Sonunda at olan 7 harfli 132 kelime var. AT ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde at olan kelimeler listesine ya da başında at olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

A T Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

AT, TA

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

İÇTİHAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yasada veya örf ve âdet hukukunda uygulanacak kuralın açıkça ve tereddütsüz olarak bulunmadığı konularda, yargıcın veya hukukçunun düşüncelerinden doğan sonuç
  2. Görüş, özel görüş, anlayış, kavrayış
    • "Benim içtihadım öyledir."

ITTIRAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Birbirini izleme, birbiri arkasından gelme, düzenli sıralanma

HADİSAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Olaylar, hadiseler

HATIRAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Anılar, andaç

NEBATAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bitkiler
  2. Bitki bilimi

HAMAKAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Ahmaklık
    • "... misafirperverliğinizi fazlasıyla suistimal etmiş hâldeyim, bendeki kafa kafa mı, hamakat kutusu..." (Atilla İlhan)

FESAHAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Anlatışta düzgünlük ve açıklıkla birlikte amaca uygunluk
    • "Edebî lisanı o zamanki fesahatine ve tabiatına göre güzelleştirdiler." (Yahya Kemal Beyatlı)

TEMİNAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Garanti, güvence
    • "Ben böyle gülümseyen teminatlara hayatımda çok tesadüf ettiğim için..." (Aka Gündüz)
    • "Senin verdiğin teminat hep boşa gitti." (Peyami Safa)

FÜTUHAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Zaferler, fetihler

HACİVAT
...
TAZİMAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yüksek saygı

MÜCAZAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] İşlenen bir suçtan ötürü ceza verme
    • "Her şeyde mükâfatla mücazatı, tatlıyla acıyı muvazene ederdi." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)

BEYANAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Demeç, bildiri
    • "Beyanatın askerî kısmını Falih Rıfkı almış, bana da siyasi kısmını bırakmıştı." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

MALUMAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bilgi
    • "Bu hakikatler artık çocukların bildikleri en basit malumat sırasına geçmiştir." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)

LİYAKAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Layık olma, yaraşırlık, uygunluk, değim
  2. Yeterlilik, kifayet
    • "Her birimiz kendi liyakatimize göre, üzerimize bir vazife almalıyız." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

ITRİYAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Sürünülecek güzel kokular

İRTİDAT
...
İLTİFAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Birine güler yüz gösterme, hatırını sorma, tatlı davranma
    • "Genç kızlar erkeklerin iltifatlarına nasıl karşılık vereceklerini şaşırmışlardı." (Mahmut Yesari)
    • "İltifat etti, hatırını sordu." (Memduh Şevket Esendal)
  2. İlgi gösterme, rağbet etme
    • "Kime iltifat dozunu artırırsa o gerçekten de bir şeyler olurdu." (Çetin Altan)
    • "Akşamki yemeklere iltifat eden çok oldu."
  3. Söz söylerken, daha çok etki sağlamak için beklenmedik bir anda sözü, konu ile çok yakından ilgili birine veya bir şeye yöneltme
  4. Yüzünü çevirerek bakma

BARİKAT

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Bir yolu veya geçidi kapamak için her türlü araçtan yararlanılarak yapılan engel
    • "Kürsünün etrafında bir barikat kurmak suretiyle bu hücumların önüne geçmişler." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
    • "Masaları, sıraları üst üste yığıp barikat yapmışlar." (Haldun Taner)

MARUZAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Mevki, makam veya yaş bakımından büyük birine sunulan, bildirilen dilek veya bilgi, sunuş
    • "Size maruzatım var."

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü