Başında ı olan 8 harfli 34 kelime var. I harfi ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ı harfi olan kelimeler listesine ya da sonu ı harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında ı bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- IŞIKLAMA
-
-
[isim]
Çevirim sırasında, aydınlatılmış olan konunun görüntüsünün duyar kat üzerine belirli bir süre düşerek etkilemesi
-
[isim]
Çevirim sırasında, aydınlatılmış olan konunun görüntüsünün duyar kat üzerine belirli bir süre düşerek etkilemesi
- ISKARMOZ
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Gemilerin kaburgalarını oluşturan eğri ağaçların adı
-
Kürek takmak için kayık ve sandalın yan kenarına dikine yerleştirilmiş ağaç çubuk
-
[isim]
Gemilerin kaburgalarını oluşturan eğri ağaçların adı
- ISTIRARİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Zorunlu
-
[sıfat]
Zorunlu
- IRALAMAK
-
-
[-i]
Belirli bir ıra ile belirtmek, karakterize etmek
- "Düşkünlere yardım Türk'ü ıralayan bir erdemdir."
-
[-i]
Belirli bir ıra ile belirtmek, karakterize etmek
- IZTIRARİ
- ...
- IŞILTILI
-
-
[sıfat]
Işıltısı olan, ışıltı yapan
- "Bulutun ardından yine ışıltılı bir gece yarısı çıkıp gelmişti." (Burhan Günel)
-
[sıfat]
Işıltısı olan, ışıltı yapan
- IŞKIRLAK
-
-
[isim]
Karagöz'ün başlığı
- "Tuhaf bir sepete benzeyen ışkırlağı, kısa şalvarı, saltası, tokalı pabucu ile bu adam bildiğimiz Karagöz'dü." (Falih Rıfkı Atay)
-
[isim]
Karagöz'ün başlığı
- IRGANMAK
-
-
[nsz]
Sallanmak, kıpırdanmak
-
[nsz]
Sallanmak, kıpırdanmak
- IRGATLIK
-
-
[isim]
Irgat olma durumu, rençperlik
- "İnsan ırgatlık eder, gene ekmeğini çıkarır, derler." (Memduh Şevket Esendal)
-
[isim]
Irgat olma durumu, rençperlik
- IHTIRMAK
-
-
[-i]
Çöktürüp oturtmak
-
[-i]
Çöktürüp oturtmak
- ITIRŞAHİ
- ...
- IZGARALI
-
-
[sıfat]
Izgarası olan
- "Haliç tarafındaki altları ızgaralı, ahşap iki deniz hamamı kuyudan farksız." (Sermet Muhtar Alus)
-
[sıfat]
Izgarası olan
- ISIRILMA
-
-
[isim]
Isırılmak işi
- "Onun için ehemmiyetli olan şey sizin ısırılmanız değil, kendisinin ısırmasıdır." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
[isim]
Isırılmak işi
- ISIRTMAK
-
-
[-i]
Isırmasına sebep olmak
- "Bir sorkun dalını, bir sürgünü ağzına doğru tutar, ısırtırlardı yılana." (Necati Cumalı)
-
[-i]
Isırmasına sebep olmak
- IŞILATMA
-
-
[isim]
Işılatmak işi veya biçimi
-
[isim]
Işılatmak işi veya biçimi
- ISLANMAK
-
-
[nsz]
Islak duruma gelmek
- "Pantolonları yarı bellerine kadar ıslanmıştı." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[nsz]
Islak duruma gelmek
- ISLAKLIK
-
-
[isim]
Islak olma durumu
- "lslaklık iliklerimize işler." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Islak olma durumu
- ISIYAYAR
-
-
[isim]
Bir akışkanda ısıyı her tarafa eşit olarak yaymaya yarayan alet, konvektör
-
[isim]
Bir akışkanda ısıyı her tarafa eşit olarak yaymaya yarayan alet, konvektör
- ISLATICI
-
-
[isim]
Yapıştırmadan önce pulları, zarfları, etiketleri ıslatmaya yarayan araç
-
[isim]
Yapıştırmadan önce pulları, zarfları, etiketleri ıslatmaya yarayan araç
- IŞINLAMA
-
-
[isim]
Işınlamak işi
-
[isim]
Işınlamak işi