Başında p olan 6 harfli 242 kelime var. P harfi ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde p harfi olan kelimeler listesine ya da sonu p harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında p bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

PANDİK
...
PESETA

Kelime Kökeni : İspanyolca

  1. [isim] İspanyol para birimi

PİYALE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Şarap bardağı, içki kadehi
    • "Ateş doludur tutma, yanarsın / Karşındaki şu gülgûn piyale." (Ahmet Haşim)

PARTAL

  1. Çok kullanılmaktan yıpranmış, eskimiş
    • "Vücudu eski partal esvapları içinde çarpık çurpuk eski bir değneğe dönmüştü." (Halide Edip Adıvar)
  2. [isim] Abartılmış söz, yalan

PİŞDAR

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Öncü
  2. Öncülük eden, önde giden kimse
    • "Pişdarlarımız son dağların üstünden İzmir'e bakıyor." (Falih Rıfkı Atay)

PUSMAK

  1. [nsz] Sinmek
  2. Bir şeyi kendine siper edip saklanmak
  3. Ortalığı hafif sis kaplamak, pusarmak
    • "Yüce dağlar ne kararıp pusarsın." (Karacaoğlan)

PANJUR

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Güneşi ve rüzgârı önlemeye, ışığı azaltmaya yarayan, açılır kapanır dar ve yatay tahtadan, plastikten veya metal gereçlerden yapılmış, pencereye takılan kapatma düzeneği
    • "Açsam sonra tek panjuru / Yıllar yılı kapalı." (Behçet Necatigil)

POTLAÇ

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Kızılderililerin birbirlerine armağanlar verdikleri dinî bayram

PERÇİN

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] İki veya daha çok levhayı birbirine bağlamak için geçirilen çivinin, ezilerek baş durumuna getirilen ucu

PİLİLİ

  1. [sıfat] Pilisi olan, kırmalı

PASTİS

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Anason kokulu bir tür alkollü içki
    • "Önce evde yapılmış vişne likörü yahut bizdeki rakıya benzeyen pastisler içilir." (Çetin Altan)

PELENK

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Pars

PALYOŞ

Kelime Kökeni : Macarca

  1. [isim] Kısa ve iki yanı keskin, düz kılıç

PATENT

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Bir buluşun veya o buluşu uygulama alanında kullanma hakkının bir kimseye ait olduğunu gösteren belge
  2. Uyrukluk belgesi
  3. Gemilere ayrıldıkları limanın sağlık durumu için verilen belge
  4. Bir durum veya bir işi yalnızca kendi yetkisi altında görme
    • "Çünkü Türkiye'de patenti yabancı şöhretlerin elinde bulunan heykeltıraşlık Türk sanatkârına para getirmez." (Peyami Safa)

PSİKOZ

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Türlü sebeplerle kişiliğin bütünlük ve uyum gücünü geniş ölçüde yıkan ruhsal bozukluk
  2. Toplumsal bir sarsıntıya bağlı olarak doğan ruh durumu
    • "Sansür, sağlam rejimlerde, kimsenin aklına dahi gelmeyen bir korku psikozunun simgesidir." (Haldun Taner)

PROLOG

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Ön deyiş

PİYASA

Kelime Kökeni : İtalyanca

  1. [isim] Satıcıların mal satmak için bir araya geldiği yer, pazar
    • "Şimdi de pazar, piyasa yerlerinde, mahalle dolaylarında tanır, sayarlar." (Memduh Şevket Esendal)
    • "Akşamları böyle kapı önünde piyasa eder." (Reşat Nuri Güntekin)
  2. Bir yol üzerinde gidip gelerek gezinme
    • "Kahvenin önünden dört beş kere daha geçer, akşam piyasasını yapardım." (Sait Faik Abasıyanık)
  3. Alışveriş fiyatı, geçerli fiyat
    • "Sonbaharda, yakında açılacak tütün piyasasının haberleriyle ümitlenir, tasalanır, yüzleri bir gün gülerse beş gün kederli kalırdı." (Necati Cumalı)
  4. Arz ve talebin karşılaştığı alan
  5. Ortalık
    • "Bunlardan bir kısmı bugün piyasada alaturka çalgıcılığın en ileri gelenlerindendir." (Osman Cemal Kaygılı)

POSTİŞ

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Kadınların genellikle başlarının arkasına taktıkları ek saç

PAZILI

  1. [sıfat] Pazısı olan
    • "Gözleri geniş omuzlu, demir pazılı Hüseyin'deydi." (Halide Edip Adıvar)

PRESTO

Kelime Kökeni : İtalyanca

  1. [zarf] Çabuk, çok çabuk bir tempo ile
  2. [isim] Bu tempo ile çalınan müzik parçası

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü