Sonunda çe olan 7 harfli 44 kelime var. ÇE ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde çe olan kelimeler listesine ya da başında çe olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

MUZİPÇE

  1. [zarf] Muzibe yakışır biçimde, muzip gibi

KELEPÇE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Tutukluların kaçmasını önlemek için bileklerine takılan, bir zincirle tutturulmuş demir halka
    • "Kafile, kelepçe, zincir ve pranga sesleri ile meydanı geçti." (Falih Rıfkı Atay)
  2. Kablo, boru vb. şeyleri bir yere bağlı tutmak için kullanılan halka veya kelebek

İSKİTÇE
...
İBLİSÇE

  1. [sıfat] Şeytana yakışır
    • "İblisçe bir buluş, herhâlde senin buluşun değil." (Reşat Enis)
  2. [zarf] Şeytanca, kötülük düşünerek, iblisane

KÖÇEKÇE

  1. [isim] Çoğu karcığar veya ağırlama makamında, kıvrak ve şen oyun havası
    • "Kahvenin rakı kokan havası bir köçekçenin kıvrak nağmeleriyle doluverdi." (Haldun Taner)

TARİHÇE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bir olay veya nesnenin özet olarak yazılmış tarihi

TRİLEÇE
...
KÜÇÜKÇE

  1. [sıfat] Biraz küçük

VAKİTÇE

  1. [zarf] Vakit bakımından, vakte göre
    • "Adının çapkına çıkması, vakitçe ya da paraca cömert davranması yeterdi, kadınların hoşlanması için." (Necati Cumalı)

TİBETÇE
...
HÖDÜKÇE

  1. [zarf] Hödük gibi, görgüsüzce

DİLEKÇE

  1. [isim] Bir dileği bildirmek için resmî makamlara sunulan, imzalı ve adresli, pullu veya pulsuz yazı, istida, arzuhâl
    • "Dilekçeyi yazmaya başlamadan önce Zeliş'in nüfus cüzdanını inceledi." (Necati Cumalı)

TACİKÇE
...
ÖDLEKÇE

  1. [sıfat] Ödleğe yaraşır, ödlek gibi
  2. [zarf] Ödleğe yaraşır bir biçimde

DİVANÇE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Küçük divan

ÖZBEKÇE
...
ÜRKEKÇE

  1. [sıfat] Ürkek
  2. [zarf] Ürkek bir biçimde
    • "Önce ürkekçe sokuldular yanımıza, sonra gençlerin bunalımlarını anlattılar." (Tomris Uyar)

BÜYÜKÇE

  1. [sıfat] Biraz büyük
    • "Aynı kamarayı paylaşacaksınız, büyükçedir, ikinize de yeter." (Zeyyat Selimoğlu)
  2. Oldukça önemli
    • "Büyükçe bir beyin humması geçirmiştim." (Reşat Nuri Güntekin)

KEMENÇE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Yayla diz üzerinde çalınan, kemana benzer, üç teli olan küçük bir çalgı
    • "Davul değişmiş, tef değişmiş, kemençe bambaşka bir çalgı olmuştu." (Tarık Buğra)

GENİŞÇE

  1. [sıfat] Biraz geniş
    • "Babam bu güvercinlere, gaz sandıklarından genişçe bir yuva yaptı." (Memduh Şevket Esendal)
    • "Buluştuk, görüştük, daha da genişçe konuşmak için beni evine, akşam yemeğine götürdü." (Memduh Şevket Esendal)

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü