Başında ö olan 6 harfli 99 kelime var. Ö harfi ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ö harfi olan kelimeler listesine ya da sonu ö harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında ö bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

ÖVÜNÜŞ
...
ÖZELİK

  1. [isim] Herhangi bir durumu gösterebilme yeteneği

ÖYLESİ

  1. [sıfat] Ona benzer, onun gibi
    • "Bu otlakçıya canım kurban kardeşim! Bu herif öylesi değil ki!" (Memduh Şevket Esendal)

ÖZGECİ

  1. [sıfat] Kişisel yarar gözetmeksizin başkasına yararlı olmaya çalışan (kimse), diğerkâm

ÖNCECİ
...
ÖVGÜCÜ

  1. [isim] Birini veya bir şeyi öven kimse
  2. Birini gereği yokken veya aşırı olarak öven kimse

ÖRTBAS

  1. [isim] Bir durumun duyulmamasını, yayılmamasını sağlayan önlemler alma
    • "Onlar da rezaleti örtbas etmek için kızı Bursa'ya kaçırdılar." (Reşat Nuri Güntekin)
    • "Her türlü ayıbın örtbas olacağını sandığı bir uzak diyara alıp götürmüştür." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

ÖVÜNTÜ

  1. [isim] Övünülecek tutum veya davranış
    • "İstikbalini sağlamış olmanın o sinire batan, manasız güveni, budalaca övüntüsü..." (Haldun Taner)

ÖZÜNLÜ

  1. [sıfat] Bir şeyin aslında veya gerçeğinde olan, ilinekle ilgili olmayıp özde bulunan, deruni, zatî, dışınlı karşıtı

ÖRÜMCE

  1. [isim] Örümcek

ÖZENME

  1. [isim] Özenmek işi, özen

ÖDENME

  1. [isim] Ödenmek işi

ÖGLENA

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Tatlı sularda yaşayan, kamçı biçimindeki uzantısı ile hareket eden mekik biçimindeki bir hücreli

ÖNERGE

  1. [isim] Meclis, kongre vb. resmî bir toplantıda, herhangi bir konu veya sorunla ilgili olarak bir öneride bulunmak için üyelerden biri veya birçoğu tarafından başkanlığa verilen, oya konularak karar verilmesi istenen yazılı kâğıt, takrir

ÖRTMEK

  1. [-i] Korumak, görünmez duruma getirmek veya gizlemek için üstüne bir şey koymak
    • "Kadın bebeğini itina ile yatırdı, yüzünü örttü." (Aka Gündüz)
  2. Kapamak
    • "Perihan kızdı, gidip piyanonun kapağını örttü." (Peyami Safa)
  3. Kaplamak
    • "Sarmaşıklar duvarları örtmüş."
  4. Kötü bir durumu belli etmemek, gizlemek, saklamak
    • "Birinin suçunu örtmek."

ÖVÜNCE

  1. [isim] Övünmeye yol açan veya hak kazandıran şey, mefharet

ÖRÜLME

  1. [isim] Örülmek işi

ÖDENTİ

  1. [isim] Aidat

ÖKÇELİ

  1. [sıfat] Ökçesi olan veya ökçesi yüksek olan, topuklu
    • "Ayaklarında kalın ökçeli kauçuk pabuçlar." (Atilla İlhan)

ÖNCEKİ

  1. [sıfat] Önce olan, evvelki, mukaddem, sabık
    • "Önceki başkan."

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü