Başında ö olan 7 harfli 136 kelime var. Ö harfi ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ö harfi olan kelimeler listesine ya da sonu ö harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında ö bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

ÖRTMECE

  1. [isim] Söylenmesi kaba, çirkin veya sakıncalı görülen nesnelerin, kavramların, başka kelimelerle daha uygun ve edepli bir biçimde anlatılması, edebikelam
  2. Kandırma, gizleme

ÖPTÜRME

  1. [isim] Öptürmek işi

ÖLÇÜLÜK

  1. [isim] Ölçü olma durumu
    • "Fakat bu bizim için bir münakaşada ölçülük etmez." (Falih Rıfkı Atay)

ÖZLEŞME

  1. [isim] Özleşmek işi, arılaşma
  2. Ağacın çoğunlukla öze yakın bölümlerinin artık öz su iletmemesi ve bunun sonucunda kuruyup sertleşmesi olayı

ÖZLENME

  1. [isim] Özlenmek işi

ÖVÜLMEK

  1. [nsz] Övme işine konu olmak
    • "Hani beklediğim övülmek, teşekkür filan olsa içim yanmaz" (Tarık Buğra)

ÖRNEĞİN

  1. [edat] Söz gelişi

ÖĞRETİŞ

  1. [isim] Öğretme işi veya biçimi

ÖRTÜSÜZ

  1. [sıfat] Örtüsü olmayan
  2. Örtülmemiş
    • "İşte yalının penceresinde yengemin örtüsüz başı renkli bir demet..." (Yusuf Ziya Ortaç)
  3. Açık seçik, gizlenmeyen
    • "En ciddileri bile cıvıtan meclis, örtüsüz telmihlere, taşkın hareketlere de müsamaha etmeye başlamıştı." (Peyami Safa)

ÖZDEYİŞ

  1. [isim] Bir düşünceyi, bir duyguyu, bir ilkeyi kısa ve kesin bir biçimde anlatan, genellikle kim tarafından söylendiği bilinen özlü söz, vecize, kelamıkibar, aforizm
    • "Kitabındaki her bölümün başına seçkin düşünürlerin ve sanatçıların konuşma sanatına ilişkin özdeyişlerini koymuş." (Haldun Taner)

ÖLÇÜNLÜ

  1. [sıfat] Standart

ÖNÜNDEN

  1. [zarf] ...-den biraz önce

ÖZGÜRCE

  1. [zarf] Özgür bir biçimde

ÖĞRENME

  1. [isim] Öğrenmek işi
    • "Benim kafam böyle bir öğrenme usulüne de yaratılıştan müsait değildi." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

ÖMRÜNCE

  1. [zarf] Ömrü boyunca, yaşadığı süre içinde
    • "Bizim salaş bütün ömrünce kaç defa süpürülmüş, kaç defa yıkanmış?" (Aka Gündüz)

ÖRÜLMEK

  1. [nsz] Örme işi yapılmak
    • "Haftalık magazinlerin ağız sakızı ettiği konulardan ne ararsanız onlarla örülmüştür konuşmaları." (Necati Cumalı)

ÖNCESİZ

  1. [sıfat] Zamanda başlangıcı olmayan, ezelî
    • "Evren öncesizdir."

ÖDENMEK

  1. [nsz] Ödeme işine konu olmak
    • "Buğday, ot, deve ve tekmil hizmetler Suriye'de bütün harp müddeti altınla ödenmiştir." (Falih Rıfkı Atay)

ÖLÜMÜNE

  1. [zarf] Her türlü olumsuzluğu var gücüyle göze alarak

ÖRTÜNÜŞ
...
Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü