Sonunda z olan 7 harfli 369 kelime var. Z harfi ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde z harfi olan kelimeler listesine ya da başında z harfi olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ÇENESİZ
-
-
[sıfat]
Çenesi olmayan
-
Çok konuşan
-
Yerinde ve düzgün konuşmasını bilmeyen
-
[sıfat]
Çenesi olmayan
- UTANMAZ
-
-
[sıfat]
Utanması olmayan, sıkılmaz, yüzsüz, arsız
-
[sıfat]
Utanması olmayan, sıkılmaz, yüzsüz, arsız
- EYERSİZ
-
-
[sıfat]
Eyer vurulmamış, sırtına eyer konulmamış (hayvan)
- "Hüseyin, yarı beline kadar çıplak, yanında duran eyersiz bir atı yelesinden tutmuş, duruyor." (Memduh Şevket Esendal)
-
[sıfat]
Eyer vurulmamış, sırtına eyer konulmamış (hayvan)
- İHTİZAZ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Titreşme, titreşim
-
Titreşim
-
[isim]
Titreşme, titreşim
- BOYASIZ
-
-
[sıfat]
Boya sürülmemiş
- "Yalnız kapı ile dolabın yüzleri tel ve fil dişi kakma ve boyasızdır." (Salâh Birsel)
-
Renksiz
-
Yüzünü boyamamış olan, makyajsız (kadın)
- "Şu kadını düzgünsüz, boyasız bir hâlde yakından bir görsem." (Osman Cemal Kaygılı)
-
[sıfat]
Boya sürülmemiş
- EKİNSİZ
- ...
- OĞULSUZ
-
-
[sıfat]
Oğlu olmayan
-
[zarf]
Oğlu olmadan
- "O, oğulsuz yaşardı da atsız yaşamazdı." (Yahya Kemal)
-
[sıfat]
Oğlu olmayan
- SEDASIZ
-
-
[sıfat]
Ötümsüz
- "Görürsünüz ki cetlerimizin ağzından çıkmamış sedalı ve sedasız harfler bizim her an ağzımızdan çıkıyor." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
[sıfat]
Ötümsüz
- NEBÜLÖZ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bulutsu
-
[isim]
Bulutsu
- AÇIKGÖZ
-
-
[sıfat]
Uyanık davranarak çıkar sağlayan, imkânlardan kurnazca yararlanmasını bilen, cingöz, uyanık, kurnaz (kimse)
- "O aralık açıkgözün biri de ayağımdan çıkan potini almış, savuşmuş." (Memduh Şevket Esendal)
-
[sıfat]
Uyanık davranarak çıkar sağlayan, imkânlardan kurnazca yararlanmasını bilen, cingöz, uyanık, kurnaz (kimse)
- AĞAÇSIZ
-
-
[sıfat]
Ağacı olmayan
-
[sıfat]
Ağacı olmayan
- DANSSIZ
-
-
[sıfat]
Dansı olmayan, dans edilmeyen
-
[sıfat]
Dansı olmayan, dans edilmeyen
- İMZASIZ
-
-
[sıfat]
İmza edilmemiş
-
[nsz]
Yazanı belirtilmemiş
- "İmzasız mektupların işe yaradığını görerek işi azıtacak diye çekindi." (Memduh Şevket Esendal)
-
[sıfat]
İmza edilmemiş
- ÖRTÜSÜZ
-
-
[sıfat]
Örtüsü olmayan
-
Örtülmemiş
- "İşte yalının penceresinde yengemin örtüsüz başı renkli bir demet..." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
Açık seçik, gizlenmeyen
- "En ciddileri bile cıvıtan meclis, örtüsüz telmihlere, taşkın hareketlere de müsamaha etmeye başlamıştı." (Peyami Safa)
-
[sıfat]
Örtüsü olmayan
- AÇKISIZ
-
-
[sıfat]
Açkı yapılmamış, perdahlanmamış, perdahsız
-
[sıfat]
Açkı yapılmamış, perdahlanmamış, perdahsız
- AYIPSIZ
-
-
[sıfat]
Ayıbı, kusuru olmayan
-
[sıfat]
Ayıbı, kusuru olmayan
- OLAYSIZ
-
-
[sıfat]
Olayı olmayan, hiçbir olay çıkmamış olan, hadisesiz
- "Olaysız bir gün görebildik."
-
[sıfat]
Olayı olmayan, hiçbir olay çıkmamış olan, hadisesiz
- BELASIZ
-
-
[sıfat]
Bela içermeyen
-
[sıfat]
Bela içermeyen
- DÜPEDÜZ
-
-
[zarf]
Çok düz ve doğru bir biçimde, dümdüz olarak
-
Yalın, basit, süssüz, sade bir biçimde
- "Bir lakırtıyı düpedüz söylemek dururken, daha çok beğenilsin diye dolambaçlı yollardan söylediniz mi, çok kere manasız manasız şeyler meydana çıkıyor." (Orhan Veli Kanık)
-
Başka bir amaç gütmeden, açıktan açığa, açıkçası, gerçekten
- "Daha başkaları vardı ki bunlar düpedüz korkuyorlardı." (Tarık Buğra)
-
[zarf]
Çok düz ve doğru bir biçimde, dümdüz olarak
- İNKIBAZ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Toplanma, büzülme
-
Sıkıntı, keder
-
Kabız
-
[isim]
Toplanma, büzülme