Sonunda i olan 5 harfli 371 kelime var. İ harfi ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde i harfi olan kelimeler listesine ya da başında i harfi olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- BELGİ
-
-
[isim]
Bir şeyi benzerlerinden ayıran özellik, alamet, nişan
-
Şiar
-
[isim]
Bir şeyi benzerlerinden ayıran özellik, alamet, nişan
- TABİİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Doğada olan, doğada bulunan
-
Olağan, alışılmış, her zamanki gibi olan, beklenildiği gibi
- "Sıcaklar arttıkça serin yerler aramak, âdeta tabii bir ihtiyaç hâline geliyor." (Ahmet Rasim)
-
Sağduyuya, mantığa, olağan düzene uygun olan
- "Beklenen cevap gelince derhâl yazılacağı tabiidir." (Atatürk)
-
Yapmacık olmayan, doğal
- "Eğer sürmenin üstüne bunu sürmezsen renk tabii olmaz." (Peyami Safa)
-
Katıksız, saf, doğal
- "Tabii meyve suları."
-
[zarf]
Elbette, doğallıkla, doğal olarak, işin gereği olarak
- "Tabii siz de geleceksiniz."
-
[sıfat]
Doğada olan, doğada bulunan
- TEORİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Kuram, nazariye
- "Alışılmış kalıpların çok dışında yeni fikir akımları, modern teoriler konuşulurdu o dünyada." (Çetin Altan)
-
[isim]
Kuram, nazariye
- BİNDİ
-
-
[isim]
Destek, hamil
-
[isim]
Destek, hamil
- MİMLİ
-
-
[sıfat]
Genellikle davranışlarından kuşku duyulan, kötü olarak bilinen, mimlenmiş
-
[sıfat]
Genellikle davranışlarından kuşku duyulan, kötü olarak bilinen, mimlenmiş
- OJELİ
-
-
[sıfat]
İçinde oje bulunan
-
Oje sürülmüş
- "Ojeli tırnak."
-
[sıfat]
İçinde oje bulunan
- ADALİ
- ...
- HANOİ
- ...
- BEZCİ
-
-
[isim]
Bez yapan veya alıp satan kimse
-
[isim]
Bez yapan veya alıp satan kimse
- TEATİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Karşılıklı alıp verme
-
[isim]
Karşılıklı alıp verme
- HODRİ
-
-
[ünlem]
"Kendine güvenen ortaya çıksın, işte meydan" anlamında hodri meydan deyiminde geçer
-
[ünlem]
"Kendine güvenen ortaya çıksın, işte meydan" anlamında hodri meydan deyiminde geçer
- NİSPİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Birbirine göre (olan), önceki duruma göre
- "Bugün hastada nispi bir iyileşme var."
-
Göreceli
- "Zenginlik, fukaralık nispi durumlardır."
-
[sıfat]
Birbirine göre (olan), önceki duruma göre
- EBEDİ
- ...
- İÇİCİ
-
-
[isim]
İçme işini yapan kimse
-
[sıfat]
Ayyaş
-
[isim]
İçme işini yapan kimse
- GERÇİ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[zarf]
Her ne kadar ... ise de, vakıa
- "Mahallen gerçi sakindir, sakindir ama civcivli de bir mahalledir." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[zarf]
Her ne kadar ... ise de, vakıa
- ADEDİ
- ...
- İZAFİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Göreceli
-
[sıfat]
Göreceli
- AMELİ
- ...
- BİRLİ
-
-
[sıfat]
Bir parçadan oluşan, kendinde herhangi bir şeyden bir tane bulunan
-
[isim]
İskambil, domino vb. oyunlarda bir işaretini taşıyan kâğıt veya pul, as
-
[sıfat]
Bir parçadan oluşan, kendinde herhangi bir şeyden bir tane bulunan
- TİRSİ
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Hamsigillerden, yumurtalarını tatlı sulara bırakan bir balık türü (Alosa alosa)
-
[isim]
Hamsigillerden, yumurtalarını tatlı sulara bırakan bir balık türü (Alosa alosa)