Sonunda e olan 5 harfli 508 kelime var. E harfi ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde e harfi olan kelimeler listesine ya da başında e harfi olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- İZABE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Madenleri ergitme, sıvı durumuna getirme
-
[isim]
Madenleri ergitme, sıvı durumuna getirme
- KEŞKE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[ünlem]
Dilek anlatan cümlelerin başına getirilerek "ne olurdu" anlamında özlem veya pişmanlık bildiren bir söz, bari, keşki
- "Keşke vazifesi oralarda olsaydı!" (Falih Rıfkı Atay)
-
[ünlem]
Dilek anlatan cümlelerin başına getirilerek "ne olurdu" anlamında özlem veya pişmanlık bildiren bir söz, bari, keşki
- MELCE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Sığınak, barınak
-
[isim]
Sığınak, barınak
- VEÇHE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yön
-
[isim]
Yön
- BUKLE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Küçük lüle durumunda, kıvrımlı saç
- "Saçlarını arkaya atıp ensesine dökülen buklelerini kabarttı." (Haldun Taner)
-
[isim]
Küçük lüle durumunda, kıvrımlı saç
- ÇEŞME
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Genellikle yol kenarlarında herkesin yararlanması için yapılan, borularla gelen suyun bir oluktan veya musluktan aktığı, yalaklı su hazinesi veya yapısı, pınar
-
[isim]
Genellikle yol kenarlarında herkesin yararlanması için yapılan, borularla gelen suyun bir oluktan veya musluktan aktığı, yalaklı su hazinesi veya yapısı, pınar
- AFİFE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
İffetli (kadın)
-
[sıfat]
İffetli (kadın)
- DUBLE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Belirli miktarın veya büyüklüğün iki katı
- "İçi öyle yanıyordu ki elinde olmadan buğulu bira dubleleri, bardak çatlatan nar şerbetleri kuruyor." (Atilla İlhan)
-
Giysilerin iç bölümüne geçirilip kumaşla birlikte dikilen astar veya giysilerin içine ayrı olarak giyilen giyecek
-
[sıfat]
Bir kadeh miktarında olan
-
[sıfat]
İkili, gidiş ve gelişi ayrılmış (yol)
-
[isim]
Belirli miktarın veya büyüklüğün iki katı
- GEMRE
-
-
[isim]
Son turfanda yetişen, sert kabuklu, siyah bir çeşit üzüm
-
[isim]
Son turfanda yetişen, sert kabuklu, siyah bir çeşit üzüm
- SÖZCE
-
-
[zarf]
Söz bakımından
-
[zarf]
Söz bakımından
- TÖVBE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İşlediği bir günah veya suçtan pişman olarak bir daha yapmamaya karar verme
- "Bir daha senin ismini ağzına almamak için tövbe eder." (Osman Cemal Kaygılı)
- "Geyik çekti bizi kendi dağına / Tövbeler tövbesi geyik avına." (Halk türküsü)
-
[isim]
İşlediği bir günah veya suçtan pişman olarak bir daha yapmamaya karar verme
- YÜZME
-
-
[isim]
Yüzmek işi
-
Yüzme sporu
-
[isim]
Yüzmek işi
- ÖNEZE
-
-
[isim]
Avcıların av beklemek için taş yığınlarından yaptıkları pusu, evsin
-
Sürek avında pusuda av bekleyen avcı
-
[isim]
Avcıların av beklemek için taş yığınlarından yaptıkları pusu, evsin
- BENCE
-
-
[zarf]
Bana göre, benim düşüncemce
- "Bence büyük bir hizmet görmüş oldu." (Burhan Felek)
-
[zarf]
Bana göre, benim düşüncemce
- BEZME
-
-
[isim]
Bezmek işi
-
[isim]
Bezmek işi
- BOMBE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Şişkinlik, kabarıklık
-
[isim]
Şişkinlik, kabarıklık
- KÜKRE
-
-
[sıfat]
Öfke veya cinsel istek yüzünden saldırıcı bir durum alan (hayvan)
-
[sıfat]
Öfke veya cinsel istek yüzünden saldırıcı bir durum alan (hayvan)
- ÇİZGE
-
-
[isim]
Bir olayın çeşitli durumlarını göstermeye veya birkaç şey arasında karşılaştırma yapmaya yarayan çizgilerden oluşmuş biçim, grafik
-
[isim]
Bir olayın çeşitli durumlarını göstermeye veya birkaç şey arasında karşılaştırma yapmaya yarayan çizgilerden oluşmuş biçim, grafik
- GÖYME
-
-
[isim]
Göymek işi
-
[isim]
Göymek işi
- HAMLE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İleri atılma, atılım, saldırış
- "Karımı diz çöktüğü yerden bir hamlede kaldırarak kucağıma aldım, dışarıya fırlattım." (Refik Halit Karay)
- "Sinir içindeki kadına o anda hamle etme aptallığını da yapmış ve tokadı yemiş." (Refik Erduran)
-
Saldırış, savlet
-
Satrançta ve damada taş sürme işi
-
Atak (II)
-
[isim]
İleri atılma, atılım, saldırış