Başında ça olan 7 harfli 99 kelime var. Ça ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ça olan kelimeler listesine ya da sonu ça ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında ça bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A Ç Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
AÇ
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ÇANTACI
-
-
[isim]
Çanta yapan veya satan kimse
-
[isim]
Çanta yapan veya satan kimse
- ÇAKARLI
- ...
- ÇANKIRI
- ...
- ÇAPASIZ
-
-
[sıfat]
Çapalanmamış (yer)
-
Çapası olmayan
-
[sıfat]
Çapalanmamış (yer)
- ÇALKAMA
-
-
[isim]
Çalkamak işi
-
[sıfat]
Çalkalanarak yapılan
- "Çalkama ayran."
-
[isim]
Çalkamak işi
- ÇAYCUMA
- ...
- ÇARHACI
- ...
- ÇAREVİÇ
-
Kelime Kökeni : Rusça
-
[isim]
Çarın oğlu
-
[isim]
Çarın oğlu
- ÇADIRLI
-
-
[sıfat]
Çadırı olan
-
Çadıra yerleşmiş olan
-
[sıfat]
Çadırı olan
- ÇAPKIMA
-
-
[isim]
Çapkımak işi
-
[isim]
Çapkımak işi
- ÇATKILI
-
-
[sıfat]
Çatkısı olan
- "Kızının bu hâlini gören başı çatkılı bir dolmacı bacı hemen oraya koştu." (Osman Cemal Kaygılı)
-
[sıfat]
Çatkısı olan
- ÇAYKARA
-
-
[isim]
Çay kenarında çıkan göze, kaynak, pınar
-
[isim]
Çay kenarında çıkan göze, kaynak, pınar
- ÇAMOLUK
- ...
- ÇAĞANAK
- ...
- ÇARESİZ
-
-
[sıfat]
Çaresi bulunmayan, onulmaz
- "Çaresiz dert."
- "Köyde kim çaresiz kalırsa, kimin işi bozulursa İstanbul yolunu tutar." (Ömer Seyfettin)
-
Çare bulamayan (kimse), biçare
- "Viranelerde yemek için ot toplayan çaresiz kadınlarla konuştu." (Ömer Seyfettin)
-
[zarf]
İster istemez
- "Bu olmayınca da işi çaresiz komisyonculuğa dökmüştü." (Haldun Taner)
-
[sıfat]
Çaresi bulunmayan, onulmaz
- ÇATIŞIK
-
-
[sıfat]
Çelişkili
- "Bu soru üzerine bir sürü çatışık düşünceler ileri sürüldü."
-
[sıfat]
Çelişkili
- ÇATIŞMA
-
-
[isim]
Çatışmak işi
- "Döndüğü zaman hoş olmayan çatışmalar olabilmesi ihtimali evde felaket bekleyen bir gerginlik yaratmıştı." (Halide Edip Adıvar)
-
Silahlı büyük kavga, arbede
- "On beş dakika süren bir çatışma olmuştur."
-
Savaş maksadıyla düşmana karşı ilerleyen bir birliğin karşı tarafın keşif ve güvenlik kollarıyla arasındaki ilk silahlı vuruşma
-
Türlü yönlerden uzanan kıvrımlı dağ sıralarının, bir yerde dar bir açı ile birbirine yaklaşıp kaynaşması veya düğümlenmesi
-
[isim]
Çatışmak işi
- ÇANTALI
-
-
[sıfat]
Çantası olan
- "Kompartımana eli çantalı bir tahsildar düştü." (Reşat Enis)
-
[sıfat]
Çantası olan
- ÇARKACI
-
-
[isim]
Osmanlı ordusunda öncü süvari birliğinde görevli asker
- "Davlumbazlar yeğde yeğde vuranda / Çarkacılar sağlı sollu dönende / Eğri kılıç ak gövdeyi bölende / Yiğidi doğuran ana, bin yaşa!" (Halk türküsü)
-
[isim]
Osmanlı ordusunda öncü süvari birliğinde görevli asker
- ÇATALCA
- ...