Başında AN olan 5 harfli 31 kelime var. AN ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde AN olan kelimeler listesine ya da sonu AN ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında AN bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ANGIN
-
-
[sıfat]
Ünlü, anılmış, meşhur
-
[sıfat]
Ünlü, anılmış, meşhur
- ANALI
-
-
[sıfat]
Anası olan
-
[sıfat]
Anası olan
- ANİME
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Japon çizgi filmi
-
[isim]
Japon çizgi filmi
- ANGIÇ
-
-
[isim]
Harman zamanı fazla sap yüklemek için öküz ve at arabalarının iki tarafına takılan parmaklık, kanat
-
[isim]
Harman zamanı fazla sap yüklemek için öküz ve at arabalarının iki tarafına takılan parmaklık, kanat
- ANONS
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Sesli duyuru
-
[isim]
Sesli duyuru
- ANACA
-
-
[zarf]
Ana olarak
- "Onun avareliğinin ne büyük bir verimliliğe gebe olduğunu anaca sezdiğinden Sait'i hep korumuştu." (Haldun Taner)
-
[zarf]
Ana olarak
- ANTLI
-
-
[sıfat]
Ant içmiş
-
Ant içirilmiş
-
[sıfat]
Ant içmiş
- ANMAK
-
-
[-i]
Birini veya bir şeyi akla getirerek sözünü etmek veya onu düşünmek, zikretmek, hatırlamak
- "Onun bu fedakârlığını her yerde, her zaman minnetle anacağım." (Peyami Safa)
-
Bir sözü ağzına almak
- "Hastalığın adını anmaktan korkuyor."
-
[-i]
Bir armağanla birinin gönlünü almak
-
Adlandırmak
- "Onu, başka Tahirlerden ayırt etmek için "Temiz Tahir" diye anarlardı."
-
[-i]
Birini veya bir şeyi akla getirerek sözünü etmek veya onu düşünmek, zikretmek, hatırlamak
- ANCAK
-
-
[zarf]
"Yalnızca" anlamında, sınırlama anlatan bir söz
- "Hasan, bu sefer kendisine ancak seyyar tuluatçıların arasında bir yer bulabildi." (Osman Cemal Kaygılı)
-
"Olsa olsa, en çok, daha çok, güçlükle" anlamlarında, bir şeyin daha çoğunun, ilerisinin olmadığını gösteren bir söz
-
En erken
- "Sinema ancak saat yarımda bitmişti." (Peyami Safa)
-
[bağlaç]
"Lakin, ama, yalnız" sözleri gibi bir düşünceye karşıt ikinci bir düşünceyi anlatan bir söz
- "Bu büyüklük değil ancak mertçe bir davranıştır." (Nezihe Araz)
-
[zarf]
"Yalnızca" anlamında, sınırlama anlatan bir söz
- ANGUT
-
-
[isim]
Ördekgillerden, tüyleri kiremit renginde, evcilleştirilebilen bir yaban kuşu (Casarca ferruginea)
-
Ahmak, kaba saba
- "Bu saldırgan angutlar, kuru gürültüden başka bir şey değildir." (Salâh Birsel)
-
[isim]
Ördekgillerden, tüyleri kiremit renginde, evcilleştirilebilen bir yaban kuşu (Casarca ferruginea)
- ANZAK
- ...
- ANTRE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Giriş
- "Antrede duran portmantonun aynasına göz attı." (Refik Halit Karay)
-
Başlangıç yemeği
-
[isim]
Giriş
- ANLAK
-
-
[isim]
Zekâ
-
[isim]
Zekâ
- ANKET
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Herhangi bir konuyla ilgili durum ve tutumu belirlemek için düzenlenmiş ayrıntılı ve kapsamlı soru dizisi, sormaca, soruşturma
-
[isim]
Herhangi bir konuyla ilgili durum ve tutumu belirlemek için düzenlenmiş ayrıntılı ve kapsamlı soru dizisi, sormaca, soruşturma
- ANÜRİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
İdrarını yapamama şeklinde ağır bir böbrek rahatsızlığı belirtisi
-
[isim]
İdrarını yapamama şeklinde ağır bir böbrek rahatsızlığı belirtisi
- ANDIZ
-
-
[isim]
Yaprakları dikenli olan bir çeşit ardıç
- "Andız katranı."
-
Servi ağacı
- "İki yanda uzun boylu narin andızlar sıralıydı." (Cahit Uçuk)
-
Kırlarda yetişen yabani bir otun kökü
-
[isim]
Yaprakları dikenli olan bir çeşit ardıç
- ANİDE
-
-
[zarf]
Ansızın
-
[zarf]
Ansızın
- ANLAM
-
-
[isim]
Bir kelimeden, bir sözden, bir davranış veya olgudan anlaşılan şey, bunların hatırlattığı düşünce veya nesne, mana, fehva, valör
-
Bir önermenin, bir tasarının, bir düşüncenin veya eserin anlatmak istediği şey
-
[isim]
Bir kelimeden, bir sözden, bir davranış veya olgudan anlaşılan şey, bunların hatırlattığı düşünce veya nesne, mana, fehva, valör
- ANTİK
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
İlk Çağdaki uygarlıklarla, özellikle eski Yunan ve Roma uygarlıkları ile ilgili olan, antika
-
[sıfat]
İlk Çağdaki uygarlıklarla, özellikle eski Yunan ve Roma uygarlıkları ile ilgili olan, antika
- ANTEN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Boşlukta yayılan elektromanyetik dalgaları toplayarak bu dalgaların transmisyon hatları içerisinde yayılmasını sağlayan cihaz
-
Duyarga
-
Olta şamandırasının alt ve üst kısmında bulunan ince uçlar
-
[isim]
Boşlukta yayılan elektromanyetik dalgaları toplayarak bu dalgaların transmisyon hatları içerisinde yayılmasını sağlayan cihaz