Başında olan 5 harfli 24 kelime var. Kö ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde kö olan kelimeler listesine ya da sonu kö ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında kö bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

K Ö Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

ÖK

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

KÖPÜK

  1. [isim] Sabun, deterjan vb.nin suda erimesinden oluşan beyaz kabarcık
  2. Çalkanan, kaynatılan, mayalanan, yukarıdan dökülen sıvıların üzerinde oluşan hava kabarcıkları yığını
    • "Kahve köpüğü."
  3. Yapay olarak elde edilen, yumuşak ve esnek dolgu gereci
  4. Gaz ve buharların sıvı katmanları ile kuşatılmasından oluşan yığın
  5. Hayvanların, bazı kez de insanların ağzında görülen salyamsı kabarcıklar
    • "Hayvanın ağzından taşan beyaz köpüklere biraz da kan karıştı." (Haldun Taner)

KÖLÜK

  1. [isim] İş ve yük hayvanı

KÖKLÜ

  1. [sıfat] Kökü olan
  2. Kökleşmiş, iyi yerleşmiş, kalıcı olan, esaslı
  3. Soylu, soyu sopu belli, iyi tanınan

KÖKSÜ

  1. [isim] Ciğer otlarında ve yosunlarda kökü andıran, bitkinin tutunmasına yarayan bölüm

KÖRPE

  1. [sıfat] Dalından yeni koparılmış, tazeliği üstünde, daha büyümemiş (bitki), kart karşıtı
    • "Körpe fidan."
  2. Çok genç (kimse)
    • "Köşedeki masada körpe, ötekinde olgun birer hoş kadın..." (Refik Halit Karay)
  3. Yavruluktan henüz çıkmış (hayvan)
    • "Kaplan ve yılan, körpe ceylan hayaliyle gözlerini kapadılar." (Halide Edip Adıvar)
  4. Genç, hoş, güzel
    • "Bir vakitler, Mahinur'un körpe rayihasıyla doldurduğu odalar şimdi boş ve sahipsiz." (Haldun Taner)
  5. Henüz bozulmamış, yıpranmamış

KÖSEM

  1. [isim] Kösemen
    • "Kösem koyun."

KÖSNÜ

  1. [isim] Erkek ve dişinin birbirine karşı duydukları cinsel istek, şehvet

KÖSÇÜ

  1. [isim] Mehter takımında kös çalan kimse

KÖFTE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Genellikle çekilmiş etten, bazen de tavuk, balık veya patatesten yapılan, türlü biçimlerde pişirilen yemek
    • "Rüzgârın bazı içkili masalardan kokusunu getirdiği sıcak köftelerden bir ikisini ikram etseler..." (Reşat Nuri Güntekin)

KÖHNE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [sıfat] Eskiyip yıpranmış, bakımsız kalmış
    • "Annemin, çocukluğundan beri yanından ayırmadığı, köhne ciltli, küçük bir Mushaf'ı vardı." (Yahya Kemal Beyatlı)
  2. İçinde yaşanılan zamana göre geride kalmış, eskimiş, çağ dışı
    • "Köhne bir düşünce."

KÖKEN

  1. [isim] Bir şeyin çıktığı, dayandığı temel, biçim, neden veya yer, menşe
    • "Yazının kökeni resimdir."
  2. Soy, asıl
  3. Bir malın üretildiği veya yapıldığı, alındığı, getirildiği yer, menşe, orijin
  4. Kavun, karpuz, kabak vb. bitkilerin toprak üstünde yayılan dalları
  5. Tulumbacı hortumlarının uç kısmındaki sarı maden sap

KÖMÜR

  1. [isim] Karbonlu maddelerin kapalı ve havasız yerlerde için için yanmasından veya çok uzun süre derin toprak katmanları altında kalıp birtakım kimyasal değişmelere uğramasından oluşan, siyah renkli, bitkisel kaynaklı, içinde yüksek oranda karbon bulunan katı yakıt
    • "Odun kömürü. Maden kömürü."
  2. [sıfat] Siyah renkli
    • "Kömür gözlü."

KÖPEK

  1. [isim] Köpekgillerden, boy ve biçim bakımından pek çok cinsi olan, çok iyi koku alan, sadık, bekçilik ve avcılık gibi işler için beslenen memeli hayvan (Canis familiaris)
    • "Onun vaktiyle pek sevdiği küçük, sırtı siyah ve göğsü beyaz, oynak bir köpeği varmış." (Abdülhak Şinasi Hisar)
    • "Kız ona derdini yanarken, paşanın Tevfik'i buldurması için köpek gibi yalvarırken, o gözlerini tavana dikiyor, cevap vermiyordu." (Halide Edip Adıvar)
  2. Aşağılık niyetlerle yaltaklanan veya davranışları kötü olan kimse için kullanılan bir sövgü sözü
    • "Ben bu ite çattığıma bin pişman oldum. Bu köpekten de aşağı köpeğe uyma." (Yahya Kemal)

KÖŞEK

  1. [isim] Bir yaşına kadar olan deve yavrusu

KÖÇEK

  1. [isim] Kadın kılığına girip oynayan erkek
    • "Şehrin bütün köçekleri, çengileri çağrılsın!" (Turan Oflazoğlu)
  2. Ağırbaşlı davranışları olmayan kimse

KÖYLÜ

  1. [sıfat] Köyde yaşayan veya köyde doğmuş olan
    • "Biz duyarız en büyük zevkini ruhumuzun / Görünce bir köylünün kıvrılmayan belini." (Ömer Bedrettin Uşaklı)
  2. [isim] Köydeş
    • "Hasan benim köylümdür."
  3. [isim] Köy halkı
    • "Köylüleri, özellikle onları çok iyi tanıyordu." (Tarık Buğra)
  4. Kaba, anlayışsız
    • "Otomobilin içinden köylü kılıklı, tıknaz bir adam çıktı." (Haldun Taner)

KÖTEK

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Baston, sopa
  2. Sopayla atılan dayak, patak

KÖKÇÜ

  1. [isim] İlaç yapımında kullanılan kök, kabuk, çiçek, yaprak vb.ni satan kimse

KÖMBE

  1. [isim] Un, tuz ve yağ ile yoğrulan kızgın sacda veya fırında pişirilen ekmek

KÖYCÜ

  1. [isim] Köy sorunlarını kendine iş edinen, köylerin ve köylülerin kalkınması yolunda çalışan kimse

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü