Başında y olan 5 harfli 241 kelime var. Y harfi ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde y harfi olan kelimeler listesine ya da sonu y harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında y bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- YANLI
-
-
[isim]
Yandaş
-
[isim]
Yandaş
- YORGA
-
-
[isim]
Biniciyi sarsmayan at yürüyüşlerinden biri
-
[isim]
Biniciyi sarsmayan at yürüyüşlerinden biri
- YUFKA
-
-
[isim]
Oklava ile açılan ince, yuvarlak hamur yaprağı
-
Sacda pişen bir ekmek türü
-
[sıfat]
İnce ve çabuk kırılır, dayanıksız
- "Bu kapak pek yufka bir şey."
-
[isim]
Oklava ile açılan ince, yuvarlak hamur yaprağı
- YÜLGÜ
-
-
[isim]
Ustura
-
[isim]
Ustura
- YALAK
-
-
[isim]
Hayvanların su içtikleri taş veya ağaçtan oyma kap
- "Bir de hayvanları sulamak için yalak vardı." (Halikarnas Balıkçısı)
-
Akan suyun çevreye sıçramasını veya akıp gitmesini önlemek için çeşme, musluk vb.nin altına konulan delikli taş tekne
- "Az ileride yolun solunda, küçük bir çeşmenin suyu, önündeki yalağa dökülüyordu." (Necati Cumalı)
-
Buz yalağı
-
[sıfat]
Boşboğaz, söz taşıyan
-
[isim]
Hayvanların su içtikleri taş veya ağaçtan oyma kap
- YALIN
-
-
[isim]
Alev
-
[isim]
Alev
- YOKSA
-
-
[bağlaç]
"Aksi takdirde" anlamında kullanılan bir söz
- "Ver diyorum sana yoksa yersin dayağı." (Memduh Şevket Esendal)
-
Sayıları, ihtimallerin dışında bir ihtimali bildirmek için kullanılan bir söz
- "Yıllardan ya 41 ya 42 yoksa savaşın biteceğine yakın mı? İstanbul'a yeni gelmişim." (Atilla İlhan)
-
[bağlaç]
"Aksi takdirde" anlamında kullanılan bir söz
- YEĞEN
-
-
[isim]
Birine göre, kardeş, amca, hala, dayı veya teyzenin çocuğu
- "Ama yeğeninin ona çeken tek yanı yoktur." (Tarık Buğra)
-
Tüylü dişi deve ile tek hörgüçlü erkek devenin geriye melezlenmesiyle elde edilen bir deve türü
-
[isim]
Birine göre, kardeş, amca, hala, dayı veya teyzenin çocuğu
- YELEK
-
-
[isim]
Ceket altına giyilen kolsuz ve kısa giysi
- "Sağ elini yelek cebine attı." (Ömer Seyfettin)
-
Okun yay kirişine takılan bölümündeki tüy
- "Ok yeleği."
-
Kuş kanadının büyük tüyü, telek
-
[isim]
Ceket altına giyilen kolsuz ve kısa giysi
- YÖNLÜ
-
-
[sıfat]
Yönü olan
- "Çok yönlü bir sorun."
-
Uygun
-
[sıfat]
Yönü olan
- YAĞAR
-
-
[isim]
Yağmur
- "Yüce dağların yağarı / Eridi kalmadı karı." (Halk türküsü)
-
[isim]
Yağmur
- YETİŞ
- ...
- YAVAŞ
-
-
[sıfat]
Hızlı olmayan, çabuk karşıtı
- "Yavaş bir yürüyüş."
-
Yumuşak huylu, yumuşak başlı
- "Yavaş adam. Yavaş at."
-
Alçak, hafif
-
[zarf]
Alçak, hafif bir biçimde
- "Yavaş tut, içinde kırılacak eşya var..." (Memduh Şevket Esendal)
-
[zarf]
Hızlı olmayarak
- "Yavaş vurdu."
-
[sıfat]
Hızlı olmayan, çabuk karşıtı
- YÜZLÜ
-
-
[sıfat]
Yüzü herhangi bir nitelikte olan
- "Yanında ... kapkara yüzlü, bembeyaz dişli lakin çırılçıplak olmayan bir de zenci vardı." (Refik Halit Karay)
-
Şımartılmış, yüz bulmuş (kimse)
-
[sıfat]
Yüzü herhangi bir nitelikte olan
- YAPIŞ
-
-
[isim]
Yapma işi veya biçimi
-
[isim]
Yapma işi veya biçimi
- YAYLI
-
-
[sıfat]
Yayı olan
- "Tabakanın sert yaylı kapağını tak diye kapatıyor." (Tarık Buğra)
-
Ok ve yayla silahlanmış
-
[isim]
Üstü ve yanları kapalı, dört tekerlekli, altında yayları olan, atla çekilen bir tür binek arabası, yaylı araba
- "Yaylımız tüketirken yolları aynı hızla / Savrulmaya başladı karlar etrafımızda." (Faruk Nafiz Çamlıbel)
-
[sıfat]
Yayı olan
- YUVAK
-
-
[isim]
Yuvgu
-
[isim]
Yuvgu
- YAYIŞ
-
-
[isim]
Yayma işi veya biçimi
- "Gazete ve kitabın az okunması yayış ve satış işinin bozuk olmasından ileri geliyor." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Yayma işi veya biçimi
- YERGİ
-
-
[isim]
Bir kimseyi, bir toplumu, bir düşünceyi, bir nesneyi, bir göreneği yermek için yazılmış yazı veya söylenmiş söz, hicviye, hiciv, satir
- "Bize okuduğu yergilerde onun şahsına dokunur bir şey yoktu." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
Bir kimseyi, bir toplumu, bir düşünceyi, bir nesneyi, bir göreneği yermek için yazılmış yazı veya söylenmiş söz, hicviye, hiciv, satir
- YİTME
-
-
[isim]
Yitmek işi, kayıp
-
[isim]
Yitmek işi, kayıp