Sonunda ız olan 7 harfli 137 kelime var. IZ ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ız olan kelimeler listesine ya da başında ız olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

SAYISIZ

  1. [sıfat] Sayılmayacak kadar çok, pek çok
    • "Hünerli elleriyle halkımızın eli öpülesi sayısız çalışkan analarından biriydi." (Necati Cumalı)

TASASIZ

  1. [sıfat] Tasası, derdi olmayan, kaygısız
    • "En çok adamın tasasız, güleç yüzüne sinirlendi." (Emine Işınsu)
    • "Hepsinin tasasız olduğu ... hepsinin birbirini az çok tanıdığı anlaşılıyordu." (Yahya Kemal Beyatlı)
  2. Hiçbir şeyi kendine dert edinmeyen
    • "Sabah yürüyüşü yapan tasasız bir vatandaştı sanki." (Refik Erduran)
  3. [zarf] Hiçbir şeyi kendine dert edinmeden

ŞAKASIZ

  1. [zarf] Şaka yapmaksızın, ciddi olarak

AYIPSIZ

  1. [sıfat] Ayıbı, kusuru olmayan

TANISIZ

  1. [sıfat] Tanısı olmayan

AYAKSIZ

  1. [sıfat] Ayağı olmayan

FRAKSIZ
...
ZEKASIZ
...
ÇALISIZ

  1. [sıfat] Çalısı olmayan
    • "Oldukları yer otsuz, çalısız, kızıl renkli bir toprak." (Memduh Şevket Esendal)

ÇAPASIZ

  1. [sıfat] Çapalanmamış (yer)
  2. Çapası olmayan

BAHTSIZ

  1. [sıfat] Bahtı kötü olan, mutsuz, talihsiz
    • "Bu, korkunç bir çocukluğun, sefil, bahtsız bir çocukluğun devamıdır." (Sait Faik Abasıyanık)

KOCASIZ

  1. [sıfat] Kocası olmayan (kadın)

KINASIZ

  1. [sıfat] Kına ile boyanmamış
    • "Ellerinin ve ayaklarının parmaklarını kınasız bırakmazlardı." (Yahya Kemal Beyatlı)

ARKASIZ

  1. [sıfat] Arkası olmayan
  2. Koruyanı olmayan, koruyucusu, dayanağı olmayan

ÇIRASIZ

  1. [sıfat] Çırası olmayan

UMARSIZ

  1. [sıfat] Çaresiz bir biçimde, çıkar yolu olmaksızın
    • "... bir yalıya yaslanıp Sait için umarsız gözyaşları dökmeye vakit bulalım." (Salâh Birsel)

ZİYASIZ

  1. [sıfat] Işıksız, karanlık
    • "Yorgun dağları, ziyasız yalıları, bülbülsüz koruları mor ve serin sis örtüyordu." (Ömer Seyfettin)

CİLASIZ

  1. [sıfat] Cila sürülmemiş veya cilası kalmamış olan

PARASIZ

  1. [sıfat] Parası olmayan
  2. Yoksul
    • "Parasız günlerinde canı binbir çeşit şeyler isteyerek ruhu ... yoksulluğun acısını binbir kere duyardı." (Abdülhak Şinasi Hisar)
  3. Para verilmeden elde edilen, bedava
    • "İlköğretim ... devlet okullarında parasızdır." (Anayasa)
  4. [zarf] Para verilmeksizin, bedavadan, bedava

ADAMSIZ

  1. [sıfat] Yardımcısız, hizmetçisiz
    • "Bu koca ev adamsız çevrilemez."
  2. Güvenecek kimsesi olmayan, dayanağı bulunmayan, arkasız
  3. Erkeksiz, kocasız

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü