Başında pa olan 5 harfli 55 kelime var. Pa ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde pa olan kelimeler listesine ya da sonu pa ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında pa bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- PAPEL
-
Kelime Kökeni : İspanyolca
-
[isim]
Bir liralık kâğıt para
- "Git haber ver, üç papel göndermezse şuradan şuraya adımımı atmam." (Peyami Safa)
- "Topunuzu satsam bir papel etmezsiniz. Hele bunu şehirde yapaydınız dumanınızı savururlardı dedi." (Halikarnas Balıkçısı)
-
[isim]
Bir liralık kâğıt para
- PADOK
-
Kelime Kökeni : İngilizce
-
[isim]
Hipodromda yarış atlarının yedekte gezdirildikleri yer
-
Otomobil yarışlarında takımlara ait hazırlanma ve dinlenme yeri
-
[isim]
Hipodromda yarış atlarının yedekte gezdirildikleri yer
- PALAZ
-
-
[isim]
Kaz, ördek, güvercin vb. bazı kuş yavrularının civcivlikten sonraki durumu
-
[isim]
Kaz, ördek, güvercin vb. bazı kuş yavrularının civcivlikten sonraki durumu
- PARÇA
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Bir bütünden ayrılan, ayrı sayılan veya artakalan şey
- "Yolun bu parçası bozuk."
-
Bir bütünden kopma, kırılma, yırtılma vb. yoluyla ayrılmış bölüm, lime
- "Alınacakları bir gece önceden küçük bir karton parçasına yazmıştır." (Haldun Taner)
-
Birkaçı bir araya geldiğinde bir bütünü oluşturan şeylerin her biri
- "On parçadan yapılmış bir oda takımı."
-
Tane
- "Üç parça elbiselik kumaş."
-
Edebiyat eserinin bir bölümü
- "Hayatımın en acı ve tatlı saatleri bunun başında geçti, eserimin en güzel parçalarını onun kenarında yazdım." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Müzik eseri
-
Benzeri, bir örneği
- "Ay parçası, elmas parçası."
-
Küçümseme ve değersiz sayma bildiren bir söz
- "Bir çoban parçasısın, olmasa bile koyun / Daima eğeceksin başkalarına boyun." (Kemalettin Kamu)
-
Güzel, alımlı kız veya kadın
-
[isim]
Bir bütünden ayrılan, ayrı sayılan veya artakalan şey
- PANDA
-
Kelime Kökeni : İngilizce
-
[isim]
Etçillerden, Avustralya ile Himalaya ormanlarında yaşayan, tüyleri sık ve pas kırmızısı renginde, karnı, bacakları kara, postu beğenilen bir hayvan (Ailurus fulgens)
-
Çin'de yaşayan, ayı iriliğinde, siyah beyaz renkli otçul bir hayvan
-
[isim]
Etçillerden, Avustralya ile Himalaya ormanlarında yaşayan, tüyleri sık ve pas kırmızısı renginde, karnı, bacakları kara, postu beğenilen bir hayvan (Ailurus fulgens)
- PATİK
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Altı yumuşak veya ince deriden, genellikle üstten bağlı küçük çocuk ayakkabısı
-
Genellikle iple örülerek yapılan ayakkabı biçimindeki çorap
-
[isim]
Altı yumuşak veya ince deriden, genellikle üstten bağlı küçük çocuk ayakkabısı
- PARAF
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Yalnız adın veya ad ve soyadın baş harfleriyle atılan kısa imza
-
[isim]
Yalnız adın veya ad ve soyadın baş harfleriyle atılan kısa imza
- PARİS
- ...
- PAYEN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
Pagan
- "Avrupa kıtasında yaşayan milletlerden payen kalmış olanlar arasında Hristiyanlık IX. asır ile XI. asır arasında teessüs etti." (Falih Rıfkı Atay)
-
Pagan
- PAÇAL
-
-
[isim]
Ekmek yapmak için çeşitli tahılların yasaya göre belirlenen gerekli karışım oranı
-
Çeşitli şeylerin karışımı
-
[isim]
Ekmek yapmak için çeşitli tahılların yasaya göre belirlenen gerekli karışım oranı
- PALET
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Ressamların boyaları üzerine dizerek fırça ile karıştırdıkları tahta veya porselen levha
- "Ne atölyem ne fırçam ne paletim var." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Sanayide çeşitli amaçlarla kullanılan yayvan ve geniş levha
-
Hızlı yüzmek için ayağa geçirilen araç
-
Tankın veya bazı iş makinelerinin her türlü arazide yol almasını sağlayan iki yanındaki tekerleklerini içine alan metal şerit, tırtıl (II)
-
[isim]
Ressamların boyaları üzerine dizerek fırça ile karıştırdıkları tahta veya porselen levha
- PASAK
-
-
[isim]
Kir
- "Başta yağlı bir fes, boyunda pasak içinde yakalık ve kravat." (Salâh Birsel)
-
[isim]
Kir
- PATAK
-
-
[isim]
Dayak, kötek
-
[isim]
Dayak, kötek
- PATSO
- ...
- PAZAR
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Satıcıların belirli günlerde mallarını satmak için sergiledikleri belirli geçici yer
- "Perşembe pazarı. Salı pazarı."
-
Belli bir şeyin satıldığı yer
- "Balık pazarı."
-
Alım satım, alışveriş
- "Allah hayırlı pazar versin."
-
Haftanın birinci günü, cumartesi ile pazartesi arasındaki gün
- "Ertesi gün pazardı, öğleye kadar tembellik edersiniz." (Memduh Şevket Esendal)
-
[isim]
Satıcıların belirli günlerde mallarını satmak için sergiledikleri belirli geçici yer
- PASÖR
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Voleybolda smaç vurana pas atan kimse
-
[isim]
Voleybolda smaç vurana pas atan kimse
- PATOZ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Harman dövme makinesi
-
[isim]
Harman dövme makinesi
- PANÇO
- ...
- PALAN
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Genellikle eşeklere, bazen de atlara vurulan, kaşsız, enli, yayvan ve yumuşak bir çeşit eyer
-
[isim]
Genellikle eşeklere, bazen de atlara vurulan, kaşsız, enli, yayvan ve yumuşak bir çeşit eyer
- PAYDA
-
-
[isim]
Bayağı kesirlerde birimin kaç eşit parçaya bölünmüş olduğunu gösteren sayı, mahreç
- "1/2 kesrinin paydası 2 sayısıdır."
-
[isim]
Bayağı kesirlerde birimin kaç eşit parçaya bölünmüş olduğunu gösteren sayı, mahreç