
-
[isim]
Gölge balığıgillerden, ağzının içi sarı, büyük pullarla örtülü bir balık türü, denizgüzeli (Sciaena aquilla)
-
[isim]
Gölge balığıgillerden, ağzının içi sarı, büyük pullarla örtülü bir balık türü, denizgüzeli (Sciaena aquilla)
- SAĞIRLIK
-
-
[isim]
Sağır olma durumu
-
[isim]
Sağır olma durumu