Sonunda uz olan 7 harfli 41 kelime var. UZ ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde uz olan kelimeler listesine ya da başında uz olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- DEFOSUZ
-
-
[sıfat]
Defosu olmayan, sağlam
-
[sıfat]
Defosu olmayan, sağlam
- UYKUSUZ
-
-
[sıfat]
Uyumamış veya uykusunu alamamış
- "Benim de mi düşüncelerim olacaktı / Ben de mi böyle uykusuz kalacaktım?" (Orhan Veli Kanık)
-
[zarf]
Uyumadan, uykusunu almadan
- "Dün geceyi uykusuz geçirdiği odaya dönmek fikri onu âdeta ürkütüyordu." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[sıfat]
Uyumamış veya uykusunu alamamış
- KULPSUZ
-
-
[sıfat]
Kulpu olmayan
- "Kulpsuz iri fincanı avucunun içine alarak kahveyi içti." (Falih Rıfkı Atay)
-
[sıfat]
Kulpu olmayan
- KILAVUZ
-
-
[isim]
Yol gösteren, tarihî ve turistik yerleri gezerken bilgi aktaran kimse, rehber
- "Mum tutan kılavuzların arkasından içeri girdik." (Falih Rıfkı Atay)
-
Herhangi bir alanda ve konuda bilgi veren, yol yöntem gösteren kitap vb
- "Öğrenci kılavuzu."
-
Evlenecek olan erkek veya kadına eş bulan kimse
-
Ruhsal ve zihinsel bakımdan yol gösteren, ışık tutan kimse
- "Kılavuzumuz Atatürk'tür."
-
Kılavuz gemisi
-
Kılavuz kaptan
- "İstanbul Boğazı'ndan kılavuz almadan geçmek yasaktır."
-
Makaradaki filmlerin başında ve sonunda yer alan, filmin alıcı, yıkama aracı, basım aracı, gösterici vb. araçlara takılıp çıkarılmasında kolaylık sağlayan, asıl film için pay bırakan çeşitli renklerde film parçası
-
Somun veya boru içine yiv açmakta kullanılan araç
-
Dar ve uzun bir yerden tel, kablo gibi bükülebilen bir şey geçirilirken bunların ucuna bağlandığı sert nesne
-
[isim]
Yol gösteren, tarihî ve turistik yerleri gezerken bilgi aktaran kimse, rehber
- POSTSUZ
-
-
[sıfat]
Postu olmayan
-
[sıfat]
Postu olmayan
- DOSTSUZ
-
-
[sıfat]
Dostu olmayan
-
[sıfat]
Dostu olmayan
- ULUSSUZ
-
-
[sıfat]
Ulusu olmayan
-
[sıfat]
Ulusu olmayan
- TEMARUZ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kendini hasta gibi gösterme
-
[isim]
Kendini hasta gibi gösterme
- VİDOSUZ
-
-
[sıfat]
Vido ile oynanmayan
-
[sıfat]
Vido ile oynanmayan
- ONURSUZ
-
-
[sıfat]
Onuru olmayan veya onura aykırı davranışlarda bulunan, şerefsiz, haysiyetsiz
-
[sıfat]
Onuru olmayan veya onura aykırı davranışlarda bulunan, şerefsiz, haysiyetsiz
- KONÇSUZ
-
-
[sıfat]
Koncu olmayan veya koncu kısa olan
-
[sıfat]
Koncu olmayan veya koncu kısa olan
- PİPOSUZ
- ...
- TAPUSUZ
-
-
[sıfat]
Tapusu olmayan
-
[sıfat]
Tapusu olmayan
- UĞURSUZ
-
-
[sıfat]
Kendinde uğursuzluk bulunan, yomsuz, kadersiz, meymenetsiz, menhus, musibet, meşum
- "Kendince uğursuz saydığı işlerden birini işlemiş olmasından korktu." (Memduh Şevket Esendal)
-
[sıfat]
Kendinde uğursuzluk bulunan, yomsuz, kadersiz, meymenetsiz, menhus, musibet, meşum
- POŞUSUZ
-
-
[sıfat]
Poşusu olmayan
-
[sıfat]
Poşusu olmayan
- TENAKUZ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Anlam aykırılığı, çelişme, çelişki
-
[isim]
Anlam aykırılığı, çelişme, çelişki
- KURTSUZ
-
-
[sıfat]
Kurdu olmayan
-
[sıfat]
Kurdu olmayan
- KOKUSUZ
-
-
[sıfat]
Kokusu olmayan
-
[sıfat]
Kokusu olmayan
- BORUSUZ
-
-
[sıfat]
Borusu olmayan
-
[sıfat]
Borusu olmayan
- DOKUSUZ
-
-
[sıfat]
Dokusu olmayan
-
[sıfat]
Dokusu olmayan