Sonunda ce olan 7 harfli 95 kelime var. CE ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ce olan kelimeler listesine ya da başında ce olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

DÜŞÜNCE

  1. [isim] Uzay ve zamanın ötesinde, öznenin dışında, kendiliğinden var olan, duyularla değil, yalnızca ruhen algılanabilen asıl gerçeklik, mütalaa, fikir, mülahaza, ide, idea
    • "Anlaşmazlıklarda aracılığına, zor durumlarda düşüncesine başvurulur." (Tarık Buğra)
    • "Köşemde beni ağır bir düşünce almıştır: yol arkadaşlarımın hepsinin evleri, köyleri var... Ben nereye gideceğim? Ne yapacağım?" (Reşat Nuri Güntekin)
    • "Rıhtımda bir aşağı bir yukarı dolaşanları seyre müsait bir iskemlede düşünceye daldım." (Sait Faik Abasıyanık)
  2. Dış dünyanın insan zihnine yansıması
  3. Niyet, tasarı
  4. Tasa, kaygı, sıkıntı
    • "Sınıfta kalma düşüncesi uykumu kaçırdı."
  5. İlke, yönetici sav

HALLİCE
...
VAHŞİCE

  1. Vahşi bir biçimde, vahşiyane

LATİNCE
...
ZİHİNCE

  1. [zarf] Zihne göre, zihninin kavradığı biçimiyle

KIDEMCE

  1. [zarf] Bir işte deneyim ve süre bakımından, kıdeme göre

ÖMRÜNCE

  1. [zarf] Ömrü boyunca, yaşadığı süre içinde
    • "Bizim salaş bütün ömrünce kaç defa süpürülmüş, kaç defa yıkanmış?" (Aka Gündüz)

ÇEKMECE

  1. [isim] Masa, dolap vb. şeylerin dışarıya çekilen bölümü, göz, çekme
    • "Çekmecesinden utana utana bir şişe gazoz çıkardı." (Tarık Buğra)
  2. İçinde mücevher vb. değerli şeyler saklanan küçük, süslü sandık
    • "Minderin köşesine annemden kalan ceviz boyalı çekmeceyi yerleştirdim." (Yahya Kemal Beyatlı)
  3. Gemilerin barınabilecekleri koy

DERİNCE

  1. [sıfat] Biraz derin

FAKİRCE

  1. [sıfat] Yoksul
  2. [zarf] Fakire benzer biçimde

BİÇİMCE

  1. [zarf] Biçim bakımından, biçim yönünden

GÜZELCE

  1. [sıfat] Güzele yakın, güzel gibi
    • "Kızı belki anasından biraz güzelce." (Memduh Şevket Esendal)
  2. [zarf] (güze'lce) İyice, adamakıllı
    • "Kadın, keçiyi sağmış, çardağın suyunu çekmiş, etrafını güzelce süpürmüştü." (Necati Cumalı)

SÜSLÜCE
...
DÜRMECE

  1. [isim] Bağlarda, tomurcuk, yaprak ve salkım yiyerek yaşayan, sarımsı gece kelebeği (Sparganothis pilleriana)

ÖZGÜRCE

  1. [zarf] Özgür bir biçimde

ZALİMCE

  1. [zarf] Acımasızca
    • "Adamı boyu ile, jestleri ile zalimce karikatürize ediyor." (Reşat Nuri Güntekin)

REZİLCE

  1. [sıfat] Aşağılık, alçak bir nitelikte olan
  2. [zarf] Rezil bir biçimde

SEFİLCE

  1. [zarf] Sefile yakışır biçimde, sefilane

EĞLENCE

  1. [isim] Eğlenme işi, sefahat
    • "Biz bu işe tuhaf bir merakla eğlence şeklinde başladık." (Falih Rıfkı Atay)
  2. Neşeli ve hoşça vakit geçirten şey veya kimse
    • "Karıma göre en güzel eğlence, kırda yayan gezmek, kırların havasından istifade etmektir." (Ömer Seyfettin)

FEDAİCE

  1. [zarf] Fedai gibi, fedai olarak
    • "Nerede bu şehri fedaice benimsemiş, onun hâkim hüviyetini gizlemiş..." (Samiha Ayverdi)

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü