Başında ü olan 7 harfli 79 kelime var. Ü harfi ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ü harfi olan kelimeler listesine ya da sonu ü harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında ü bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

ÜFÜRMEK

  1. [-i] Üflemek
  2. Üfleyerek bulunduğu yerden uzaklaştırmak
    • "Pencereden ince bir rüzgâr, güneş tozlarını tül perdelere üfürüyor." (Atilla İlhan)
  3. [nsz] Esmek
    • "Kapının altından rüzgâr üfürüyor."
  4. [nsz] Üfleyerek çalmak
    • "Birdenbire kavalı dudaklarına götürdü, üfürmeye başladı." (Halide Edip Adıvar)
  5. [nsz] Abartarak konuşmak

ÜREMSEL

  1. [sıfat] Üremeye ilişkin

ÜLKÜDAŞ

  1. [isim] Aynı ülküye bağlı olanlardan her biri

ÜRÜŞMEK

  1. [nsz] Hep birden ürümek

ÜMMİLİK

  1. [isim] Ümmi olma durumu

ÜRKEKÇE

  1. [sıfat] Ürkek
  2. [zarf] Ürkek bir biçimde
    • "Önce ürkekçe sokuldular yanımıza, sonra gençlerin bunalımlarını anlattılar." (Tomris Uyar)

ÜRKÜSÜZ

  1. [sıfat] Ürkü vermeyen

ÜŞÜTMEK

  1. [-i] Üşümesine sebep olmak
    • "Havanın üşütecek kadar serin olmasına göre sabah yakın." (Reşat Nuri Güntekin)
  2. [nsz] Üşüyüp hasta olmak, soğuk almak
  3. [nsz] Delirmek, aklını yitirmek

ÜFLEMEK

  1. [-e] Dudakları büzerek soluğu bir şey üzerine hızla vermek, üfürmek
    • "İki senedir sigaralarının dumanlarını burnuma üflediği yetmemiş gibi şimdi de bana oyun etmeye kalkışıyor." (Aka Gündüz)
  2. [-i] Yanmakta olan bir şeyi söndürmek veya canlandırmak için soluk vermek
    • "İdris iskele başında salep güğümünün altındaki eleme kömürlerin küllerini üflüyor." (Sait Faik Abasıyanık)
  3. [-i] Nefesli çalgıları çalmak
    • "Arkadaş çalgısını bir iki defa üfledikten sonra döndü." (Osman Cemal Kaygılı)

ÜRETİCİ

  1. [isim] Üretimle uğraşan kimse, yetiştirici, müstahsil, tüketici karşıtı
    • "Devlet, bitkisel ve hayvansal ürünlerin değerlendirilmesi ve gerçek değerlerinin üreticinin eline geçmesi için gereken tedbirleri alır." (Anayasa)
  2. [sıfat] Üretim sağlayan

ÜRPERTİ

  1. [isim] Ürperme duygusu veya durumu
    • "İncir ağacının altında her zamanki isimsiz ürpertiyle titriyorum." (Yusuf Ziya Ortaç)

ÜROLOJİ

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Tıbbın idrar yolu hastalıklarını inceleyen dalı, bevliye

ÜZERİNE

  1. [zarf] Üstüne
    • "Üzerime aldığım görevi tarafsızlıkla yerine getirmek için bütün gücümle çalışacağıma şerefim üzerine ant içerim." (Anayasa)
    • "Üzerimize çöken şimşekli, yıldırımlı havanın bana verdiği helecanı yeniden duyuyorum." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
    • "Korku, su içen bir ceylana saldıran kurt gibi üzerime çullandı."
    • "Aldım eve getirdim kuşu. Başka zaman olsa üzerime ölü toprağı serpilmiş gibi uyurdum. Gece uyku girmedi gözüme. Arada bir uyanıp kuşa baktım." (Tarık Dursun K)
  2. Hakkında
    • "Dil üzerine bir yazı."
    • "Söylediklerini hepimiz ayrı ayrı üzerimize almıştık, susuyor ve sıkılıyorduk." (Ömer Seyfettin)
  3. ...-den dolayı
    • "Onun gelmesi üzerine ortalık düzeldi. Bu söz üzerine herkes rahat etti."
    • "Fakat haydi beni boşadınız. Almanya'da sevdiğiniz bir başka kadını üzerime aldınız neyse." (Ömer Seyfettin)
  4. ...-den sonra
    • "Bunca hazırlık üzerine yola çıkmamak insanı üzer."

ÜSLENME

  1. [isim] Üslenmek işi

ÜSTYAPI

  1. [isim] Altyapı üzerine kurulan, oturmaya veya üretime yarayan yapıların tümü
  2. Altyapı üzerinde oluşan kültür, din, sanat, felsefe, bilim, ülkü, siyasal kurumlar gibi toplumsal değerleri içeren genel kavram, altyapı karşıtı
    • "Ahlakla her şeyin çözümlenemeyeceğini, ahlakın bir üstyapı olduğunu bilenlerdenim." (Haldun Taner)
  3. Demir yolculukta toprak düzleme hattının ve köprü, kemer vb. sanat eserlerinin üstünde yapılan ve demir yolu hattının döşenmesini amaçlayan etkinliklerin tümü
  4. Bir alaşımın mikroskop kullanmadan çıplak gözle incelenen yüzeysel tabakalarından anlaşılabilen genel yapısı

ÜRPERİŞ

  1. [isim] Ürperme işi veya biçimi
    • "Bu çamlığın bütün kokularını, seslerini ve ürperişlerini duydum." (Abdülhak Şinasi Hisar)

ÜŞENGEN

  1. [sıfat] Üşengeç
    • "Eniştem de üşengen bir adamdır, rahatı kaçar diye üstüne düşmedi." (Memduh Şevket Esendal)

ÜSLUPÇU

  1. [isim] Üslubu beğenilen yazar

ÜZERLİK

  1. [isim] Sedef otugillerden, yaprakları almaşık, çiçekleri beyaz renkte, susama benzeyen tohumları acı olan, halk hekimliğinde tedavi amaçlı, tütsü olarak kullanılan bir bitki (Peganum harmala)
    • "Miniminiyken o da benim gibi üzerlikle tütsülenmiştir." (Refik Halit Karay)
  2. Bu bitkinin tohumlarından yapılan nazarlık veya süs olarak kullanılan eşya

ÜRETMEK

  1. [nsz] Aynı türden canlıları çoğaltmak
    • "Tavuk üretmek."
  2. Ekonomik bir etkinlik sonucu ürün elde etmek
    • "Petrol üretmek. Çimento üretmek."
  3. Oluşturmak, yaratmak, meydana getirmek
    • "Şiir üretmek."

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü