Başında he olan 6 harfli 28 kelime var. He ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde he olan kelimeler listesine ya da sonu he ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında he bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E H Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
EH, HE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- HECCAV
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yergici
-
[isim]
Yergici
- HENDEK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Geçmeye engel olacak biçimde uzunlamasına kazılmış derin çukur
- "Bir hendekten çıkıp öbürüne giriyor, bir çukurdan kurtulup bir başkasına dalıyordu." (Orhan Veli Kanık)
-
[isim]
Geçmeye engel olacak biçimde uzunlamasına kazılmış derin çukur
- HERKES
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[zamir]
İnsanların bütünü
- "Neylersin ölüm herkesin başında / Uyudun uyanmadın olacak." (Cahit Sıtkı Tarancı)
-
[zamir]
İnsanların bütünü
- HEMŞİN
- ...
- HEMHAL
- ...
- HEMDEM
- ...
- HECECİ
-
-
Hece ölçüsüyle şiir yazan şair
-
Millî Edebiyat döneminde hece ölçüsüyle şiirler yazan beş şairden her biri
- "Hececiler kendilerinden sonra yeni bir edebî neslin yetişmediğini söylüyorlar." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Hece ölçüsüyle şiir yazan şair
- HEVENK
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Bir ipe, bir çubuğa geçirilmiş, dizilmiş veya birbirine bağlanmış yaş meyve ve sebze bağı
- "Tavanda hevenk hevenk üzümler, elmalar, armutlar, ayvalar sarkıyordu." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[isim]
Bir ipe, bir çubuğa geçirilmiş, dizilmiş veya birbirine bağlanmış yaş meyve ve sebze bağı
- HENGAM
- ...
- HEYHEY
-
-
[isim]
Sinir bozukluğu, sinirlilik
-
[isim]
Sinir bozukluğu, sinirlilik
- HESABİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Hesabını iyi bilen, eli sıkı, hesaplı
-
[sıfat]
Hesabını iyi bilen, eli sıkı, hesaplı
- HEYBET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Korku ve saygı uyandıran görünüş, mehabet
- "Adını bilmeseler bile heybetini tarif etsem gene bulunur." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Büyüklük, ululuk, azamet
-
[isim]
Korku ve saygı uyandıran görünüş, mehabet
- HECELİ
-
-
[sıfat]
Herhangi bir sayıda hecesi olan
- "İki heceli bir kelime."
-
[sıfat]
Herhangi bir sayıda hecesi olan
- HEYKEL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Taş, tunç, bakır, kil, alçı vb. maddelerden yontularak, kalıba dökülerek veya yoğrulup pişirilerek biçimlendirilen eser, yontu, statü
- "Harabenin ortasında bir Afrodit heykeli bulunduğunu hayal meyal hatırlıyor." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Taş, tunç, bakır, kil, alçı vb. maddelerden yontularak, kalıba dökülerek veya yoğrulup pişirilerek biçimlendirilen eser, yontu, statü
- HEYULA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Korkunç hayal
-
[isim]
Korkunç hayal
- HERKÜL
- ...
- HEPTEN
-
-
[zarf]
Tamamıyla, büsbütün
-
[zarf]
Tamamıyla, büsbütün
- HEYHAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[ünlem]
"Yazık, ne yazık" anlamında kullanılan bir söz
- "Öyleyse size de iyi seyahatler iltifatında bulunmuştu ve bu söz heyhat! Atatürk'ün ağzından işittiğim son söz olmuştu." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[ünlem]
"Yazık, ne yazık" anlamında kullanılan bir söz
- HERCAİ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Hiçbir şeyde kararlı olmayan veya konudan konuya geçiveren (kimse), yeltek, gelgeç
-
Aşkta değişken, vefasız
-
[sıfat]
Hiçbir şeyde kararlı olmayan veya konudan konuya geçiveren (kimse), yeltek, gelgeç
- HEMATİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Kanın hemoglobin ile renklenmiş alyuvarı
- "Bir milimetreküp insan kanında 5.000.000 hemati vardır."
-
[isim]
Kanın hemoglobin ile renklenmiş alyuvarı