Sonunda ü olan 8 harfli 92 kelime var. Ü harfi ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ü harfi olan kelimeler listesine ya da başında ü harfi olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ÖĞLEÜSTÜ
-
-
[zarf]
Öğleye yakın zamanda, öğleüzeri
- "Öğleüstü güreş başladı." (Memduh Şevket Esendal)
-
[zarf]
Öğleye yakın zamanda, öğleüzeri
- GÜNDÖNDÜ
-
-
[isim]
Ayçiçeği
-
[isim]
Ayçiçeği
- MASAÜSTÜ
-
-
[isim]
Bilgisayar açıldığında klasör, program vb. simgeler ile genel görüntülerin yer aldığı çalışma ortamı
-
[isim]
Bilgisayar açıldığında klasör, program vb. simgeler ile genel görüntülerin yer aldığı çalışma ortamı
- ÖNGÖRÜLÜ
-
-
[sıfat]
Bir işin ileride nasıl olacağını kestirerek ona göre davranan, öngörüsü olan
-
[sıfat]
Bir işin ileride nasıl olacağını kestirerek ona göre davranan, öngörüsü olan
- MUMSÖNDÜ
-
-
[isim]
Cem ayinlerinde, aydınlatmak için kullanılan mumun tören bitiminde söndürülmesinin yanlış yorumlanmasıyla ortaya çıkmış bir inanış
-
[isim]
Cem ayinlerinde, aydınlatmak için kullanılan mumun tören bitiminde söndürülmesinin yanlış yorumlanmasıyla ortaya çıkmış bir inanış
- ÇÖPLÜKÇÜ
-
-
[isim]
Çöplükleri satın alarak işe yarar madde ve malzemeleri yeniden değerlendirmek için hazırlayan kimse
-
[isim]
Çöplükleri satın alarak işe yarar madde ve malzemeleri yeniden değerlendirmek için hazırlayan kimse
- SÜPRÜNTÜ
-
-
[isim]
Temizlik yapıldığında toplanan toz ve çöp, çer çöp
- "Elinde tuttuğu, içi süprüntü dolu faraşı merdivenlerin dibine boşalttı." (Ercüment Ekrem Talu)
-
Bayağı, aşağılık şey veya kimse
-
[isim]
Temizlik yapıldığında toplanan toz ve çöp, çer çöp
- GÜMBÜRTÜ
-
-
[isim]
Birdenbire yankılı ve derinden gelen patlama, yıkılma, çarpma sesi, şiddetli gürültü
- "Sessizlik öyle yoğun ki handiyse yüreklerinin gümbürtüsünü işitiyorlar." (Atilla İlhan)
-
[isim]
Birdenbire yankılı ve derinden gelen patlama, yıkılma, çarpma sesi, şiddetli gürültü
- SARAYÖNÜ
- ...
- BRÜLÖRCÜ
- ...
- DEVEGÖZÜ
-
-
[isim]
İri ve siyah taneli bir üzüm çeşidi
-
[isim]
İri ve siyah taneli bir üzüm çeşidi
- GÜNDÜZLÜ
-
-
[sıfat]
Okula gündüz giden, yatılı olmayan (öğrenci), yatısız, nehari
- "Akşam etütte yoklama yapılınca o kargaşalıkta iki açıkgöz arkadaşımızın gündüzlülere karışıp mektepten kaçtıkları anlaşıldı." (Haldun Taner)
-
[sıfat]
Okula gündüz giden, yatılı olmayan (öğrenci), yatısız, nehari
- SÖZCÜKLÜ
- ...
- HÖRGÜÇLÜ
-
-
[sıfat]
Hörgücü olan (deve)
- "İki hörgüçlü deve."
-
[sıfat]
Hörgücü olan (deve)
- İÇGÜDÜLÜ
-
-
[sıfat]
İçgüdüsü olan, insiyaki
-
[sıfat]
İçgüdüsü olan, insiyaki
- ZÜMRÜTSÜ
-
-
[sıfat]
Zümrüdü andıran, zümrüde benzeyen, zümrüt gibi
-
[sıfat]
Zümrüdü andıran, zümrüde benzeyen, zümrüt gibi
- DÜŞÜNÜCÜ
-
-
[isim]
Düşünür
- "Ben, ne serbest düşünücüler bilirim ki destur demeden süprüntülüğe tükürmezler." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Düşünür
- ŞABANÖZÜ
- ...
- OTOBÜSÇÜ
-
-
[isim]
Otobüs işletmecisi
-
Otobüs şoförü
-
[isim]
Otobüs işletmecisi
- GÖZLÜKLÜ
-
-
[sıfat]
Gözlük takmış olan, gözlük kullanan
- "Posta müvezzilerinden gözlüklü olanı, ta uzaktaki masadan lafa karıştı." (Haldun Taner)
-
[sıfat]
Gözlük takmış olan, gözlük kullanan